Aysun Kayacı Hanım Efendi allame-i cihanlığını ilan etti efendim. Kırk gün kırk gece şenlik yapsak yeridir. Kurtuluş onun fikirlerindedir! Boy, pos, zarafet, asalet; eh bir de üstüne fikir işçiliğini koydun mu işte size “büyük düşünür” Aysun Kayacı. Latifenin dozunu ayarlamak lazım farkındayım. İnsanın Aysun Kayacı resmiyle birlikte verilen haberde aradığı detaylara da vakıfım. Lakin duyduklarınıza inanmak zorundasınız! Mektepli kızımız (şu sıralar üniversite okuyor galiba) üç aylık televizyon programcılığının ardından akil adamlığa soyundu. “Ahir zaman bu zaman” derdi ninem inanmazdım. Bugüne kadar oynadığı bütün filmlerde “aptal sarışın” rolünün hakkını veren Kayacı’nın bir süredir yaşadığı değişime hep birlikte şahitlik ediyorduk. Amma kızımız hayranlık uyandıracak şekilde zirveyi zorluyor! “Haydi Gel Bizimle Ol” programında ilim tahsilini tamamlayan Aysun Hanım, artık “piştiğine kani olup” her fırsatta halka büyük bir iştahla Paris anılarını anlatan Pınar Kür’den “el almasının” ardından ufuk açıcı fikirlerini sıralamaya başladı. Efendim “Allame-i cihanın son programdaki performansı yılların “elitçi” “burjuva” düzeni sevdalılarına taş çıkarttı. Ekonomik ve “entelektüel” birikimini(tırnak içindeki bölüme şerh koyuyorum) referans alan Kayacı “Benim oyum nasıl bir çobanla eşit olur!” isyanını dile getirmiş. Üzülün paparazziler, ahu efgan edin, bitti artık o bar çıkışı haberleri, flaşları! “32. Gün” “Neden” “Tarafsız Bölge” ve bilumum tartışma programlarına kaptırdınız Aysun Hanım’ı bilesiniz. Yani size artık Aysun’dan ekmek çıkmaz. ( Acaba Aysun demekle ayıp mı ettim!) Ne isterler çobanlardan anlamam! “Büyük düşünür” Aysun Hanım’ı program konukluğunun kesmeyeceği aşikar. O yüzden kanal yöneticilerine sesleniyorum. Fırsat bu fırsat hemen bir açık oturum programı tertip edin. Sunucunun kim olacağını da ben söylemeyeyim isterseniz! Yayınevlerinin ellerini çabuk tutmasında da fayda var. Kitabın başlığı bile hazır; “Podyumlardan Büyük Düşünürlüğe.” Kayacı, ballandıra ballandıra anlatsın. “Efendim aslında çobanlar konusundaki fikrim Reina çıkışı magazincilere yakalandığımız bir akşam şey etti” nevinden ifadelerle dolu bir kitap kaleme alsın. Aha da yazıyorum buraya en üç yüz bin satar! Zatı şahanelerinin yeni bir çığır açma ihtimali ise uykularımı kaçırıyor. Her gün sayısını bilmediğimiz yeni yeni mankenlerin zuhur ettiği ülkemizde önüne gelen fikir işçiliğine soyunursa halimiz nice olur. Hayır çobanlar ne der bu işe asıl mesele bu! “Koas” falan çıkar maazallah. Biz bunları konuşa duralım iş yargıya taşındı bile. “Büyük düşünür” kendisi ile ilgili ağır sözler söyleyenlerden davacı olmuş.( Yavuz hırsız arayanlara duyurulur.) Ama çobanların öyle kolay kolay bu işin peşini bırakmaya niyeti yok. Adıyaman ve İlçeleri Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Aysun Hanım’ın 301’den yargılanmasını istemiş. Saçmalamak reyting yapıyor madem; Anayasa Mahkemesi Milano’yu kapatsın EXPO 2015 İzmir’in olsun