[Esra Büyükcombak ] On bin adım efsane mi?

Samanyoluhaber.com yazarı Akademisyen Esra Büyükcombak bu haftaki yazısında 'Yürümenin fiziksel ve zihinsel sağlığınıza etkisini okuyucuları ile paylaştı

SHABER3.COM

ESRA BÜYÜKCOMBAK
Akademisyen (Genetik ve Biyoloji Mühendisliği)

Havaların ısınmasıyla birlikte insanlar açık havada daha fazla zaman geçirme fırsatı bulurken, ilkbaharın güzel ve canlı renkleri de yürüyüş yapmak için mükemmel bir ortam sağlar. Yürümek, fiziksel ve zihinsel sağlığınızı iyileştirmek veya korumak için harika bir yoldur. Her gün sadece otuz dakikalık yürüyüşle bile kardiyovasküler zindelik artırabilir, kemikler güçlendirebilir, vücut yağı azaltılabilir ve kas gücü arttırılabilir. Ayrıca kalp hastalığı, tip 2 diyabet, osteoporoz ve bazı kanser çeşitlerine yakalanma riskini de azaltabilir. Diğer bazı egzersiz türlerinin aksine herhangi bir maliyet, özel ekipman veya eğitim de gerektirmez. Yürürken kendi vücut ağırlığınızı taşımanız, ağırlık taşıma egzersizi olarak bilinir. 

Her gün otuz dakikalık yürüyüş

Yürüyüşten yeteri kadar faydalanmak için, en az otuz dakika olabildiğince tempolu yürümeye çalışın. Uzmanlar "tempolu yürüyüş" esnasında konuşabileceğinizi ama şarkı söylerken zorlanacağınızı belirtir. Tempolu yürümek, yavaş yürümekten daha fazla enerji yakar, ancak bu, nefesiniz kesilene kadar kendinizi zorlamanız gerektiği anlamına gelmez. 


Tek seferde otuz dakika yürümek zor geliyorsa, günde üç kez düzenli küçük aralıklarla (on dakika) başlayıp daha uzun sürelere çıkabilirsiniz. Günlük yaşam tarzı planınıza dahil ederseniz kilo vermeyi desteklerken kilo alımını yavaşlatmanın etkili yollarından biri olur.

Bazı araştırmalara göre yaklaşık altı bin adımdan sonra, günlük yürüyüşün sağlığımıza yararları azalmaya başlar. Bununla birlikte, diğer araştırmalar, her adımın önemli olduğunu vurguluyor. 1960'larda, adım sayar satan bir Japon şirketi, ürünlerinin satışını sağlamak için on bin sayısını rastgele öne sürer. Yani on bin adımın sağlık için gerekliliğini gösteren herhangi bir bilimsel araştırma yoktur. Adım sayısı yerine asıl dikkate alınması gereken yürüyüş esnasındaki hızımızdır. Yapılan çalışmalarda gün boyunca düzenli olarak hızlı yürüyenlerde, yavaş yürüyenlere kıyasla daha düşük bunama, kanser, kardiyovasküler hastalık ve tüm nedenlere bağlı ölüm riski görüldü. 



Yürüyerek kondisyonunuzu nasıl arttırabilirsiniz?

Yürürken yaklaşık iki yüz kas kullanılır. Ve kaslardaki hücresel pillerimizin (mitokondriler) düzgün çalışabilmeleri için deşarj etmemiz gerekir. Günün hangi saatinde yürürseniz yürüyün aynı miktarda enerji harcarsınız, bu yüzden size en uygun zamanı belirleyerek kendinizi deşarj etmeyi ihmal etmeyin. Ama öğle vaktindeki yürüyüşün, uyku kalitesini arttırdığı, insülin seviyesini yüzde yirmi düşürdüğü ve ek olarak D vitamini sentezini arttırdığı göz önünde bulundurulursa tercih edilecek zaman dilimi olarak öğle saatleri seçilebilir. 

Çoğu insan için, bir kilometre yürümekle bir kilometre koşmak arasında harcanan enerji miktarı arasında çok az fark vardır ama yürümek daha uzun sürer. Her gün belirli bir mesafeyi planlayın ve bu mesafeyi yürümenizin ne kadar sürdüğünü belirleyin. Belirlediğiniz mesafeyi kondisyonunuz geliştikçe, daha kısa sürede yürüyebilecek ve daha fazla enerji harcayacaksınız. Çünkü vücudunuz fiziksel aktivitelere alışma eğilimindedir. Mesafeye ve zamana alışmaya başladığınız anda merdiven çıkarak, yürüyüş hızınızı artırarak, şınav veya squat gibi egzersizler ekleyerek kondisyonunuzu arttırabilirsiniz.



Yürüyüş ve Ruh sağlığı 

Günlük hayatta pek çok kişi koşturmacadan ve hayat telaşından sempatik sistemin etkisindedir. "Savaş veya kaç" durumu olarak bilinen stresin etkisi altındadır. Yürüyüş yapmak suretiyle parasempatik sistem devreye girer Böylece gevşeme hissi, yürüyüş esnasında artan kan akışıyla ve beyinden salgılanan endorfin hormonuyla artar.  Yani rahatlamamıza ve odaklanmamıza yardımcı olur.

Haftada en az bir gün açık havada yürüyüş yapanların, streslerini yönetme ve zihinsel sağlıklarını korumada daha iyi oldukları, kaygı ve depresyon gibi mental problemleri de daha az yaşadıkları biliniyor. Ayrıca çalışmalar orijinal düşüncelerin ve yeni fikirlerin doğada yapılan yürüyüş esnasında yüzde altmışa kadar arttığını da gösteriyor.


Yürümeyi günlük rutininize dahil etmek için bazı öneriler

• Asansör yerine merdivenleri kullanın (en azından bir kısmında).
• Toplu taşıma araçlarından bir durak önce inin ve işe ya da eve yürüyerek gidin.
• Kısa mesafeleri yürüyün (arabayla gitmeyin).
• Yürümeyi rutininizin bir parçası haline getirin, örneğin, her gün aynı saatte yürümeye çalışın.
 Birinden sizinle yürümesini isteyin. Randevulaşma düzenli bir aktivite haline getirmenize yardımcı olacaktır. 
 Akıllı telefon veya saatlerdeki pedometre uygulamasını kullanın. Pedometre, attığınız adım sayısını ölçer ve diğer günlerle veya koyduğunuz hedefle karşılaştırabilmenizi sağlar. Bu uygulamalarda yürüyüş hızınız, adım uzunluğunuz, harcadığınız enerji gibi bilgileri takip edebilirsiniz. Bu sizi daha fazla hareket etmeye motive edebilir.

Adım adım sağlıklı günler dileklerimle…

[email protected]                   Twitter:@esrabc
<< Önceki Haber [Esra Büyükcombak ] On bin adım efsane mi? Sonraki Haber >>
ÖNE ÇIKAN HABERLER