Kamuoyunda bisikletli savcı olarak tanınan ve yargılandığı dava nedeniyle meslekten men edildikten sonra Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) başvuran İsmet Tuncer, tazminat olarak 6 bin lira ödenmesine tepki gösterdi. Verilen tazminat miktarını 'sadaka olarak değerlendiren Tuncer, "Ortada bir hukuk devleti değil, sadece ve sadece insanına antidepresan dayatan bir devlet vardır. Bu devlet adalet falan değil, sadece ilaç dağıtır." dedi.

2000 yılında 'Hakimi rüşvet almaya azmettirmek' suçlamasıyla 9 yıl bir ay ceza alan, daha sonra da meslekten men edildikten sonra 44 ay cezaevinde kalan eski savcı İsmet Tuncer Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne taşıdığı yargılama sonunda 6 bin TL tazminat almaya hak kazandı. Sürece ilişkin İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi'nde basın toplantısında konuşan Tuncer, adalet ve yargı sistemine ilişkin pek çok değerlendirme yaptı. "Türkiye'de şu anda yargılanan ve yurt dışına kaçan pek çok savcı bulunmaktadır." diyen Tuncer, kendisinin yargılandığı davada 2802 sayısı Hâkimler Yasası'nın hükümlerine uyulmadığını söyledi.

Bu ihlal üzerine AİHM'e başvurduğunu ve sonrasında Ankara Bölge İdare Mahkemesi'nin kendisiyle ilgili verdiği kararı anlatan Tuncer, bu mahkemenin "Yargılamalarının makul sürede sonuçlandırılmadığının tespiti halinde ödenmesine karar verilecek olan tazminat, ilgililerin bu nedenle yaşadıkları endişenin kişiliklerinde yarattığı manevi zararın kısmen de olsa giderimine yönelik bulunduğundan mahiyeti itibariyle manevi tazminat niteliğindedir ve takdiren belirlenmesi kaçınılmazdır." şeklinde karar verdiğini belirtti.

İdare mahkemesinin kararını değerlendiren Tuncer, "Kişiliğimin olduğunu mahkeme kabul etmektedir. Endişe yaşadığım kabul edilmektedir. Manevi zarar oluştuğu kabul edilmektedir. Şimdi gelelim, tarafıma, onların tazminat adı verdikleri 6 bin liralık sadakanın matematiksel karşılığına. AİHM'e yargılama süresi tamı tamına 9 yıldır. Bu, 108 ay eder ve 6 bin liralık sadakayı bu 108 aya böldüğünüzde aylık sadaka miktarı 55 lira 50 kuruştur." dedi.

Endişe içinde yaşayan insanların antidepresan kullandıklarını, kendisinin de halen düzenli olarak ilaç kullanmaya devam ettiğini anlatan Tuncer, "Eğer ilaç kullanmazsam sizi ısırırım ve yine haber yaparsınız. Buna göre aylık belirlenen 55 liralık tazminat bedeli kullandığım antidepresan ve antipsikotiklerin bedelini karşılamamaktadır. O yüzden ortada bir hukuk devleti değil, sadece ve sadece insanına antidepresan dayatan bir devlet vardır. Bu devlet adalet falan değil, sadece ilaç dağıtır." şeklinde konuştu.

Yargılamalarda süreyi aşan hakimlere de bir öneride bulunan Tuncer, sözlerini şöyle tamamladı: "Yargılaması makul süreyi aşan her sanığa hakim, duruşma salonunda bulundurulması bence elzem olan ecza dolabından bir adet antidepresan çıkarsın ve şunu söylesin, Bence zaptı şöyle bitirmesin artık; duruşmanın sona erdiği, ertelendiği demesin, aynen şunu söylesin: 10 miligram secita, ne dert kalır, ne tasa'

CİHAN