'Es-Sahavatül Aşairiyye veya Bölünmüşlüğün Analizi'
⏱ Okuma Süresi 3 dk•Yayınlanma Pazar, Mart 3 2019
''Trump’un konuşmasında bahsettiği Anbar, 2006 yılından itibaren sahve meclislerinin ilk olarak tesis edildiği yer olarak biliniyor. Irak Cumhuriyeti’nin batısında bulunan ve yüz ölçümü itibariyle en büyük eyaleti olan bu Anbar’ın nüfusunun çok büyük çoğunluğunu Sünnîler oluşturmakta ve başkenti de Ramâdî.''

Ahmet Yılmaz / samanyoluhaber.com
ES-SAHAVÂTÜ’L-AŞÂİRİYYE veya BÖLÜNMÜŞLÜĞÜN ANALİZİ
ABD Başkanı Trump’ın yeni bir açıklaması düştü Pazar günü (3.3.2019) ajanslara. Washington’da Cumhuriyetçiler tarafından organize edilen Muhafazakâr Siyasi Eylem Konferansı’nda konuşan Donald Trump, ülkesinin kendinden önceki Ortadoğu politikaları üzerinde durmuş ve buna yönelik bazı eleştiriler getirmiş. Mesela şöyle demiş: “Biz Ortadoğu’ya son yirmi yılda 7 trilyon dolar harcadık ama ışıklarını kapatmadan uçağımızı indiremiyoruz. Bu çok kötü.”
Konuşmasının devamında, Aralık ayı sonlarında Noel’de ziyaret ettiği Ayn el-Esed hava üssünü ise övmekten geri durmamış ve şöyle demiş: “İniş yaptığım hava üssü ne inanılmaz bir şey. Onu inşa ederken 3 milyar dolar harcamışızdır. Iraktan çekilmek istemememin bir nedeni de bu. Nasıl bırakacaksın ki onu?”
Trump’ın sadece yukarıda aktardığım iki cümlesi üzerinden birçok okuma yapılabilir elbette. Ülkesinin son çeyrekte yürüttüğü Ortadoğu politikasının bir fiyaskodan ibaret olduğunu ve faturanın hayli kabarık olduğunu ifade eder mahiyette bu açıklamalar. Evet, gelinen noktada Irak paramparça olmuş durumda. Ülkedeki ideolojik ve etnik kamplaşma had safhada. Bir taraftan Sünniler hallerinden hiç memnun değilken, diğer taraftan ülkenin kuzeyindeki Kürtler ile merkezi hükümet sürekli kavga halinde. Türkmenler ve diğer etnik unsurlar da hallerinden hiç memnun değiller. Ülkedeki İran etkisi her geçen gün artıyor. Başta Bağdat olmak üzere, Irak şehirleri tam bir şiddet sarmalında. VIII. yüzyılda Abbâsî Halifesi Ebû Ca‘fer el-Mansûr tarafından Dârüsselâm adıyla kurulan (m. 766), daha sonra Medînetüsselâm adını alan Bağdat’ta barış ve esenlikten iz yok. Topyekûn bir ülke, hiç olmadığı kadar cepheleşme, kargaşa, gerilim, kan ve göz yaşına sahne. Bir diğer taraftan egosantrik bir üslupla söylenen yukarıdaki sorunlu cümleler, söz konusu uçaklar
Bu haberler de ilginizi çekebilir

ŞERİF ALİ TEKALAN

KADİR GÜRCAN

ABDULLAH AYMAZ

KEMAL GÜLEN







