Peki, altın madenindeki toprak kaymasında kimlerin sorumluluğu bulunuyor?
Madende 21 Haziran 2022'deki siyanür sızıntısına karşı suç duyurusunda bulunan Türkiye İşçi Partisi (TİP) Parti Meclisi Üyesi, Avukat Özgür Urfa, DW Türkçe'ye konuştu. Dokuz işçinin kaybolduğu olayda şirket sahipleri, yöneticileri ile madendeki iş güvenliği uzmanlarının sorumluluğunun bulunduğunu belirten Urfa, ikinci olarak kamu görevlilerinin sorumluluğunun gündeme geleceğini kaydediyor. İki yıl önceki siyanür sızıntısına yönelik soruşturma yürütüldüğünü anımsatan Urfa, "Madende ÇED raporunun uygunluğuna imza atan Murat Kurum'un da bugün yaşanan faciadan sorumluluğu var. Çünkü dünkü olay, yalnızca bir günlük değil geçmişten bugüne silsile halinde yaşanan olayların sonucudur. Eğer yeterli tedbirler alınsaydı dünkü facia yaşanmayacaktı. Bu birkaç kişinin kusurundan kaynaklanan bir olay değildir" değerlendirmesini yapıyor.
Avukat Özgür Urfa: Kasten öldürme suçu var
Avukat Urfa, 2022'deki siyanür sızıntısına takipsizlik kararı veren savcı ile itirazı reddeden hâkimin de bu olayda sorumluluğu olduğunu belirterek, şunları söylüyor:
"Siyanür sızıntısı örtbas edildi. Şimdi büyük bir kütle kayması yaşanıyor. Burada bir taksir ve kaza olması, imkân dahilinde değil. En kötüsü, olası kastla öldürme suçu söz konusu olabilir. Bilinçli taksirden bir soruşturma yürütmek tıpkı deprem dosyalarında olduğu gibi failleri ödüllendirmek olur. Siyanür sızıntısı sırasında soruşturmanın bakanlık yetkililerine uzamaması da bir cezasızlık politikasıdır. O tarihte şirketin faaliyetlerinin durdurulması gerekiyordu. Gerekli tespitler yapılsaydı, usulsüzlüklerin karşılığı ruhsat iptali söz konusu olsaydı maden faaliyette olmayacaktı."
Avukat Arif Ali Cangı: Bu bile bile işlenen bir cinayet
Çöpler Altın Madeni'ne ilişkin davalarda uzmanların iki bilimsel uyarı yaptığını anlatan Cangı, bir tanesinin bu liç sahasının kayma tehlikesi, diğerinin ise atık havuzunun patlama riski olduğuna dikkati çekiyor. Altın madenciliğindeki en büyük iki tehlikenin bu olduğuna işaret eden Cangı, "Daha önce siyanür solüsyonu taşıyan borunun çatlamasıyla üç saat boyunca çevreye siyanür yayıldı. O olaydan sonra pek çok kişi ve kurum hakkında suç duyurusunda bulunuldu. Eğer gerekli inceleme yapılsaydı bugünkü olay yaşanmazdı. Çevre Bakanlığı kamuoyu baskısıyla o madeni iki ay kapattı. Ancak iki ay boyunca hangi önlemleri aldılar ki bu maden yeniden açıldı" diye soruyor.
"Geliyorum diyen bir felaket yaşandı"
"Siyasi iktidar da sorumlu"
Tüm sorumluların yakalanıp yargılanması gerektiğini kaydeden Cangı, "Eğer bunu yapmazsak aynı şekilde çalışan 20'ye yakın altın madeni işletmesi var. Her birisinde benzer olaylar yaşarız" uyarısında bulunuyor.
2022'deki sızıntı nasıl oldu, soruşturma nasıl kapatıldı?
Erzincan Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatıyla bölgeye giden İliç İlçe Jandarma Komutanlığı ekiplerinin tuttuğu tutanakta, 21 Haziran 2022 tarihinde saat 02.45'te 28 No'lu lift bölümünde siyanürlü solüsyonun pompalandığı boruda yırtılma tespit edildiği ve yaklaşık 20 metre küp siyanürlü solüsyonun eğime bağlı olarak lift 27, lift 26, lift 25 ve liç sahası doğu erişim yoluna aktığı kaydedildi.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına bağlı uzmanlar da 23-24 Haziran 2022 tarihlerinde bölgede denetim yaptı. Denetim sonunda hazırlanan raporda, "Yığın liç sahasında yaşanan ve işletme yetkilileri tarafından yaklaşık 20 metre küp olduğu beyan edilen siyanür içerikli solüsyonla kirlenen tesis içerisindeki alanlara gerekli kimyasallar ile müdahale edilerek buradaki kontamine olmuş malzemenin toprak yüzeyden sıyırılmak sureti ile liç sahasına taşındığı" belirtildi. Raporda, denetim sırasında, siyanür içerikli solüsyonun aktığı güzergâh üzerinden ve kuru dere yatağındaki su birikintisinden gereken analizlerin yapılması için 26 numune aldığı kaydedildi.
16 milyon TL ceza kesildi
Bakanlık, denetim sonucunda çevre kirliliği nedeniyle şirkete 16 milyon 441 bin TL para cezası verdi. Bakanlık ayrıca benzeri bir olayın bir daha yaşanmaması veya herhangi bir sızıntı halinde siyanür çözeltisinin tesis dışına çıkmasının engellenmesi amacıyla, tesiste çevresel tedbirler tamamlanıncaya kadar faaliyetin durdurulması kararı alındı. Madenin Çevre İzin ve Lisans Belgesi de iptal edilmişti. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı da 33 eksiklik belirlediği madene 594 bin 651 TL para cezası kesti.
Ancak Çöpler Madeni, kısa süre sonra 22 Eylül 2022 tarihinde verilen izinlerle yeniden açıldı.
Bilirkişiler "liç sahasında olumsuzluk yok" dedi
İliç'teki madende bilirkişi incelemesi yapıldı
Bilirkişi raporunun ziraat mühendisliği açısından yapılan değerlendirmede ise "meydana gelen kazada çevreye akan kimyasal içerikli sıvının tesis dışına da taştığı" kaydedildi. Bu taşma neticesinde kimyasal içerikli suyun kazanının meydana geldiği alanın hemen alt kotunda bulunan Sabırlı Deresi'ne doğru aktığı belirtilen raporda ancak derenin kuru dere olması ve olayın meydana geldiği tarihlerde yağışın olmaması sebebiyle yüzey akışının devam etmediği ve tesis çalışanları tarafından başka bir kimyasal uygulanarak nötralize çalışması yapıldığı kaydedildi. Raporda, tesisin Fırat Nehri'nin üst kotunda ve nehre yakın olması sebebi ile ileride öngörülemeyen kazaların olması nedeniyle canlılar açısından risk barındırdığı ancak zirai açıdan mevcut durumda herhangi bir olumsuzluğun olmadığı tespit edildi. Kimya mühendisliği açısından ise herhangi bir olumsuz durum olmadığı savunuldu.
Şüpheliler hakkında "kasıt yok" denilerek takipsizlik verildi