Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca ve tutuklu bulun 62 polis hakkında İstanbul 32. Asliye Mahkemesinin verdiği tahliye kararının savcılık tarafından uygulanmamasına Erzincan Barosu Başkanı Avukat Cemalettin Özer yaptığı basın açıklamasıyla tepki gösterdi. Baro Başkanı Özer, "Mahkeme Kararını Uygulamama anayasal suç ve hukuk İhlalidir." dedi.

'Hukuk devleti ilkesinin sonuçlarından biri de yargı kararlarının hiç bir çekince ve itiraz olmadan yerine getirilmesidir' diyen Özer, "Anayasamızın 138. maddesine bu durum açıkça 'Yasama ve yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır. Bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hiç bir süratle değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez' dedi. Hukuk devleti olmanında bir uzantısı da hukuki güvenliğin sağlanmasıdır. Hukuki güvenlik, kurallar arasında uyum ve tutarlılık gerektirir. Adil (Dürüst) hukuk düzeni çelişkilerden arındırılmış bir düzen demektir." ifadelerini kullandı.

'MAHKEME KARARINI YATGITAY DENETLER'

Baro Başkanı Avukat Özer, "Tahliyelere ilişkin verilen kararın hukuka uygunluğu tartışılabilir. Mahkeme kararının hukuki olup olmadığını tartışmak ayrı bir konu yerine getirmemek ayrı bir konudur." dedi. 'Mahkeme kararının uygulanmaması ve yerine getirilmemesi açıkça hukuk devleti ilkesiyle ve anayasanın 138. maddesiyle bağdaşmaz' diyen Özer, "Kaldı ki mahkeme kararının hukuka uygunluğunu denetleyecek makam savcılık veya HSYK değil yargıtaydır. Bu doğrultuda savcılığın mahkeme kararını uygulamaması açıkça anayasal suç olduğu gibi hukuk devleti ilkesinin de açıkça ihlalidir." değerlendirmesinde bulundu.

'İDARİ TASARRUFLARLA MAHKEMELER VE HAKİMLER BASKI ALTINA ALINMAMALI'

Reddi hakim kararı sonucunda verilen kararların hukuka uygunluğunun tartışılabileceğini söyleyen Baro Başakanı Özer, "Reddi hakim talebinin kabulü üzerine verilen karar kesin karar olduğundan acilen bu şüpheliler yönünden yeni, sulh ceza hakimlerinin belirlenmesi kanuna göre zorunluluktur. Bu yapılmayıp mahkemenin verdiği kararın hukuki olup olmadığını denetlemek ve sonucunda faturayı mahkemelere kesmek açıkça hukuk devleti ilkesiyle bağdaşmaz." dedi.

'MAHKEME KARARININ TARTIŞILACAĞI YER HSYK DEĞİLDİR'

'Hakimlerin görevden alınması var olan mahkeme kararını ortadan kaldırmaz' tespitini yapan Özer, "Kaldı ki mahkemenin verdiği kararın hukukiliğinin tartışılacağı yer de HSYK değildir. Hukuka aykırı bir karardan bahsediliyorsa bunun çözümü kanunda bahsedilen hukuk yollarının tüketilmesidir. İdari tasarruflarla mahkemeleri ve hakimleri baskı altına almak değildir." ifadelerini kullandı. CİHAN