Sayın Deniz
Baykal,
referandumdan “hayır” çıkması durumunda
iktidarın gideceğini, “
evet” çıkması durumunda ise Türkiye’nin büyük bir gerilime gireceğini söylemiş.
Gerilim için gerekçe olarak da
halkın yarıya yakının onaylamadığı bir anayasa altında yaşayacak olmasını göstermiş.
Valla, bu halkın neredeyde tamamının onaylamadığı bir anayasa ile neredeyde 30 yıl yaşadık.
Gerildik, mutsuzluk oldu ama birlikte yaşamamıza engel olacak boyutta olmadı.
Yüzde 50’den fazlanın onayladığı bir anayasa ile daha mutlu ve uyumlu yaşayacağımız kesin.
Sorun orandan çok, onayların ve karşı çıkanların kimliğinde galiba.
“Beyaz Türkler” bu değime karşı çünkü halkın anayasa yapmasından rahatsızlar.
Onlara göre anayasayı ya
CHP yapmalı ya da
darbeciler.
12
Eylülcüler bugünleri göremediği için değiştirilemez maddelere “CHP’nin onaylamadığı anayasa değişikliği olamaz” hükmü koymayı
akıl edememişler.
“Dağdaki çobanın” oyu da yeni bir anayasanın yürürlüğe girmesi için yeterli olacak.
Rahatsız olacaklar ama rahmetli Özal’ın deyimiyle “alışacaklar.”
Daha fazla hukuka, daha fazla demokrasiye alışmak zaman alıyor ama onlar da alışacak.
Sayın
Deniz Baykal’ın tahminine gelince...
Son 7-8 yıl bu konuda pek başarılı olmadığını gösterdi.
“Erdoğan gidecek” derken kendisi CHP’nin başından gitti.
“İktidar olacağız” derken hep anamuhalefet oldu.
O yüzden Baykal’ın değerlendirmesiyle kendinizi geleceğe hazırlamayın, yine hayalkırıklığı yaşarsınız.
Benden uyarması...
Oradan, buradan
-
Yargıtay’ın dinlenmediği ortaya çıktı. Dinlendiyse de kendi aldıkları santralla dinlendikleri şüphesi var. Referandum öncesi, hayırcılara son darbe oldu.
- Hasan
Cemal basketbola da el attı. Halbuki basketbolun oynanma süratine bakınca, pek
Hasan Cemal’e uygun bir
spor dalı gibi görünmüyor.
- Başkan Obama,
Cumhuriyetçiler’den aldığı enkazı düzeltmek için giriştiği reform çabalarında yine Cumhuriyetçilerin engeliyle karşılaşıyor. Burada Cumhuriyet Halk Partililer, orada Cumhuriyetçiler. İsim seçimi tavrı da belirliyor galiba. Tutuculuk ortak özellik oluyor.
- Mehmet Ali
Birand, Kılıçdaroğlu’nun CHP’yi
Avrupa Birliği’ne yaklaştırdığını yazmış. O da rüşvet veriyordur herhalde...
Çarpıl, düzelirsin
Yargı siyasallaşacak iddialarını duydukça rahmetli
İlhan Selçuk’un Bektaşi fıkrası aklıma geliyor. Bektaşi elinde şarap şişesi yürürken karşısına yüzü gözü çarpık, bir ayağı
sakat bir dilenci çıkmış. Bektaşi “
Allah rızası için bir sadaka” diyen dilenciye şöyle baktıktan sonra elindeki şarap şisesini uzatmış.
Dilenci dehşet içinde “Haşa çarpılırım” deyince, Bektaşi “Çarpıl ulan belki düzelirsin” demiş. Bizim yargı sistemi de o durumda. Tam çarpılmaya ihtiyacı var,
12 Eylül düzelmesi için
ilk adım olacak gibi görünüyor.
Bono ve Livaneli
Dünyanın en önde gelen
müzik gruplarından birinin bu topraklardan çıkmış bir besteciyi ve şarkılarını bilmesi gerçekten çok önemli. “Leylim Ley” de, “Yiğidim aslanım burada yatıyor” da dünyanın dört yanında kitlelere malolmuş şarkılar. Değerlerini kanıtlamaları için Bono tarafından seslendirilmeye ihtiyaçları yoktu elbette ama onun söylemesi bu şarkıları daha da güzel kıldı. Romandan sinemaya denediği her alanda başarılara
imza atan
Zülfü Livaneli, müzikte bir dünya markası olduğunu bir kez daha göstermiş oldu.
Ağzına, yüreğine sağlık...
Tirajlar benzin kokuyor
Bazı
gazeteler 20’den fazla kuponlu
hediye vermesine rağmen kan kaybetmeye devam ediyor. Her hafta yayınlanan rakamlar, “Türk Basını’nda birinci belli, ikinci kim” diye yayın yapan gazetelerin küme düşme hattına geldiğini gösteriyor. Bu durumlarda geleneksel yöntem devreye giriyor, 10 liralık benzin alana bir gazete gündeme geliyor.
Gazeteler biraz benzin kokuyor ama olsun, benzin daha ağır kokuları bastırıyor.
Kadın dövmek
Adalet Ağaoğlu’na yumurtalı saldırıyı kınarken CHP’li kadınlara sopalı saldırı haberi geldi. Referandumda “hayır” oyu çalışması yapan CHP’li kadınlar sopayla dövülmüş.
Hem zorbalık, hem ifade özgürlüğüne aykırı, hem Türkiye’ye yakışmayan bir davranış.
AK Partili olduğu iddia edilen
saldırgan karakolda serbest kalmış. Yanlış olmuş.
Siyasete şiddet karıştıran, kadınlara el kaldıran biri derhal adliyeye sevk edilmeliydi.
Umarım bu işin altından başka bir çapanoğlu çıkmaz.