Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin kamu görevlilerinin yargılandığı davaya mahkeme başkanı Canel Rüzgar'ın görev yerinin değiştirilmesinin ardından eski İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek'in çapraz sorgusu ile devam edildi.
Akyürek sorgu sırasında Celalettin Cerrah’ın kendisinden evrak imha talebini dönemin Başbakanına da aktardığını söyledi.
Duruşmada savunma yapan Mülkiye Başmüfettişi Şükrü Yıldız da dönemin Trabzon Jandarma Komutanı Albay Ali Öz'ün soruşturmanın sağlıklı yürütülemediği gerekçesiyle görevden alınmasını talep ettiğini ancak talebinin reddedildiğini belirtti.
Dink ailesi avukatlarından Hakan Bakırcıoğlu'nun cinayet tasarısı ile ilgili Trabzon Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'nün bilgilendirilip bilgilendirilmediğini sorması üzerine Akyürek, "Cinayet tasarısına ilişkin raporun ardından Engin Dinç'le konuştum. Bu bilginin toplantı ve rapor olarak İstihbarat Daire Başkanlığı ve İstanbul İstihbarat Şube Müdürlüğü ile paylaşılması yolunda karar verdik. Başka bir bilgilendirme yapmadık" diye yanıt verdi.
Bakırcıoğlu'nun Trabzon Terörle Mücadele Şube Müdürü Yahya Öztürk'ün cinayetten 1.5 saat sonra Engin Dinç ve Faruk Sarı'yı aradığını anımsatarak, "Öztürk'ün Dinç'i araması onun da bilgi sahibi olduğu algısı oluşturdu. Bu konuda ne düşünüyorsunuz" diye sordu. Akyürek de "Benim bilgim yok. Bu bilgiyi başkalarıyla paylaşmakla bir şey kaybetmem. Ben de sizin düşünceniz paralelinde düşünüyorum. Neticede Dinç de öncesinde terör müdürü ile yakın olduğunu söyledi. Terör müdürünün istihbarat müdürlüğü yapmış birini aramasını yadırgamadım, makul gördüm, art niyet olduğunu düşünmüyorum" diye konuştu.
BAKANLAR DA VARDI
Bakırcıoğlu Akyürek'e Cerrah’ın kendisinden evrak imha talebine ilişkin kimlere bilgi verdiklerini sordu. Akyürek, evrak imha teklifine dair bilgiyi dönemin Başbakanına da aktardığını söyleyerek, "Başbakan’ın makamına gittiğimde Başbakan’ın yanı sıra Adalet ve İçişleri bakanları da oradaydı. Başbakana F3 ve F4 raporlarını ve Cerrah’la yaptığımız görüşmeyi arz ettim. Trabzon’un gönderdiği evrakların imhası talebine yönelik olarak daha önceki görüşmede Başbakan’a ifade etmemiştim, bu toplantıda onu da ifade ettim" dedi.
SABRİ UZUN'A SORUN
Aile avukatlarından Bahri Belen'in "Dink'in öldürülmesinden evvel cinayet için İstanbul'a keşfe gelen Samast'ın otogarda arkadaşlarınca karşılanacağına ilişkin dairenin bilgisi var mıydı" sorusuna Akyürek, haberlerinin olmadığı yanıtını verdi. Belen de bunun üzerine, "Kamu görevlilerinin yargılanmasına başlanmadan önce mahkemeye sizin imzanızın olduğu 'Emniyet ve daireden cinayete ilişkin tüm bilgileri gönderin' yazılı tezkere geldi" diye anımsattı. Akyürek de "Böyle bir yazıyı hatırlamıyorum. Varsa cinayetten sonra elde edilen bilgiler çerçevesinde derlenmiş olmalı. Görmek isterim" dedi. Akyürek, cinayet tasarısı ile ilgili İstihbarat Daire Başkanlığı ve İstanbul'un bilgilendirildiğini belirterek, "Benim yolladığım yazı dikkate alınmadıysa bunun hesabını Sabri Uzun'un vermesi gerekir. Eğer hesap sorulacaksa onlardan hesap sorulması gerekir" dedi.
ALİ ÖZ'Ü GÖREVDEN ALMADILAR
Cinayete ilişkin müfettiş raporunda Dink'in öldürüleceğine ilişkin haber notuna yer vermediği iddia edilen Mülkiye Başmüfettişi Şükrü Yıldız da ifadesinde, dönemin İstanbul İstihbarat Şube Müdürü Ahmet İlhan Güler'i görevden almak üzere İstanbul'a geldiği algısının oluştuğunu kaydetti. Yıldız, İstanbul'a geldiğinde Ahmet İlhan Güler'i görevden almadığını, buna gerek de olmadığını ifade ederek, "İlerleyen süreçte İstanbul'da belge üretilmeye başlandı. Bunun soruşturmayı saptırmaya yönelik olduğunu düşündüğümde Ahmet İlhan Güler'i görevden alma isteği oluştu ancak Cerrah'ı da almak istedim, Ankara istemedi bunu. Trabzon Valisi Hüseyin Yavuzdemir'i de 'görevden alın' dedim, aldılar. Trabzon Emniyet Müdürü Reşat Altay hakkında da değerlendirme yaptım. 'Daha yeni gelmiş göreve' dedim ama aldılar. 'Soruşturmayı sağlıklı yürütemiyorum' diyerek Ali Öz'ün de görevden alınmasını istedim ancak almadılar" diye konuştu.
Cumhuriyet