CHP sözcülerinin de fezlekelerde dosya içeriğine bakılarak oy kullanılacağını açıkladıklarını kaydeden Doğan, İYİ Parti’den farklı sesler geldiğini belirtti. İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Yavuz Ağıralioğlu’nun HDP fezlekelerine kabul oyu vereceklerini söylemesine karşılık, İYİ Parti Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan’ın iktidarın her önüne geleni terörist ilan ettiğine dikkat çektiğini, dolayısıyla dosyaların içeriğine göre oy kullanacaklarını vurguladığını dile getirdi.
Ankara Rüzgârı’nda Türkiye gündemini yorumlayan Doğan’a göre iktidar ittifakı dokunulmazlık dosyalarını muhalefeti bölmek, Millet İttifakı’nda yarılma yaratmak için kullanmak istiyor. Aynı zamanda HDP’yi meclis dışına itmeyi yönetim kadrolarını yargılamaya göndererek zayıflatmayı hedeflediğini ekliyor. Dokunulmazlık dosyalarıyla birlikte ara seçim ve erken seçim tartışmalarının da yeniden alevlendiğini söyleyen Doğan, Erdoğan’ın bu çerçevede Saadet Partisi ve Milli Görüş’e yakınlaşma, yanına çekme hamlelerine hız verdiği yorumunu yaptı. Doğan şu değerlendirmede bulundu:
“AKP’nin 7’inci ilk kongresinde bizzat Erdoğan’ın daveti ve görevlendirmesiyle İl Başkanı olan Osman Nuri Kabaktepe AKP üyesi bile değil. Siyasi hayatını hep Erbakan çizgisinde, Milli Görüş’çü olarak sürdürmüş. Halen de öyle. O yüzden bu önemli bir görevlendirme. Aynı zamanda Erdoğan’ın SP YİK üyesi Oğuzhan Asiltürk’e ziyaretinden sonra bu görevlendirmenin olması daha da önemli.
'KABATEPE'Yİ ASİLTÜRK ÖNERDİ'
Muhtemelen Kabaktepe’yi Asiltürk önerdi. Bu hafta sonu Asiltürk’ün Erdoğan’a Beştepe sarayında iadei ziyarette bulunacağı, bunun öncesinde de Erdoğan’ın SP’nin diğer YİK üyesi ve ağır toplarından Recai Kutan’a bir ziyaret gerçekleştireceği siyasi kulislere yansıdı. 24 Mart’taki AKP 7. Olağan Kongresi’nde de yine SP’den ayrılıp HAS Parti’yi kuran ve daha sonra AKP’ye geçen Milli Görüş kadrolarından Numan Kurtulmuş’a Erdoğan’ın parti ve hükümette kilit bir göreve geleceği söylentileri artmış vaziyette. Erdoğan’ın İstanbul il kongresindeki konuşmasında 1994 ruhuna dönüş vurgusu yapması da Milli Görüş’e dönüş, yanaşma, yakınlaşma mesajı. Erdoğan 1994’te Erbakan’ın çok yakınındaydı ve Refah Partisi’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı adayı olarak seçimi Milli Görüş’e kazandırmıştı”
Diğer yandan Cumhur İttifakı içinde de Büyük Birlik Partisi’nin (BBP) tutumundaki farklılaşmaya ve Mustafa Destici’nin temas ve açıklamalarına değinen Doğan, BBP’nin ittifaktan ayrılacağı iddialarının kulislere yansıdığını ifade ediyor. Son dönemde Gara operasyonu ve Merkez Bankası’nın 128 milyar dolarlık rezerv kaybı tartışmalarıyla muhalefetin Erdoğan’ı ve iktidarı sıkıştırdığını, Erdoğan’ın savunmaya geçmek zorunda kaldığını dile getiren Doğan ‘Erdoğan 128 milyar doların harcandığını kabul etmek zorunda kaldı. Ancak bunu açıklarken ortaya yeni sorular çıktı ve 128 milyar dolar konusu iktidarı sarsmaya, sıkıştırmaya başladı’ dedi.
ALBAYRAK'A ÖVGÜ BİLE DOLARIN ATEŞİNİ YÜKSELTMEYE YETTİ
Hazine ve Maliye Bakanının ekonomik-demokratik reform paketinin Mart ayının ikinci yarısında açıklanacağını duyurduğunu vurgulayan Doğan, buna rağmen ekonomik güven endeksinin Şubat ayında gerilediğini, Cumhurbaşkanının eski bakan Berat Albayrak’a destek ve övgü açıklamaları sonrasında döviz kurlarını yine yukarı hareketlendiğini ve Merkez Bankası’nın zorunlu karşılıkları 200 puan artırma yoluna gittiğini söyledi.