Erdoğan'ın 'mevzuatı bir tarafa koyun' sözleri TBMM'ye taşındı


HDP Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından kaymakamlara yönelik kullandığı 'Mevzuatı bir tarafa koyun' ifadelerini Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) gündemine taşıdı.

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ tarafından yazılı olarak cevaplandırılması istemiyle TBMM Başkanlığına soru önergesi veren Beştaş, Erdoğan'ın "Mevzuat şöyledir, böyledir. Mevzuatı koyun şöyle bir tarafa yeri geldiğinde, ben bunu bu şekilde yaparım deyin ve yapın. İşte bu iradeyi kullanmaktır." ifadelerini kullandığını hatırlattı.

Beştaş, Erdoğan'ın "Gerekirse bölgedeki belediyelerin araçlarına el koyulur. Şu anda bana bağlı olarak çalışan devlet denetleme kurulunun en öncelikli görevi budur. Her kurumda bu tür kim varsa hemen yargıda süreci başlatacaksınız diye talimatımı verdim. Bu konu tamamen bir devlet meselesi, devletin güvenliği meselesidir. Herhangi bir yanlışı olan kim olursa olsun hak ettiği cezayı görecektir. Paralel devlet yapılanmasıyla ilgili yapılan çalışmaları, daha dikkatli bir şekilde yürütmenizi istiyorum. Desteğim daima yanınızdadır. Özel kalemimi telefonla arayıp bu bilgileri verebilirsiniz. Bizzat takip ediyorum. Bu mücadelede herhangi bir engelle karşılaşan doğrudan bu ilgiyi bana aktarmalıdır." dediğini aktardı.

Bu bağlamda HDP'li vekil, şu soruları yöneltti:

"Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 'Mevzuat şöyledir, böyledir. Mevzuatı koyun şöyle bir tarafa yeri geldiğinde, ben bunu bu şekilde yaparım deyin ve yapın.' ifadeleri mevzuata uyulmamasına yönelik midir?

Mevzuatlar ne için çıkarılmaktadır?

Mevzuatlara uymamak suç teşkil etmemekte midir?

Mevzuatlara uymamak, Hukuk Devleti ilkesine aykırı davranmak, Anayasal suç değil midir?

Kaymakam yani mülki amir statüsündeki kişilerin mevzuata aykırı davranması suç değil midir?

Kaymakamları ve dahi valileri denetleme mercii muhtarlıklar mıdır? Bunun yasal dayanağı nedir?

Kaymakamların ve dahi valilerin belediyelerin araçlarına el koyma yetkisi var mıdır? Yasal dayanağı nedir?

Cumhurbaşkanının 'Her kurumda bu tür kim varsa hemen yargıda süreci başlatacaksınız diye talimatımı verdim.' şeklinde ifade etmiş olduğu üzere, Sayın Cumhurbaşkanı yargıya talimat vermekte midir?

Cumhurbaşkanı hangi kamu görevlisinin yargılanıp yargılanmayacağını mı takip etmektedir?

Cumhurbaşkanının görevleri arasında yargıya talimat vermek var mıdır?

Kamu görevlilerinin ceza alıp almadığını takip etmek cumhurbaşkanının görevlerinden midir?

Türkiye'de mevcut hukuk sisteminde mevzuata uyulmaması yönünde talimat verilebileceğine ve bu talimat doğrultusunda mevzuatın askıya alınabileceğine dair yasal bir düzenleme yahut bir teamül var mıdır?

Hukuk önünde herkes eşit haklara sahip olduğu halde, bunun haricinde kanunlara uymama gibi bir ayrıcalığa ilişkin mevcut bir düzenleme var mıdır?

Kaymakamların Cumhurbaşkanının talimatı doğrultusunda mevzuata uymama yönündeki iş ve işlemlerine ilişkin Bakanlık olarak ne yapmayı düşünüyorsunuz?

Kaymakamların mevzuata uymama yönündeki iş ve işlemleri karşısında yargı mekanizmasının harekete geçmesi halinde ne yapılması öngörülmektedir?

Kaymakamlara mevzuata uymamaları hususunda Bakanlığınız tarafından da bir açıklama yahut başkaca bir çalışma yapılması söz konusu olacak mıdır?"

HİZBULLAH-K, HİZBULKONTRA YAZILI MERMİLER

Adana'nın Gülbahçe semtinde bazı vatandaşların ev ve iş yerlerine Hizbullah yazısı ile mermi bırakıldığını dile getiren Beştaş, İçişleri Bakanı Efkan Ala tarafından yazılı olarak cevaplandırılması istemiyle Meclis Başkanlığına soru önergesi verdi.

5 Şubat 2015 günü Adana'nın Gülbahçe Mahallesi'nde yaşayan kimi ailelerin ev ve işyerlerinin kapıları ile araçlarının ön camlarına kimliği belirsiz kişilerce üzerinde kırmızı kalemle 'Hizbullah-K' ve 'Hizbulkontra' yazılı mermiler bırakıldığını anlatan Beştaş, "Ayrıca bırakılan tabanca mermilerinin av tüfeği fişeği ile bantlanmış olduğu da evlerine mermi bırakılan yurttaşlar tarafından ifade etmiştir. Kapılarına bırakılan kurşunları alan aileler, derhal kolluk güçlerini olaydan haberdar edip, şikayetçi olmuştur. Ev ve iş yerlerine mermi bırakılan yurttaşlar ölüm tehdidi olarak nitelendirdikleri bu hadiseden ötürü oldukça kaygılı olduklarını dile getirmektedirler." şeklinde konuştu.

Bu bağlamda Beştaş, şu soruları yöneltti:

"Adana'da gerçekleşen bazı yurttaşların ev ve işyerlerine 'Hizbullah-K' ve 'Hizbulkontra' yazılı mermiler bırakılması olayından haberdar mısınız?

Yurttaşların şikayetlerini alan emniyet birimleri olaya ilişkin bir çalışma başlatmışlar mıdır?

Emniyet birimleri tarafından olaya ilişkin başlatılan çalışma ne aşamadadır? Olayı gerçekleştirenler bulunmuş mudur/kimlikleri tespit edilmiş midir?

'Hizbullah-K' ve 'Hizbulkontra' kimdir, kimlerden oluşmaktadır; tespit edilmiş bulgular nelerdir?

Mermi bırakma biçiminde gerçekleşen tehdit eyleminin amacına dair bilgi yahut bulgulara erişilmiş midir? Bazı yurttaşların ev ve işyerlerine mermi bırakılmış olması ne anlama gelmektedir?

Ev ve işyerlerine mermi bırakılan yurttaşların ölüm tehdidine yönelik kaygılarını gidermek için çalışma yürütülmüş müdür? Yurttaşların olası bir saldırıya uğraması ihtimaline binaen ne tür önlemler alınmıştır?" CİHAN
<< Önceki Haber Erdoğan'ın 'mevzuatı bir tarafa koyun' sözleri TBMM'ye... Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER