Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Suriyeli sığınmacılar konusunda değerlendirmelerde bulunarak, "Birleşmiş Milletler 'kapınıza dayananları içeri alın' diyor. Sen ne işe yarıyorsun? Bu kadar rahat bir şey ise şu ana kadar Irak ve Suriye olmak üzere 3 milyon insanı evimize biz aldık. Siz ne aldınız? 300-500 kişinin hesabını yapıyorsun." dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda 20. Muhtarlar Toplantısı'nda konuştu. Suriye'deki gelişmelerle ilgili olarak akrep ile kurbağa hikayesini örmek gösteren Erdoğan, 'Düşmanımın düşmanı dostumdur' basitliğinin müttefikliğe yakışmayacağını ifade etti. Erdoğan, "Eğer bir terör örgütünün diğer bir terör örgütüyle sırf çıkar çatışması yaşadığı için desteklemek caizse Suriye'deki diğer kimi örgütler niçin dışlanıyor. Düşmanımın düşmanı dostumdur, diyorsan o zaman hepsi dost. Onlar da DEAŞ ile çatışma halindeler. İlkeli olmak lazım, burada ilke yok. Biz teröriste terörist demeyi sürdüreceğiz. DEAŞ ile mücadele bahanesiyle bölgeye yerleşip Suriye halkını çoluk çocuk demeden katledenlerin gerçek yüzlerini tüm dünyaya ifşa etmeye devam edeceğiz." şeklinde konuştu.

"SEN NE İŞE YARIYORSUN?"

Suriye'de yaşanan hadiselerin soykırım halini aldığını belirten Erdoğan, şöyle konuştu: "Mültecileri öcü gibi görenlerin bu sorunun sebebi olan Esed rejimine kör ve sağır kalmaları ibret vericidir. Birleşmiş Milletler 'kapınıza dayananları içeri alın' diyor. Sen ne işe yarıyorsun? Bu kadar rahat bir şey ise şu ana kadar Irak ve Suriye olmak üzere 3 milyon insanı evimize biz aldık. Siz ne aldınız? 300-500 kişinin hesabını yapıyorsun. Birleşmiş Milletler olarak bize verdiğiniz destek 455 milyon dolar, bizim yaptığımız harcama 10 milyar dolara yaklaştı. Hadi, verin desteklerinizi. Ya proje de, gelir de. Kamplar ortada. Kendileri geliyorlar, görüyorlar, geziyorlar hala plan, proje getir. Bırakın bu işleri. Siz dalga mı geçiyorsunuz? 400 bin masum insanın katledildiği bir ülkeden çıka çıka rejimin kendini meşrulaştırma çabasının ürünü olan define, düğün görüntülerinin çıkması ne kadar acı."

Başkanlık sistemi ve yeni anayasa tartışmalarına değinen Erdoğan muhalefet partilerini şöyle eleştirdi: "Ağızlarını açtıkları zaman 12 Eylül anayasası darbe anayasası derler, yenisini yapalım, dediğinizde hemen işi yokuşa sürerler. Şimdi de daha masaya oturmadan masayı devirmenin çabası içindeler. Mevcut sistemin yürütmeyi ve yasamayı birlikte kontrol eden yönünden şikayet ederler, ama gelin, 'sistemi değiştirelim' dediğinizde ipe un sererler. Çünkü bunların sorun çözmek diye bir derdi yok."


CİHAN