Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Suudi Arabistan gezisi sonrası yaptığı açıklamada halkla arama konferansları ve başkanlık sistemine değindi. Erdoğan, üniter devlet yapısında da başkanlık sisteminin olduğunu dile getirdi. Erdoğan, "Başkanlık sistemleri de A'dan Z'ye pirüpaktır ifadesini kullanamayız. Yani başkanlık sistemi olup sıkıntıların olduğu yerler yok mu, o da var." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Suudi Arabistan gezisi dönüşünde Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi'nde açıklamalarda bulundu. Gazetecilerin, Davutoğlu'nun katıldığı bir TV programında 'üniter devlet yapısında da başkanlık sistemi vardır' sözlerine ilişkin soruya Erdoğan şöyle cevap verdi: "Üniter devlette başkanlık sistemi yoktur diye bir şey yok. Şuan zaten dünyada bunun örneği var geçmişten buyana da var. Yani Hitler Almanya'sına baktığınızda orada da bunu görürsünüz. Daha sonra değişik ülkelerde bunun örneğini görürsünüz. Yeter ki bütün mesele o başkanlık sisteminin uygulamada halkını rahatsız eden bir yapısı karakteri olmasın. Yani uygulamada siz eğer adalet dağıtıyorsanız halkın aradığı nedir adalettir. Bu olduğu anda zaten sıkıntı olmaz. Yani başkanlık sistemlerinde A'dan Z'ye pirüpaktır ifadesini kullanamayız. Yani başkanlık sistemi olup sıkıntıların olduğu yerler yok mu o da var. Ama birbirine kıyasla baktığımız zaman şuanda parlamenter demokrasiye göre onların daha çok başaralı olduğunu görüyoruz. Biz daha iyiye nasıl gideriz bunun arayışı içindeyiz. Şuanda da gelişmiş ülkelere baktığımız da bu sistemi görüyoruz. ABD de ki sistem partili bir başkanlık sistemidir, yani başkan partisinden kopmuyor arkasında yine partisi var. Şuanda bizdeki yapı öylemi değil. Yarı başkanlık sistemine bakıyorsunuz yine partili. Türkiye'nin böyle bir sisteme girmesiyle güçlü adımları atmış olacağız. Benim Beştepe'de devam ettireceğim bu tür çalışmalar var. Bu alanda konuşacak kimler varsa hepsini dinleyeceğiz. Bir çok insanları bu işin içine katacağız."

'HALKLA ARAMA KONFERANSLARI YAPABİLİRİZ'

Erdoğan, halkla arama konferansları ile ilgili de "Biliyorsunuz bu arama konferansları daha çok akademisyenler arasında konu ile ilgili yapılan toplantılar. Biz bunu daha geniş planda tutup halkla bu arama konferansını yapabiliriz diyorum. Yani seçeceksiniz ondan sonra telefonlarla vatandaşla bu irtibatı kurmak suretiyle bir nevi kamuoyu araştırması da diyebiliriz. Öyle ufak rakamlar değil 500-1000 değil. Sayıyı daha da artırmak suretiyle toplumsal bir mutabakatın sağlanabileceği bu arama konferansı bir zemin oluşturacaktır." ifadelerini kullandı.

'STRATEJİK İŞBİRLİĞİ KONSEYİ KURMA KARARI ALDIK'

Erdoğan, Suudi Arabistan ziyaretine ve burada yapılan görüşmelere ilişkin de şunları söyledi: "Görüşmelerimizde ikili ilişkilerimizin yanı sıra, bölgesel konuları ele alırken tabi ki stratejik işbirliği konseyi kurulması kararının alınması oldu. Dışişleri Bakanlarımız ortak toplantıda bunu basına açıkladı. Ticaret savunma, karşılıklı yatırımlar, Türk firmalarının Suudi Arabistan'daki yatırımlarının artırılması, güvenlik ve enerji alanında işbirliği; aynı şekilde Suudi Arabistan'ın Türkiye'deki yatırımlarının artırılması, terörle mücadelede özelikle İslam ülkeleri arasındaki bir askeri işbirliği, bunların görüşülmesi… Bölgesel konularda da Suriye, BM Güvenlik Konseyi 2504 süreci, Libya, Irak, Filistin, Yemen, bu konuları değerlendirdik. 2016 İslam İşbirliği Teşkilatı Liderler Zirvesi İstanbul'da yapılıyor. Körfez İşbirliği Konseyi-Türkiye ilişkileri, bunları ele alma fırsatımız oldu. Ticaret hacmimizi ve karşılıklı yatırımlarımızı daha da artırılması imkanlarını bu görüşmelerde değerlendirdik.

'HASAN BEY İLE YOL ARKADAŞLIĞIMIZ VARDI'

Hasan Karakaya'nın ölümüne ilişkin konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Karakaya'nın ailesine ve medya dünyasına başsağlığı diledi. Erdoğan, şöyle konuştu: "Ziyaretimizin ikinci gününde Medine'ye geçtik. Oradaki görevlerimizi yaptık. Dün gece de bildiğiniz gibi medya dünyasında Hasan Karakaya'yı saat 01.00 civarında kaybettik. Kendisine Allah'tan rahmet diliyorum, ailesine sabırlar diliyorum. Akit gazetesinin tüm mensuplarına aynı şekilde başsağlığı dileklerimizi iletiyorum. Uzun bir dönemdir Hasan Bey'le bir yol arkadaşlığımız vardı. Hemen her seyahatimde yanımda olan bir kardeşimdi. Güçlü bir kaleme sahip olduğuna inanıyorum. Fikir zenginliğinin anında ürettiği cevaplarla doldurulamayacak bir yere sahip olan bir kardeşim olarak kendisini görüyorum. Rabbim'den Rahman ve Rahim ismi şerifiyle tecelli etmesini diliyorum. Yarın Fatih Camii'nde cenaze namazını kılacağız. Edirnekapı Şehitliği'ne defnedeceğiz. Medya dünyasına sabırlar diliyorum."

CİHAN