Kara para ve kayıtdışı ekonomi konularında uzman isim olan Altuğ, “Net hata noksan palavra. Gider çoktu, kapayamadık ve kara para geldi.” dedi.
Kur dalgalanmalarının arttığı Şubat ayında Türkiye’ye 4,3 milyar dolar para girdi. Bu, 4,5 milyar dolar girişin olduğu Eylül 1998’den bu yana karşılaşılan en büyük miktar. Bu para Merkez Bankası ödemeler dengesi verilerine net hata noksan kalemi olarak geçti. Merkez Bankası'nın açıklamasına göre net hata noksan kalemindeki tutar; ithalat ve ihracat ödemelerinin ayrı bilanço dönemlerinde ele alınması, gümrüklerdeki beyanat hataları, muhtelif kalemlerden elde edilen gelirlerin atıl durumda bulunması, yolcu, bavul ticareti verilerinin anketlere dayanması ve hatalı olmasından kaynaklanıyor. Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Osman Altuğ ise konu ile ilgili yaptığı değerlendirmede, kayıtlı ekonomide net hata ve noksandan söz edilemeyeceğini vurguladı. Altuğ, “Kafaya göre ‘gelir ve gider bunlar’ deniliyor. Velev ki gider çok, mümkün mü? E, ben buna net hata noksan diyorum. Aksi oldu diyelim gelir çok gider çok değil. E burada da denge olmalı. Yine net hata ve noksan. Yani gelir çoksa net hata, gider çoksa net noksan.” ifadelerini kullandı.
Eski başbakanlardan merhum Necmettin Erbakan'ın ekonomi danışmanı olan Altuğ, 'net hata noksan'ın ekonomi adına sorun olduğuna işaret ederken de “Ekonomi ile ilgili rakamların tamamı, net hata noksan filen palavra. Yani gider çoktu kapayamadık, kara para geldi kapadık. Olay budur.” şeklinde konuştu. Net hata ve noksanın kayıt dışı ekonominin ürünü olduğunu dile getiren Altuğ, şöyle devam etti:
“Net hata noksanın nedeni kara para, sermaye imiş gibi görünüyor. Ama esasında kayıt dışı ekonomi. Onun için evvela ülkeyi kayda almak, kayıtlı ekonomiye geçmek gerekiyor. Bu olduğunda Türkiye ve ekonomi daha diri ve sıhhatli olur.”
Osman Altuğ, kara paranın menşei ile ilgili olarak da şunları söyledi:
“Kara paranın menşei biziz. Niye? Çünkü fatura almıyoruz. Kara para yarattık. Devletin lirasını çalmak ile milyarını çalmak aynı. Bunu önlemek için herkesi Gelir Vergisi mükellefi yapmalısınız. Ama yapamazsınız, neden? Çünkü gayri memnun bir seçmen yaratacaksınız.”
Ekonomide kayıt dışılığın oranının yüzde 75 olduğuna değinen Altuğ, “Kredi kartları ile kayıt altına alma çabaları var. Ama adamın biri öbür taraftan ‘kredi kartı faizini sileceğim’ diyor. Ama ‘kredi kartı borçlularının borçlarını erteleyeceğim’ diyor. Bu, balonu renkli hale getirmek bu. Böyle yaparsan banka sistemi ne olur? Aynı gün çöker, bunu dillendirmek dahi yeter.” diye konuştu.
Seçim vaatlerini balon olarak gören Prof. Dr. Altuğ, ekonomi aktörlerinin kayıtlı ekonomiye geçilip geçilmeyeceği sorusunun cevapsız kaldığından yakındı.
CİHAN