Sadece İstanbul'da neredeyse günde bir
kumarhane yeri basılıyor.
Anadolu’nun çeşitli yerlerinde de kumarhane baskını haberleri geliyor. Son üç yılda çoğu gizli kameralarla gözetlenen bine yakın kumarhane ortaya çıkarıldı .5 bin’den fazla kişi gözaltına alındı . Ama hepsi serbest bırakıldı.Çünkü kumar oynamanın cezası kabahatlar kanununa göre 100 YTL ile sınırlı.
Polis kaynaklarına göre zaten bu cezayı da oynayanlar değil gizli kumarhaneyi işletenler ödüyor. Kumar oynatmanın cezası da TCK’ya göre 1 yıla kadar
hapis . Hal böyle olunca tutuklanan olmuyor. Son bir yılda yapılan operasyonlarda sadece biri polise mukavemet olmak üzere 3 kişi tutuklandı. Hatta bazen ele geçen kumar makineleri sahiplerine yediemin olarak teslim ediliyor. Böylece bir başka baskına kadar yeniden kullanılıyor.
PEKİ BU ARTIŞ NEDEN?
Yakın zamana kadar başta
Kıbrıs olmak üzere
yurt dışına giden kumar tutkunlarına şimdilerde İstanbul'un lüks semtlerinde
hizmet veriliyor. Polis kaynaklarına göre önce bodrum katlarda oynanan kumar, geçen süre içerisinde villalar, rezidanslar ile yatlara taşındı.Bunun en önemli sebebi değişen TCK ile birlikte kumar oynamanın ve oynatma suçlarının gerektiği kadar caydırıcı cezalar olamaması. Yani cezaların yetersiz kalması, kanunsuz kumarhane işletenleri cesaretlendiriyor. Asılında
Hükümet de bu konudan rahatsız.
Geçtiğimiz hafta birlikte katıldığımız “Siyaset Sahnesi” Programında görüşü sorulan
Adalet Bakanı Sayın Mehmet Ali
Şahin de basına yansıyan görüntülerden rahatsız olduğunu belirtti.
İçişleri Bakanlığı’ndan
rapor beklediğini ifade eden Bakan Şahin cezaların artırılacağı sinyalini verdi.
BİZLERİ BEKLEYEN ESAS TEHLİKE
Ceza artar artmaz o Hükümetin, Meclisin bileceği bir iş. Ancak bu haberlerin çoğalmasıyla gelen bir
tehlikeye dikkat çekmek istiyorum. O da 10 yıl önce kapatılan kumarhanelerin yeniden açılmasının gündeme getirilmesi.
Bazı mahfillerde el altından dile getirilen bazı düşünceler yakında yüksek sesle dile getirilmeye başlar.
Yok efendim “Polis kaçak kumarhaneleri önlemekte zorlanıyormuş . Hem burada
kayıt dışı milyarlarca dolar para dönüyormuş, Devlet kumarhane açılmasına izin verse hem vergiden para kazanılır, hem denetim altına alınır, hem de turizm gelirimiz artarmış.”
İnternette yaptığım kısa araştırmada gazetelerde benzer düşüncede haber ve görüşler dile getirilmeye başlanmış bile.
(Örnek : 19 Haziran 2007 HINCAL ULUÇ –SABAH
ANTALYA’YI AYAĞA KALDIRMAK
…..Şimdi, kumarhaneleri
yasa dışı ilan ederek, bu ülkede turizme en büyük
darbeyi vuran, on binlerce yatağın boş kalmasına, ya da üç otuz paraya satılmasına sebep olan, binlerce, hem de iyi para kazanan insanı işsiz bırakan, turistik yerleri besleyen tarım ve sanayi sektörlerine büyük darbe vuran, nerden bakarsanız bakın
ihanet yasası, aslında kumarhanelerin kökünü kazımıyor, sadece yer altına indiriyor ve mafyanın eline teslim ediyor….
….Yasak böylesine
komik olur da, neden yeniden ele alınmaz.. Neden bu yasağın, bu ülkenin en önemli bacasız sanayine vurduğu darbe gündeme getirilmez.. Neden konu önce
ekonomik, toplumsal ve bilimsel, sonra da siyasal tartışmaya açılmaz?. . Neden uygar çözümler aranmaz?..)
PEKİ ENDİŞELERİMİZ YERSİZ Mİ?
Bazıları “hadi canım sende birkaç kişi dile getirdi diye kumarhanelerin açıklamasına izin mi verilecek?” diyebilir . Ancak
Türkiye’de kumar lobisi o kadar iyi çalışıyor ki bu konuda endişelenmemiz gerekiyor. Son 10 yılda her fırsatta kumarhanelerin kapatılmasının sözde verdiği zararları anlatıp yeniden izin almaya çalışıyorlar.
Ankara’da
kulis yapıp
siyasetçi ve bürokratları etkilemeye çalışıyorlar. En son 2003 yılında 59. Hükümettin ilk günlerinde iki ünlü
işadamı Kumarhanelerin yeniden açılması için ciddi girişimlerde bulundu ve bir tanesi hükümetten olumlu sinyaller aldığını basına açıkladı. İşte bu çok ünlü iş adamının bazı gazetelerde yer alan beyanatı:
“Kumarhane konusunu hükümette üst düzeyde bulunan herkesle görüştüm. Hepsinden 'Neden olmasın? Kuralına ve yasasına göre oturup hazırlayacağız. Kâr ediyorsa açarız' cevabını aldım.” Bu açıklamanın yapıldığı günlerde bir milletvekili Gökçeada’da kumarhane adası oluşturulması konusunda yasa teklifi vermeye bile hazırlandı Ancak o dönemde ne olduysa üzeri kapandı. Şimdi 5 yıl önce engellenen bu girişim tekrar gündeme gelebilir. Bizden uyarması...
Ayrıca Türkiye 1984 ile 1998 arasında kumarhaneler tecrübesi yaşadı. Bir sonraki yazımda da bu tecrübeden örnekler vererek Kumarhane Lobisinin dile getirdiği iddiaların ne kadar yersiz olduğunu dile getireceğim.