'En tehlikeli ve sinsi hastalıklardan biri...'

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Pazartesi, Ocak 8 2018
''En tehlikeli ve sinsi engellerden birisi olan rahat yaşama düşüncesi, diğer bir ifade ile ten-perverlik, hâne-perestlik, zillet ve sefâletin esasını teşkil eder.''
Abdullah Aymaz / samanyoluhaber.com
Şevki kıran sekizinci engel

Varlık mücadelesi verenlerin himmet ve gayretleri, şevk atına binip meydan-ı mübarezeye çıkınca, pek çok engellerle karşılaşıyor. Üstad Bediüzzaman Hazretleri en mühim mânilerden bazılarını saydıkları ve onların nasıl aşılacağını veciz birer ifade ile söyledikten sonra sekizincisi için şöyle diyor: “Sonra, bütün MEŞAKKATLERİN ANASI ve umum REZÂLETLERİN YUVASI  olan MEYLÜ’R-RAHAT (rahat yaşama meyli, hayat tutkusu) geliyor. Himmet ve gayretini elini, kolunu bağlar ve sefâlet zindanına atar. Siz de o sihirbaz cellada, ‘İnsan için ancak sa’yu gayreti ve çalıştığının karşılığı vardır.’ (Necm Suresi, 39. âyet) gerçeğini, âlicenap mücahid olarak gönderiniz. Evet size meşakkette büyük rahat var,  zira, fıtratı heyecan dolu olan insanı rahatı, sadece çalışma ve mücadelededir.”

En tehlikeli ve sinsi engellerden birisi olan rahat yaşama düşüncesi, diğer bir ifade ile ten-perverlik, hâne-perestlik, zillet ve sefâletin esasını teşkil eder. Bugün değilse, yarın götüreceği yer oralardır. Kur’an-ı Kerim bize çalışmayı, gayret göstermeyi emrediyor. Adam gibi adamların himmeti dağları yerinden oynatır. Ama tembellik, atalet, tenperlik, abdülhânelik de bizi rezil eder. Zaten Cenab-ı Hakkın bütün kâinatta koyduğu bir kanuna göre, hareket ve faaliyet değişmez bir esastır. Cenab-ı Hak, hiç zerreyi hareketsizliğe mahkûm etmemiştir. Atom zerreleri, elektronlar ve daha  küçükleri hep faaliyet halindedir. Hareket ve faaliyette  lezzet vardır. Zaten faaliyet bizzat lezzettir…

İmanlı faziletle, ihlas ve takva duygusu ile hareket eden ilkler İslâmî güzellikleri cihanın dört bir yanına taşımaya çalışmışlardır. Bu duygu ile hareket edenlerin Cenab-ı Hak, hep önlerini açmış, İlâhî inayet ve yardımını hep onlara yoldaş kılmıştır. Ama semâvî duyguları terk edip dünyevî, nefsanî duyguların güdümüne girince de inayetini kesmiş,

Bu haberler de ilginizi çekebilir