İklim değişikliğiyle yapılan mücadeleyi kazanmak sizin için önemliyse, bu gelişme iyi bir şey. Birçok otomobil üreticisi en geç 2035 yılında benzinli otomobil üretimini bırakmayı, Avrupa Birliği benzin ve dizel ile çalışan araç satışını 2035 yılında yasaklamayı hedefliyor. Türkiye ise kısa süre sonra ilk yerli elektrikli otomobiline kavuşacak.
İklim değişikliğiyle yapılan mücadeleyi kazanmak sizin için önemliyse, bu iyi bir şey. Birçok otomobil üreticisi en geç 2035 yılında benzinli otomobil üretimini bırakmayı, Avrupa Birliği benzin ve dizel ile çalışan araç satışını 2035 yılında yasaklamayı hedefliyor. Türkiye ise kısa süre sonra ilk yerli elektrikli otomobiline kavuşacak.
Benzinle çalışan bir araba yerine elektrikli bir araba almak, iklim değişikliğiyle mücadele açısından iyi bir yöntem. Peki halihazırda çok iyi çalışan benzinli bir arabanız varsa ne olacak? Bu arabayı satıp elektrikliye geçmeli misiniz? Gideceğiniz yere giderken karbon ayak izinizi azaltmanın en iyi yolu hangisi?
Yale Üniversitesinde iktisat profesörü olarak çalışan Kenneth Gillingham, ulaşım tercihi söz konusu olduğunda hesaba katılması gereken birçok unsur bulunduğunu söylüyor. Yeni arabaların üretilmesi ve bunların nakledilmesi sera gazlarının yayılmasına katkıda bulunuyor. Dolayısıyla konuyla ilgili düşünürken bunu hesaba katmak önemli; yine de araştırmalar, benzinle çalışan araç üretmenin çevreye elektrikli araç üretmekten daha fazla zarar verdiğini gösteriyor. Yakıttan ciddi ölçüde tasarruf eden bir arabanız varsa, Gillingham onu bir süre kullanmanın zararı olmayabileceğini söylüyor.
“Çok benzin tüketen bir arabaysa, daha yeni bir araba almak tedarik zincirinden kaynaklı ek yayılımlara elbette baskın gelecektir” diyor. “Yeni bir araba üretmekten kaynaklı tedarik yayılımları oldukça fazla. Dolayısıyla yeni arabalara dönük talep oluşmasını istemeyebiliriz.”
Gillingham, bununla birlikte elektrikli taşıt talebini yükseltmenin iyi olduğunu belirtiyor. Talep günümüzde epey hızlı artıyor.
“Elektrikli taşıt geliştirmenin şu aşamasında elektrikli taşıt talebinin olması; üreticilere ortada bir pazar olduğunu, Ar-Ge kaynaklarının yüzde 90’ını elektrikli taşıtlara aktarabileceklerini ve insanların da bunları alacağını göstermek açısından çok faydalı” diyor Gillingham.
Elinizde bulunan veya yakında alabileceğiniz arabanın türü konusunun ötesinde, arabanızı nasıl kullandığınızı ve bir arabaya ihtiyaç duyup duymadığınızı düşünmek de önem taşıyor. Gillingham, daha seyrek araç kullanmanın karbon ayak izinizi azaltacağını söylüyor; özellikle de araba kullanmak yerine yürüdüğünüz veya bisiklet sürdüğünüz zaman. Toplu taşıma kullanmak da iklim değişikliğine yaptığınız katkıyı azaltmaya yardımcı olacaktır.
Lyft ve Uber gibi hizmetleri kullanmanın çevre konusunda kendi arabanızla bir yere gitmekten daha mı iyi yoksa daha mı kötü olduğuna dönük büyük bir tartışma var. Fakat araştırmacıların ortak görüşü, sera gazı yayılımları göz önüne alındığında bunun daha kötü olduğu yönünde. Sebebi ise sürücülerin, yolculuklar arasında yolcu taşımadan gidiyor olması (toplam sürüş miktarının %40’ından daha uzun bir süre).
Bir diğer yanlış anlaşılma da, arabayı şarj etmek için kullanılan elektrik fosil yakıtların yakılmasıyla elde edildiğinde, elektrikli taşıt kullanmanın pek faydası olmayabileceği yönünde. Fakat bulgular, teorik olarak halen fosil yakıtla çalışsalar dahi elektrikli araçların çevre için benzinli araçlardan daha iyi olduğunu gösteriyor. Fosil yakıtlardan gelen elektriğin kullanılması, bu yakıtları gerçekten yakan bir arabayı kullanmaktan önemli ölçüde daha iyi görünüyor. Daha da yeşil bir insan olmak için aracınızın yenilenebilir enerjiyle şarj olmasını sağlayabilirsiniz.
“Çatınıza güneş panelleri yerleştirebilir ve Güneş’in tepede parladığı öğlen vakti aracınızı fişe takabilirsiniz. İşte o zaman yeşil enerji kullandığınızdan emin olursunuz” diyor Gillingham. “Kendi elektriğinizi kullanırsınız.”
İklim değişiminin ve arabaların yükü sadece sıradan vatandaşın sırtına binmemeli. Sonuçta karbon yayılımlarının yaklaşık %71’ini dünyanın en büyük şirketlerinden bazıları oluşturuyor. Yine de Gillingham, herkesin yapabileceğinin en iyisini yapmasının önemli olduğunu düşünüyor. Yeteri kadar insan doğru şeyi yaparsa etkili olur. Gillingham ayrıca, iklim değişimi çok endişe duydukları bir konuysa insanların sadece alışkanlıklarını değiştirmekten daha fazlasını da yapabileceklerini aktarıyor.
“İnsanların yapabileceği bir diğer şey de, hem bireyleri hem de şirketleri sebep oldukları yayılımları azaltmaya yöneltip şirketlere sorumlu olmaları için baskı yükleyecek politikalara oy vermeleri” diyor Gillingham.
Elektrikli bir araba almayı düşünüyorsanız, her yıl daha da fazla seçenek ortaya çıkıyor. Hatta bu türden bir şey isterseniz eğer, yeni çıkan dev Ford F-150 Lighting kamyonunu bile alabilirsiniz. Yıllar öncesine göre çok daha şık durduklarından şüphe yok. Üstelik elektrikli bir süper araba bile alabilirsiniz. Fakat en yeşil yöntem, yine hiç araba kullanmadan yolculuk etmek olacak.
Kaynak : Popular Science.
Yazar: Thor Benson/ Çeviren: Ozan Zaloğlu.