Diyarbakır'da 2004 yılında elektrik akımına kapılarak sağ el işaret parmağını kaybeden gencin hukuk mücadelesi 9 yılda ancak tamamlandı. Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) bireysel başvuruda bulunan işçi ve ailesi, TEDAŞ Müessese Müdürlüğü aleyhine 2005'te açtıkları tazminat davasının 9 yılda bitmesi sebebiyle mağdur olduklarını öne sürdü. Davanın makul sürede bitmediğine işaret eden yüksek mahkeme kazazede işçi ile anne ve babası için toplamda 8 bin 650 lira manevi tazminat ödenmesine hükmetti.
E.T., 2 Kasım 2004'te meydana gelen olayda TEDAŞ Müessese Müdürlüğü'ne ait elektrik tellerinde akıma kapılarak sağ el işaret parmağını kaybetti. E.T.'un annesi M. ve babası M.T., 7 Mart 2005'te Ergani Asliye Hukuk Mahkemesi'nde kendi adlarına asaleten, kazazede E. adına velayeten tazminat davası açtı. Anne ve baba için 2'şer bin lira maddi, 3'en bin lira da manevi tazminat istenirken kazazede E.T. için de 8 bin lira maddi ve 15 bin lira da manevi tazminat talep edildi.
PARMAĞINI KAYBETTİ MALULİYET ORANI YÜZDE 7 OLARAK TESPİT EDİLDİ
Dava sürerken 16 Ağustos 2006'da E.T.'un babası M.T., vefat etti. M.T.'un yerine davaya mirasçısı T.E. müdahil oldu. Kaza sonrası alınan hastane raporunda E.T.'un maluliyet oranı yüzde 7 olarak tespit edildi. Hazırlanan bilirkişi raporunda ise kazada davalı kurumun yüzde 60, belediye başkanlığının yüzde 20, kazazede E.'ın anne ve babasının ise yüzde 20 oranında kusurlu olduğu, E.'ın gerçek zararının 7 bin 956,18 lira olduğu belirtildi. Kararını açıklayan mahkeme, anne ve babanın maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine, E.'a ise 7 bin 956,18 lira maddi tazminat ile 3 bin lira manevi tazminatın ödenmesine hükmetti. Karar taraf avukatlarınca temyiz edildi. Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, kazazede E.'ın maluliyet oranının Adli Tıp Kurumu'nca tespit edilmesi gerektiğine hükmederek yerel mahkeme kararını bozdu. Dava dosyasını yeniden değerlendiren mahkeme, Adli Tıp Kurumu'ndan alınan raporda kazazede E.'ın yüzde 100 oranında malul sayılması gerektiği yönünde görüş üzerine E.T.'a 13 bin 739 lira maddi tazminat ödenmesi gerektiğine karar verdi. İkinci kez temyiz edilen kararda son sözü söyleyen Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, ikinci kez yerel mahkeme kararını bozdu.
Mahkemece bozmadan sonra yapılan yargılama sonunda, 9 Mayıs 2013'te açıkladığı kararla, E.T.'na 7 bin 956,18 lira maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle idareden tahsiline, anne ve babanın tazminat taleplerinin ise kısmen kabulüne hükmetti. Karar Yargıtay tarafından onanarak kesinleşti. E:T., annesi ve ablası AYM'e bireysel başvuruda bulunarak makul sürede yargılanma haklarının ihlal edildiğini öne sürdü. Yüksek mahkemece hazırlanan raporda, "Başvurucuların tarafı olduğu uyuşmazlığa ilişkin yaklaşık 9 yıllık yargılama süresi nazara alındığında, yargılama faaliyetinin uzunluğu sebebiyle, yalnızca ihlal tespitiyle giderilemeyecek olan manevi zararları karşılığında başvuruculara takdiren net 8 bin 650 lira manevi tazminatın müştereken ödenmesine karar verilmesi gerekir." denildi.
AYM, başvurucular E.T., M.T. ve T.T.'un Anayasa'nın 36. maddesinde güvence altına alınan makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği yönündeki iddiaların kabul edilebilir olduğuna hükmederek üç başvurucuya net 8 bin 650 lira tazminatın müştereken ödenmesine karar verdi.
CİHAN