Ege Zeytin ve
Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Başkanı Ali Nedim Güreli,
zeytinyağında iç piyasada 3-4
firmanın oligopolü olduğunu savunarak zincir marketlerin kendilerinden raf parası almaması halinde mevcut fiyatların yarısının altında zeytinyağı satmaya talip olduklarını açıkladı.
Güreli, 2011-2012 sezonuyla ilgili Ege İhracatçı Birlikleri'nde düzenlediği basın toplantısında, son dönemde zeytinyağında tağşiş olaylarıyla ilgili kamuoyundaki tartışmalara değindi.
Tağşişin tanım olarak ''bir şeyin içine değersiz bir şey karıştırılması'' olduğunu, zeytinyağında da başka bir yağ ya da yapay sızma zeytinyağı karıştırılarak tağşiş yapıldığının bilindiğini ifade eden Güreli, tağşişte eskiye nazaran durumun daha iyi olduğunu belirtti.
Tağşiş tartışmalarının iç piyasada büyük market raflarında bulunan 3-4
markanın işine yaradığını savunan Güreli, büyük markaların tağşiş yapmayacağı, bu riski almayacağı yönündeki öngörünün yanıltıcı olabileceğine işaret etti.
Güreli, şöyle konuştu:
''İhracatta tağşiş yok zannediyorduk. Japonya'dan gelen bir yazıda Türkiye'de çok büyük bir firma ve markanın kolon sızması yağ
ihraç ettiğinin şikayet edildiğini gördük.
İç piyasada marka bağımlılığına bağlı olarak bir oligopol var. Yüz yağın 85'i üç firmaya ait olursa iktisadi olarak buna oligopol var denir. Bu yapının farkında olan iç piyasacılar ciddi kar maksimizasyonu yapıyor. Karışım yağla ilgili yaptığımız her yakalama, her mücadele, her etap onların ekmeğine yağ sürüyor. Yağla ilgili her olumsuz haber sonrası
tüketici ''markalı alayım pahalı ama daha sağlıklı'' diyerek büyük marketlerin raflarında bulunan 3-4 markaya yöneliyor.''
''Fiyatı sorgulayın''
Güreli, tüketicinin zeytinyağı fiyatlarını borsalardan takip edebileceğini, köylünün borsada 5 liraya sattığı yağın markette nasıl 15 liraya satıldığının sorgulanması gerektiğini ifade etti.
Zeytinyağında
üretim bollaştıkça fiyatın düştüğünü, diğer fiyatlarla aradaki makasın kapandığını, ancak bunun rafa yansımadığını savunan Güreli, şöyle devam etti:
''Belli bir kesim tarafından sürekli 'piyasada belli bir fiyatın altında zeytinyağı satılamaz' diye bir
algı yayılıyor. Buradan davet ediyoruz. Zeytinyağı çoğunlukla zincir marketlerde satılıyor. Bir tane zincir market gelsin. Bizden raf parası almasın ihracat fiyatına, akredite laboratuvar garantili yağ satalım.
Türk
halkı kaça yiyor görün. Mevcut fiyatların yarısından aşağı zeytinyağı satalım. Bu çark böyle kırılır. Türk halkı yağ yer mi yemez mi o zaman görelim. Şu anda ihracatta yağın kilogramı ortalama 3,39 dolardan satılıyor.
Marketler yüzde 10 karla çalışıyorsa bu halk kilogramı 6,5-7 liraya rahatlıkla zeytinyağı alabilir. Japonya'ya, Brezilya'ya zeytinyağı satıyorsak aynı fiyata Türk halkına da zeytinyağı yedirebiliriz.''
Güreli, geçen yıl 8 bin ton ihracat yapan
sektörün bu yıl
rekor beklediğini ancak geçmişte 91 bin ton ihracat yapan bir sektör için bu rekorun çok sevindirici olmayacağını sözlerine ekledi.
Toplantıda konuşan Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Hakan Özdolgun ise zeytinyağı piyasasında dönen paranın dörtte birinin üretici ve komisyoncunun cebine girdiğini, 4'te 3'ünün oligolopist markalara gittiğini savundu.
Zeytin-Zeytinyağı Tanıtım Komitesi Başkanı Yönetim Metin Ölken de bir yandan tağşişle mücadele ettiklerini diğer yandan da bunun belli markalara avantaj sağlamasından dolayı kaygılı olduklarını belirtti.