Türkiye'nin en büyük kozu hızla güçlenen orta
sınıf
Binbaşgil, cari açığa köklü çözüm için tasarruf oranının artırılması gerektiğini söyledi.
Türkiye'de yaklaşık 19 milyon kişi
bankacılıktan yararlanmıyor. 4-5 senelik dönemde 5 milyona yakın kişi bankacılık sektöründen faydalanacak.
Bankacılık müşterisi
büyümesinin Türkiye'nin büyümesiyle el ele gittiğini belirten
Akbank Genel Müdürü Hakan Binbaşgil, gelirin artmasıyla tasarrufların ve kredibilitenin yükseldiğini, bankaların daha fazla
hizmet verebileceği ortamın da arttığını söyledi. Türkiye'de orta gelir kesimin geliştiğine dikkati çeken Binbaşgil, orta kesimin güçlenmesinin sağlıklı olduğunu, bununla birlikte bankacılık hizmeti verebilecekleri kişi sayısının da arttığını kaydetti. 30 Ocak 1948'de kurulan Akbank, 1,6 milyar dolara yaklaşan
marka değeri ile dünyada en değerli 100 banka arasında yer alırken 'Türkiye'nin en değerli banka markası' oldu. Akbank'ın genel müdürlük koltuğunu
ocak ayı başında devralan Hakan Binbaşgil, düzenlediği basın toplantısında, bir ayda Türkiye'nin çeşitli yerlerini dolaştıklarını ve 15 bin çalışanla bir araya gelerek bankanın yeni vizyonunu paylaştıklarını söyledi. Yeni dönemde 'kalıcı liderlik' hedefine odaklandıklarını kaydeden Binbaşgil'in verdiği bilgilere göre, kurumsal, ticarî, KOBİ, bireysel ve özel bankacılık olmak üzere beş müşteri grubu bulunan Akbank, bu alanlarda faaliyetlerine artan hızla devam edecek. Türk bankacılık sektörünün 'dünyada yükselen bir
yıldız' olduğunu vurgulayan Binbaşgil, bankaların
sermaye yeterlilik rasyosunun yüzde 15'ler civarında olduğunu, son derece iyi bir likiditesi bulunduğunu dile getirdi. Önümüzdeki dönemde bankayı şekillendirmeyi ve yönlendirmeyi planladıkları beş ana trendin söz konusu olduğuna işaret eden Akbank Genel Müdürü, Türkiye'nin yüksek büyüme potansiyeli ve bankacılık sektörünün sağlıklı durumun bunlardan ilki olduğunu söyledi. Sektörün çok önemli büyüme potansiyeli bulunduğunun altını çizen Binbaşgil, ikinci trendle ilgili olarak, "Her
ülke yavaşlamadan kurtulmak için ticarî faaliyetlerini artırmaya çalışıyor. Özellikle KOBİ tarafının çok önemli olacağını düşünüyoruz. KOBİ bankacılığına daha fazla önem vereceğiz. Bu yıl KOBİ kredilerinde yüzde 20'den fazla büyüme hedefliyoruz." değerlendirmesini yaptı. Kurumsal ve ticarî bankacılıktaki faaliyetleri de sürdüreceklerini kaydeden Binbaşgil, üçüncü trendin dünyada likidite sorunu ve tasarrufun artan önemi olduğuna değinerek, şunları aktardı: "Türkiye'deki tasarruf oranı ki, şu anda yüzde 12'ler civarında, cari açık sorununa köklü çözüm için çok daha yukarılara çıkması lazım. Dolayısıyla, önümüzdeki dönemde özellikle kaynak, likidite tarafında Türkiye'ye
destek verebilmek, likit kalabilmek için çok dikkat edeceğiz.'' Dördüncü trendin değişen
tüketici profili ve beklentileri olduğunu anlatan Binbaşgil, topluma ve çevreye duyarlı olmanın artan öneminin de beşinci trendi oluşturduğunu kaydetti.
Bu yıl 70 şube açıp bin kişiyi işe alacak
Akbank Genel Müdürü Binbaşgil, Türkiye'ye inandıkları için yatırımlara devam edeceklerini söyledi. Binbaşgil, "Bu sene 70 yeni şube açacağız, 500 yeni ATM yatırımı, 120 milyon dolar civarında teknoloji yatırımı gerçekleştireceğiz. Bine yakın kişiyi Akbank çatısı altına alacağız." dedi. Soruları da cevaplayan Binbaşgil, 2011 yılında 35 şube açtıklarını hatırlatarak, "Fena bir rakam değil. Bu sene biraz hızımızı artırıyoruz." dedi. Sektörün bu yıl kredilerde yüzde 15,
mevduat tarafında yüzde 12 civarında büyüyeceğini tahmin eden Binbaşgil, "Akbank bu oranların birkaç puan üzerinde büyüyecektir. Sektörde marjlar düşüyor. Bankalarda daha verimli daha sağlıklı çalışma anlayışı giderek önem kazanıyor. Büyüme hızını sağlıklı olmak kaydıyla artırarak marjlardaki düşüşü kompanse etmek mümkün olabilir. Akbank da böyle bir strateji izleyecektir." diye konuştu.
Fırsatlar Türkiye'de dışarıya yatırım yok
Türkiye'nin, parlayan yıldız olduğu için para akımlarının devam edeceğini vurgulayan Hakan Binbaşgil, "Son birkaç ay içinde Türkiye'ye belli bir para girdi. Faizler de
bono tarafında düşme eğilimi gösterdi. Bir miktar daha düşebilir. Umudumuz mevduat
faizlerine yansıması ve zaman içinde kredilere yansıması. Henüz bonodaki faiz düşünün mevduata yansımasını göremedik ama zaman içinde olacaktır." dedi.
Yurtdışı planlarına ilişkin olarak da şöyle konuştu: "Akbank'ın yurtdışında yatırım yapabilmesi için yurtiçindeki potansiyeli dışarıda görebilmesi lazım. Herkesin Türkiye'deki potansiyeli ortaya çıkardığı bir dönemde, yurtdışındaki büyüme oranları biraz daha düşük. İmkânlarımız varsa da dikkatli olmalıyız. Ama birtakım fırsatları değerlendiriyoruz, bakıyoruz."