Türkiye'den ekonomide rekor büyüme

Avrupa Birliği, finansal darboğazdan kurtulmak için zirve üstüne zirve yaparken, Türkiye ekonomisi tahminleri geride bırakarak büyümesini sürdürüyor.

Türkiye'den ekonomide rekor büyüme

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, 2011'in üçüncü çeyreğinde Gayri safi yurtiçi hasıla (GSYH) bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 8,2 arttı. Bu rakamla Türkiye 3. çeyrekte Çin'in ardından dünyada ikincisi oldu. İlk dokuz ayda ise yüzde 9,6 büyüme ile Çin'i de geride bırakarak ilk sırada yer aldı. Türkiye'nin iç talebiyle bu kadar büyüyebilen ender ülkelerden olduğuna işaret eden ekonomistler, yılsonu büyüme oranının yüzde 8'i aşacağını belirtiyor. TÜİK'in dün açıkladığı 2011 yılı üçüncü döneme ilişkin gayri safi yurtiçi hasıla (GSYH) verileri, ekonomide iyiye gidişi bir kez daha gözler önüne serdi. Buna göre, üretim yöntemiyle hesaplanan gayri safi yurtiçi hasıla tahmininde, 2011 yılı üçüncü üç aylık döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre cari fiyatlarla gayri safi yurtiçi hasıla yüzde 17,4'lük artışla 348 milyar 802 milyon liraya çıktı. Sabit fiyatlarla ise bu dönemde ekonomi, yüzde 8,2'lik büyümeyle 31 milyar 29 milyon lira oldu. Ekonomistlerin hesaplamalarına göre yüzde 8,2 büyümeye özel tüketimin katkısının yüzde 4,7, hanehalkı özel tüketiminin katkısı yüzde 3,1 oldu. Takvim etkisinden arındırılmış sabit fiyatlarla GSYH 2011 yılı üçüncü üç aylık döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 7,7'lik artış gösterirken, mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış GSYH değeri bir önceki döneme göre yüzde 1,7 arttı. Sabit fiyatlarla bakıldığında geçen yılın ilk çeyreğinde ekonomi yüzde 12,2, ikinci çeyrekte yüzde 10,2, üçüncü çeyrekte yüzde 5,3, dördüncü çeyrekte de yüzde 9,2 büyüme göstermişti. Yılın tamamında ise ortalama büyüme yüzde 9'u bulmuştu. 2011 yılının üçüncü döneminde sabit fiyatlarla en fazla büyüme gösteren sektör, dolaylı mali aracılık hizmetleri oldu. Geçen yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 12,7, bu yılın ilk çeyreğinde ise yüzde 13,9 büyüyen sektör, ikinci çeyreğinde 18,8 büyüme gösterdi. Sektörün cari fiyatlarla büyüklüğü, 3 milyar 908 milyon liraya yükseldi. Türkiye ekonomisinde tüm sektörlerde büyüme gözlendi. En fazla büyüyen sektörlerin başında mali aracı kuruluşların faaliyetleri (yüzde 15,8), inşaat (yüzde 10,6), ulaştırma, depolama ve haberleşme (yüzde 9,7), toptan ve perakende ticaret (yüzde 9,6) geldi. Öte yandan TÜİK ilk çeyrek için daha önce açıkladığı yüzde 11,6'lık büyümeyi yüzde 12'ye revize etti. Sonuçları değerlendiren üst düzey bir ekonomi yetkilisi üçüncü çeyrek sonuçlarının, alınan tedbirlerin yavaş yavaş etkisini göstermeye başladığını gösterdiğini söyledi. İlk çeyrekte yüzde 12, bir önceki çeyrekte yüzde 8,8 olan büyümenin üçüncü çeyrekte yüzde 8,2'ye gerilemesinin, büyümede yumuşak inişin iyi bir işareti olduğunu vurgulayan yetkili, "OVP'de yüzde 7,5 olsa da bu sene Türkiye yüzde 8 civarında bir büyümeyle yılı tamamlar. Yeni tedbirlerin alınması şu aşamada gerekmiyor." dedi. Dünya ekonomilerinin ne yöne gideceğine yönelik net bir işaret olmadığını belirten aynı yetkili, şöyle konuştu: "Zaten hızlı büyümenin getireceği olumsuzluk kaygı verecek noktaya gelirse birtakım tedbirler hızlı şekilde yürürlüğe konulur. Gelecek sene de Türkiye öngördüğü şekilde yüzde 4'lük büyümeyi yakalayacaktır. Türkiye ekonomisini ciddi şekilde etkileyecek bir durumla karşılaşılma ihtimali çok gözükmüyor." Büyüme için ne dediler? Ata Yatırım Başekonomisti Nurhan Toğuç: Büyüme rakamları beklentilerin üzerinde Üçüncü çeyrek büyüme rakamları, beklentilerin üzerinde. Bu rakamlar Türkiye ekonomisinin kendi başına ne kadar ciddi bir ekonomi olduğunu gösteriyor. Burada en önemli faktör olarak yatırım harcamalarındaki özel sektörün yatırımlarının artışın büyümeye olan katkısının fazla olduğunu görüyoruz ki bu son derece önemli bir şey. Tarımdaki trend gayet olumlu. Ama en çok katkının inşaat, imalat sanayiindeki büyüme ve perakende ticaretten geldiğini görüyoruz. Bu da şunu gösteriyor. Türkiye kendi başına iç talebi ile bu kadar büyüyebilen ender ülkelerden bir tanesi. Yıllık büyüme rakamının yüzde 8'in üzerinde çıkacağı kesin gibi gözüküyor. Global Menkul Değerler Strateji Müdürü Gökhan Uskuay: Cari açığın azalacağına yönelik işaretler var Büyüme rakamlarının bu kadar sıcak veya hızlı olup olmamasının iki türlü etkisi olacak. Bunlardan birinin cari açık etkisi, diğerinin ise enflasyon etkisi. Şu an için kısa vadede baktığımız zaman mevcut süregelen cari açığın GSYİH içerisindeki payı azaldı. Gerçekleşen rakamlar ilk etapta olumlu. 2012'nin büyümeye bakış açısını olumlu olarak değerlendirebiliriz. Cari açık yine toplam pay içerisinde düşeceği için önümüzdeki seneden itibaren cari açığın azalacağına dair bir umut olarak bakabiliriz. 2012'de büyümeye yönelik endişeleri azaltacak nitelikte bir büyüme rakamıdır. EFG İstanbul Menkul Değerler Başekonomisti Haluk Bürümcekçi: Sene sonu büyümesi yüzde 7,5-8 olur Açıklanan veriler, yıl sonu için düşünülenin üzerinde, yüzde 7,5-8 büyümeye işaret ediyor. Üçüncü çeyrekte fark şu; dış talep hep büyümeyi azaltıyordu, net ihracat negatif oluyordu, ilk kez pozitif olmuş. Bu önemli, iç talep dış talebe göre daha fazla zayıflamış demek. Bu, amaçlanan bir şeydi. Onu görüyoruz. Tüketimde ve yatırımlarda bir miktar yavaşlama var. Son çeyrekte daha belirgin olacaktır. Türkiye, bu yılı yüksek büyüme ile kapatacak. Oyak Yatırım Ekonomisti Gülay Elif Girgin: Yumuşak iniş planına uygun yavaşlama yok Üçüncü çeyrek büyüme rakamları göstermektedir ki Kasım 2010'dan beri alınan tedbirlerin etkisi ekonomik büyümeyi istenilen hızda yavaşlatmada pek etkili olamamıştır. Ekim sonu itibarıyla başlanılan ciddi sıkılaşma, bu durumu teyit eder niteliktedir. Fakat yumuşak iniş senaryosuna uygun şekilde bir yavaşlamanın pek de mümkün olmadığını görmekteyiz. Ekim sanayi üretimi rakamlarından, 2011 yılında büyümenin yüzde 8 seviyesinde olacağını öngörüyoruz. 2012'ye yavaşlamadan giren ekonomi için 2012'de yüzde 2 daralma öngörmekteyiz.
<< Önceki Haber Türkiye'den ekonomide rekor büyüme Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER