TBMM Genel Kurulunda, 2012 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısının 26. maddesi üzerinde konuşan BDP Muş Milletvekili Sırrı Sakık, öldürülen 20 teröristten ''gerilla'' diye söz ederek ''Her kayıp bu ülkenin kaybıdır'' dedi. 1990'lı yıllarda MGK kararıyla 3 bin 500 köyün yakıldığını, evlerin içinde insan ve hayvanlarla birlikte ateşe verildiğini savunan Sakık, ''Bir evde 10 insan diri diri yakılıyorsa bu katliamdır, köy yakıyorsanız bu da katliamdır. 1990'lı yıllarda ülkenin güvenlik güçleri Bolu'dan, Kayseri'den gitmişler 3 bin 500 köyü yakmışlar. Bu insanların zararlarının karşılanması için yasa çıkarıldı ama uygulanmıyor. Oluşturulan komisyon, 19 yıldır bu sorunu çözemedi, hak sahipleriyle pazarlık yapıyor. Böyle bir sosyal devlet olabilir mi?'' diye konuştu. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Sakık'ın ardından madde üzerinde konuşurken, ''Geçmişte Güneydoğu Anadolu'da hatalı uygulamalar yapılmıştır. Fakat bizim dönemimizde bu uygulamalara son verildiği gibi geçmişin yaraları da sarılmıştır'' dedi. Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanun uyarınca bugüne kadar terörden etkilenenlerin zararlarının karşılanması amacıyla bütçeden 2,6 milyar liralık ödeme yapıldığını bildiren Şimşek, ''Bırakın bu dönemde en ufak bir yanlış uygulamayı, geçmişteki sıkıntıların yaraların sarılması için devlet olarak ne gerekiyorsa yapmışız'' diye konuştu. Zaman zaman BDP'li milletvekillerin bölgenin ihmal edildiğine yönelik açıklamalar yaptığını belirten Şimşek, şöyle konuştu: ''KÖYDES'ten Güneydoğu Anadolu illerine, Türkiye'ye ayrılan kaynakların yüzde 36'sının gittiğini biliyor musunuz? Doğu Anadolu'ya ise yüzde 22. Hiçbir şekilde hiçbir bölgemizi özellikle ekonomik ve sosyal açıdan ihmal edildiği, bizim dönemimizde kaynak aktarılmadığı iddiası külliyen yanlıştır. GAP için ayrılan kaynak eskiden bütçenin yüzde 7-8'si arasındadır. Bugün itibarıyla yüzde 14'ün altına düşmemiştir. GAP için ayrılan kaynakların, toplam yatırımlar içindeki payı yüzde 14'tür. KÖYDES'ten gönderilen parada Diyarbakır birinci sırada 241,6 milyon lira, ikinci sırada Şanlıurfa 220 milyar lira, üçüncü sırada Trabzon 214 milyon lira, dördüncü sırada Ordu 202 milyon lira. Nerede ihtiyaç varsa, oraya gitmiş. Kaynaklar rasyonel olarak dağıtılıyor.'' -Kamudaki araç sayısı- Muhalefetin sosyal tesisler ve araçlarla ilgili eleştirilerde bulunduğunu hatırlatan Şimşek, kamuda 86 bin 479 araç bulunduğunu, rakamın 2002 yılında 85 bin 603 olduğunu ifade etti. Şimşek, 36 bin aracın eskimesi nedeniyle tasfiye edildiğini, yaklaşık 37 bin araç alındığını bildirdi. Binek araç sayısının 2002 yılında 39 bin 438 iken bugün 34 bin olduğunu kaydeden Şimşek, ''Araçlar nerede diye sorduğunuzda, Emniyet Genel Müdürlüğünde kamudaki taşıtların yüzde 35,9'u var. Milli Savunma Bakanlığında yüzde 16,4, Jandarmayı da katarsanız yüzde 7,5... Araçlar nerede diye sorduğunuzda, emniyette güvenlik görevlilerinde....Eleştirileri bu çerçevede yapmak lazım'' dedi. -''Hangi rakama bakarsanız bakın...'' Şimşek, bugüne kadar Van'a gönderilen yardımın 413 milyon lira olduğunu belirterek, yardım hesaplarında Başbakanlık hesabında 153 milyon 100 bin lira, Diyanet hesabında 37 milyon 500 bin, Kızılay hesabında 43 milyon 900 bin olmak üzere toplam 234 milyon lira olduğunu söyledi. Bakan Şimşek, ''Van için ne gerekiyorsa yaptık, bundan sonra da yapmaya devam edeceğiz'' dedi. ''Gelir dağılımının bozulduğu'' ifadelerine işaret eden Şimşek, OECD'nin gelir dağlımı konusunda 1985'lerden başlayarak 22 ülkeyi kapsayan bir çalışma yaptığını bildirdi. Şimşek, ''OECD ülkeleri arasında gelir dağılımı düzelen iki ülke var, birisi Türkiye. Gelir dağılımı bozulmamıştır. Gelir dağılım iyi midir, daha adil olabilir mi? Kesinlikle...Daha iyileşme olabilir mi, yüzde yüz katılıyorum. Ama gelir dağılımının bozulduğu iddiası, ne OECD ne de başka rakamda ortaya çıkıyor. Hangi rakama bakarsanız bakın gelir dalımında iyileşme olduğunu gösteriyor'' diye konuştu. Maliye Bakanlığı olarak bugüne kadar 19 vakıf üniversitesine, 40 adet 3 milyon 213 bin 10 metrekarelik taşınmazı belli bedel karşılığı irtifak hakkı tahsis ettiklerini bildiren Şimşek, tahsisler için belli kriterlerin arandığını söyledi. Şimşek, bunun geçmişte de bu dönemde de yapıldığını ifade ederek, ''Özel üniversitelerin bu yönde desteklenmesi yanlış değil, doğrudur. Çünkü kamunun yükünü alıyorlar. Medipol Üniversitesi, tıp alanında ciddi ihtiyacı karşılayacak bir üniversitedir. Yapılan, kanuna uygun yapılmıştır'' dedi. -''Yeni bir Taşıt Yasası üzerinde çalışıyoruz''- Şimşek, milletvekillerinin sorularını yanıtlarken, sicil affıyla ilgili yasaya işaret edilerek, ''Fakat ticari bankaların elindeki verileri Hükümet olarak kontrol etme imkanımız yok. Kimin kredibilitesi yüksek, kiminki düşük ona biz karar veremiyoruz'' diye konuştu. Kamu kuruluşlarının kendi bütçeleri içinde kalmak kaydıyla araç kiralayabildiğini hatırlatan Şimşek, yeni bir Taşıt Yasası üzerinde çalıştıklarını söyledi. Şimşek, 2011 yılında taşıt kiralama giderlerinin 108 milyon lira olduğunu ifade etti. Şimşek, sabit telefonlardan ''sabit ücreti'' kaldırmanın programlarında olmadığını bildirdi. Türkiye'nin 50 yaş civarında insanların emekli edildiği istisnai ülkelerden biri olduğuna işaret eden Şimşek, ''Başka böyle bir ülke var mı hiç bilmiyorum. Avrupa'nın hemen hemen tüm ülkelerinde emeklilik yaşı yukarı çıkartılıyor. Hatta bazı ülkeler emeklilik yaşını, ortalama yaşam beklentisine bağlamaya başladılar. Türkiye hiçbir ülkeyle karşılaştırılmayacak kadar erken emekliliğe imkan veren bir ülkedir'' dedi. Şeref aylığının farklılaştırılmasıyla ilgili soruya da yanıt veren Şimşek, ''Kişilerin ekonomik gücünü dikkate alan bir yaklaşımla, hiçbir geliri olmayan hak sahiplerinin aylıkları asgari ücret düzeyine çekilmiştir, yani artırılmıştır. Daha önce bu aylığı alanların aylıklarında geriye dönüş söz konusu değil. Durumu zayıf olanları yukarıya çıkartmışız'' diye konuştu. Maliye Bakanlığında 666 saylı KHK ile mağduriyet olmadığını belirten Şimşek, ''Mağduriyet için maaş düşüşü olması gerekir. Herhangi bir maaş düşüşü asla ve asla yoktur. Yeni düzenlemeyle maaşlarda artış olmuştur. Hiçbir kesimin maaşlarında azalma olmamıştır. Bu anlamda bir mağduriyet söz konusu değildir'' dedi. Konuşmaların ardından 26. madde kabul edildi. AA