Tarım, Gıda ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, et ve sütte fiyat dalgalanmalarındaki olumsuzluk etkilerini ortadan kaldırmak için piyasa düzenleme mekanizmaları oluşturulacağını belirterek, Et Balık Kurumunun et ve süt piyasalarını düzenleyen bir kuruma dönüştürülmesine yönelik kanun taslağı çalışmalarının devam ettiğini söyledi. TBMM Genel Kurulunda, milletvekillerinin sözlü sorularını yanıtlayan Eker, tarım sektörünün tabiat şartlarında bağlı olması nedeniyle dünyanın her yerinde olduğu gibi desteklendiğini ifade ederek verimlilik, sağlık ve kırsal kalkınmayı esas alan bir destekleme politikası benimsediklerini anlattı. Eker, ''2000 yılında tüm çiftçilere verilen desteğin tamamı 344 milyon lira, 2001 yılında 590 milyon lira, 2002 yılında 1 milyar 868 milyon lira iken 2011 yılı itibarıyla bu rakam, 6 milyar 962 milyon liraya ulaştı. Bugüne kadar da AK Parti hükümetleri döneminde çiftçiye verdiğimiz tarımsal destek, nakit olarak 143 milyar 114 milyon liradır. 2012 yılında üreticilerimize bir yılda ödenecek tarımsal nakit destek miktarı 7 milyar 210 milyon lira civarındadır'' dedi. Tarımsal girdilere destek uygulaması getirildiğini, üretim maliyetlerinin bir kısmının bu yolla karşılandığını kaydeden Eker, ürünlere sağlanan destekler konusunda milletvekillerine bilgi verdi. Eker, Türkiye'nin tarım ürünleri itibarıyla büyüklük açısından Avrupa'da birinci sırada, dünyada ise 7. sıraya yükseldiğini vurgulayarak, tarım sektöründeki bu gelişmede hayvancılıkta sağlanan gelişmenin de önemli payı olduğunu söyledi. Eker, hayvancılık sektörü için de önemli destekler verildiğini kaydetti. Türkiye'de ilk kez hayvan sayımının 1984 yılında yapıldığını hatırlatan Eker, o dönemde 12 milyon 400 bin olan sığır varlığının 2002-2010 arasında 1,5 milyon arttığını kaydetti. Eker, ''Hayvancılıkta sayısal varlığın artmasından daha çok kalitedeki artış önemlidir. Çünkü özellikle kültür ırkındaki artış dikkate alınmalıdır. Sığır sayısı içinde 2002 yılında 1 milyon 859 bin kültür ırkı varken 2010 yılında bu rakam 4 milyon 200 bin kültür ırkı oldu. 2 kattan fazla artış meydana geldi'' dedi. -''Okul Sütü Projesi hayata geçirilecek''- Süt ve et üretiminin hayvan sayısına bağlı olarak artış gösterdiğine işaret eden Eker, şöyle konuştu: ''Türkiye'de içinde 50'den fazla büyükbaş hayvan bulunan işletme sayısı, 4 bin 300 iken yaklaşık 24 bine çıkmıştır. Bu Türkiye'de profesyonel çiftçilik ve hayvancılık yapıldığını göstermektedir. Önümüzdeki dönemde hayvancılıkla ilgili olarak verilecek destek daha da artacaktır. Damızlık etçi hayvancılığa daha fazla destek verilecek. Kırmızı et üretimindeki küçükbaş hayvan eti oranı artırılacak. GAP ve DAP'ta olduğu gibi hayvancılık yatırımları bölgesel olarak desteklenecek. Okul sütü projesi hayata geçirilecek. Bölgesel hayvancılık projeleri geliştirilecek.'' Bakan Eker, et, süt ve yem fiyatlarıyla ilgili olarak piyasaların düzenlenmesi bakımından zaman zaman ithalat yapıldığını hatırlatarak, 16,3 olan dana karkas fiyatın 14,6 liraya düştüğünü ifade etti. Eker, ''Et ve sütte fiyat dalgalanmalarındaki olumsuzluk etkilerini ortadan kaldırmak, ürün arzı ile çiftçi gelirlerinde istikrarın sağlanması amacıyla piyasa düzenleme mekanizmaları oluşturulacak. Bu kapsamda, Et Balık Kurumunun et ve süt piyasalarını düzenleyen bir kuruma dönüştürülmesine yönelik kanun taslağı çalışmaları devam etmektedir'' dedi. -''100 liralık harcamanın 41 lirası destek olarak ödeniyor'' Pamuk üretiminde yüzde 20'lik artış beklendiğini ifade eden Eker, Türkiye'nin pamuk veriminde dünyada 3. sırada yer aldığını vurguladı. Eker, ''Pamuk üreticisinin 100 liralık harcaması varsa, 41 lirası bizim tarafımızdan destek olarak ödeniyor'' diye konuştu. Eker, ilgili mahkemelerce hapis cezasına çarptırılan tarım kredi kooperatifleri ortak sayısının 143 olduğunu belirterek ancak büyük çoğunluğunun borçlarını bu aşamada ödediklerinden haklarında verilen hapis cezası infazı gerçekleşmediğini söyledi. Eker, tarım kredi kooperatiflerine olan borçlarını ödeyemedikleri için ilgili mahkemelerce verilen mahkumiyet kararı gereği son 3 yılda cezaevine giren üretici sayısının 97 olduğunu bildirdi. Erzurum, Kars, Iğdır, Ardahan'da ayının saldırısına uğrayan arıcıların zararlarının karşılanmasının ilgili kanun kapsamında değerlendirilebileceğini beliren Eker, kredi borçlarının ertelenmesi konusunda yapılacak herhangi bir işlem bulunmadığını, konuyla ilgili olarak Orman ve Su İşleri Bakanlığının da görüşünü aldıklarını, ancak mevzuatta hüküm bulunmadığı için zararın karşılanmasının mümkün olmadığını söyledi. -''Öğrenebildiğim kadar Türkçe öğrendim'' Eker, sözlü olarak cevaplaması istenen sorulara verdiği yanıtlardan milletvekillerinin tatmin olmayıp tekrar soru yöneltmeleri üzerine ''Bir saat süre veriliyor. Bir saat içinde sorular okunuyor ve cevap veriliyor. Zaman kısıtlaması ile karşı karşıyayız. 40 dakikadan fazla sorular okundu. Ben Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı olarak en çok sözlü ve yazılı soruya cevap veren bakanlar arasındayım'' dedi. Bir milletvekilinin ''cevaplardan bir şey anlamadığını'' söylemesi üzerine Eker, ''Bin 412 tanesi yazılı, 263 tanesi sözlü olmak üzere bin 675 tane soru önergesi cevapladım, bakanlığım süresince. Yazılı derseniz, yazılı da cevaplarım. Sözlü soruda süre verilmesi lazım ki cevaplayayım. Türkçemden bahsettiniz. Onu bilemiyorum. Öğrenebildiğim kadar Türkçe öğrendim'' yanıtını verdi. Fındık üreticisine yılda 700 milyon liranın üzerinde para ödendiğini belirten Eker, pamuk üreticisine de maliyetin yüzde 41'i kadar destek sağladıklarını söyledi. Eker, pamukta işçilik maliyetlerinin yüksek olduğuna dikkati çekerek, ''Bunun sebebi ya büyük parseller halindeki üretimde çiftçiler yüksek paralara hasat makinesi alacak ya da işçi çalıştıracak. Asgari ücretin 700 lira olduğu Türkiye'de pamuğun elle toplanması maliyeti arttırmaktadır. Enerji ve diğer unsurların pahalı olması nedeniyle maliyette artışlar oluyor. Bakanlık olarak bu maliyetin bir kısmını destek olarak karşılamaktayız. 700 milyon lira üzerinde pamuğa prim ödemesi yaptım. İmkan olsa sulama ve elektrik daha ucuza olsa, üreticiler daha fazla makine alabilse'' dedi. AA