Merkez Bankası’nın yaptığı araştırmaya göre enflasyonun yüksek seyrinde
Türkiye’ye özgü yapısal faktörler etkili oluyor.
Enerjide dışa bağımlılığın yanı sıra, sektörün
rekabet yapısı ve akaryakıt
ürünlerinde
vergi,
üretim ve dağıtım zinciri; tarım ve
gıda sektörlerinde yurtiçi rekabet ve verimlilikteki düşük seviye;
alkol-
tütün ürünlerinde ise vergi politikası enflasyonu olumsuz etkileyen unsurlar olarak öne çıkıyor.
İşte o tespitler:
1- Hazır yemek
ucuz değil
Sektörün girdi maliyetlerinin yüzde 52’sini oluşturan gıdadaki
fiyat artışları yemek fiyatlarını direkt etkiliyor. Çalışanlara yapılan ödemelerin yüzde 15 ile ikinci en yüksek payı alması nedeniyle asgari
ücret gelişmeleri fiyatların seyrine etki ediyor. Enerji, kira ve mali aracı kuruluşlara yapılan ödemeler de maliyetleri etkililiyor.
2- Tütüne zam yaparken enflasyona dikkat
Türkiye’de alkollü içecek ve tütün ürünlerinde vergi oranları sıklıkla değiştiriliyor.
Maliye politikası-enflasyon ilişkisinde önemli bir yer tutuyor. Son yıllarda vergi gelirlerini artırmak amacıyla alkollü içecek ve tütün mamullerinde yapılan ÖTV ayarlamaları
tüketici enflasyonunu olumsuz yönde etkiliyor. Özellikle, 2010 ve 2011 yıllarında alkollü içecekler ve tütün ürünleri tüketici enflasyonuna sırasıyla 1,31 ve 1,09 puan katkıda bulundu. Bu ilgili yıl enflasyon hedeflerinin yaklaşık yüzde 20’sini oluşturdu. Bu çerçevede, özellikle tütün ürünlerinde bir vergi düzenlemesine gidileceğinde bunun enflasyonist etkisi daima göz önünde bulundurulmalı.
3-
Tarımda koruma önlemleri etkili
Gıdada özellikle
meyve-
sebze gibi ürünlerin fiyatları sürekli ön planda. IMF’nin 2011 yılı çalışması Türkiye’nin işlenmemiş gıda ürünleri
ihraç ederken,
ithalatın sınırlı olduğunu ve dolayısıyla uluslararası ticaretin yurtiçi fiyatları yumuşatıcı etkisinden faydalanamadığına değiniyor. Ayrıca yüksek ithalat gümrük vergisi ve sıkı kotalar ile çiftçilerin desteklendiği eleştirisinde bulunuyor.
OECD, ithal korumacılığına ek olarak tarımsal verimliliğin düşük ve verimlilik artışlarının oldukça yavaş olduğunu belirtiyor. Dünya
Ticaret Örgütü’ne göre ise anılan etkilerle Türkiye- ’de tarımsal ürün fiyatları dünya ortalamasının üzerinde seyrediyor. Genel olarak söz konusu çalışmalar tarım ve gıda sektörlerinde yurtiçi rekabetin geliştirilmesi gerektiği noktasında birleşiliyor.
4-
Benzindeki dağıtım maliyeti AB’nin 2 katı
Türkiye’de vergiler akaryakıt fiyatlarının önemli bir kısmını oluşturuyor.
Vergi oranları genelde yukarı yönlü ayarlanıyor. Uluslararası karşılaştırmalarda akaryakıtın dolar bazında litre fiyatının yüksekliğinde Türkiye
Norveç ile birlikte ilk sıralarda. Ancak vergi hariç litre başına akaryakıt (kurşunsuz benzin) fiyatında Türkiye en yüksek fiyata sahip. Bu durum akaryakıt üzerindeki vergi yüküne ek olarak; arz zincirindeki basamaklara ve bunların fiyatlama davranışlarının önemine dikkat çekiyor. Türkiye’de akaryakıtta dağıtım marjı AB ortalamasının yaklaşık iki katı...