Türkiye'den Kuseyri Hukuk Bürosu ile ABD merkezli Nixon Peabody LLP temsil etti
davay Uluslararası
Ticaret Mahkemesi Türkiye'yi haklı buldu.
Uluslararası Ticaret Mahkemesi, Kanel Kangal
Elektrik Limited Şirketinin istediği 309 milyon dolarlık tazminat talebini reddetti.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, Kanel Kangal Elektrik Limited Şirketinin
Türkiye Cumhuriyeti Devleti aleyhine Uluslararası Ticaret Mahkemesi (ICC) nezdinde açtığı davanın sonuçlandığını ve ICC'nin Kanel Elektrik'in 309 milyon dolar kar mahrumiyetine ilişkin olarak istediği tazminat talebini reddettiği bildirildi.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız da açıklamasında,
Libananco ve
Aktaş davalarında olduğu gibi, önceki hükümetlerin sebebiyet verdiği bir davanın, uzun yıllar süren bir mücadele sonunda kazandıklarını kaydetti.
Yıldız, açıklamasına şöyle devam etti:
“Hükümetimiz ve bakanlığımız, hukuka olan saygısını ve güvenini defaatle ifade etmiştir.
Uzan, Aktaş ve Kanel davaları hakkında; gerek ulusal gerekse uluslararası yargı organlarının kararları, devletimizin ve bakanlığımızın haklılığını
tescil eden kararlardır. Biz, enerjide dışa bağımlılığı azaltırken, kazandığımız bu davalarla da ayrıca ülkemiz ekonomisine katkıda bulunmuş oluyoruz. 2011 yılı, enerjide yeni santrallerin devreye girmesi ve
yerli üretimin artmasının yanında, art arda kazandığımız hukuk başarılarıyla da önemli bir yıl oldu.
İlk dava 2002'de başlamıştı
Kanel Kangal Elektrik Limited Şirketi ile
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı arasında, Kangal Termik Santralinin
işletme hakkının devrine ilişkin 7 Ocak 1999 tarihinde imtiyaz sözleşmesi imzalanmıştı. Kanel ile Bakanlık arasında imzalanan imtiyaz sözleşmesi, 8 Temmuz 2000 tarihli
Bakanlar Kurulu Kararı istihsal edilerek özel hukuk hükümlerine göre yeniden düzenlenmiş, 6
Kasım 2000 tarihinde Kanel ile Bakanlık arasında uluslararası
tahkim şartı içeren yeni bir
uygulama sözleşmesi yapılmıştı.
Danıştay, açılan davalar üzerine, imtiyaz sözleşmesi ile uygulama sözleşmesinin imzalanması hususunda Bakanlığa
yetki veren Bakanlar Kurulu kararlarını, kamu yararına aykırılık gerekçesiyle iptal etmiş, böylece santralin işletme hakkının Kanel'e devredilmesi hukuken imkansız hale gelmişti.
Kanel, uygulama sözleşmesinin 14'üncü maddesi gereğince imzalanması gereken proje anlaşmalarının imzalanmadığını ve taahhüt edilen hazine garantilerinin verilmediğini ileri sürerek 16
Aralık 2002 tarihinde
Enerji Bakanlığı aleyhine ilk tahkim davasını açmıştı.
Bu davayı kaybeden Kanel, Türkiye Cumhuriyeti aleyhine 27
Ekim 2010 tarihli başvurusu ile ICC nezdinde ikinci tahkim davasını başlaşmıştı. 9-
10 Kasım 2011 tarihlerinde Cenevre'de yapılan duruşmaları müteakiben 19 Aralık 2011 tarihinde verilen nihai karar dün itibariyle de Enerji Bakanlığına bildirildi.
Davada, Bakanlığı Türkiye'den Kuseyri Hukuk Bürosu ile ABD merkezli Nixon Peabody LLP temsil etti.