Altın çileğin gözden düşmesine, aynı adla satılan ve zayıflatıcı özelliği olduğu iddia edilen ölümcül hapların neden olduğu belirtiliyor. İnsanların
zayıflamak için kullandığı
altın çilek hapından ölmesi, altın dönemini yaşayan tropikal bitkinin de neredeyse sonunu getirdi. Türkiye'de sadece meraklılarının bildiği
altın çilek meyvesinin
küçük bir miktarı bile
İstanbul'daki lüks raflarda yüz liradan başlayan fiyatlarla satılıyordu. Çiftçiler kilosu 40 liraya kadar alıcı bulan
üründen önemli kazançlar elde etti. O güne kadar sayıları çok az olan üreticilere yenileri eklendi.
Anamur ve
Silifke, altın çilek meyvesinin en önemli
üretim merkezi oldu. İstanbul başta olmak üzere büyük şehirlerden gelen talebe yetişilemeyince meyve yurtdışından da
ithal edilmeye başlandı. Antalya'nın
Alanya ilçesinde 7 yıldır altın çilek yetiştiren Mustafa
Uysal, tropikal meyvenin zayıflama haplarıyla karıştırılması yüzünden 'büyük mağduriyet' yaşadıklarını söyledi. Aynı durumun
Hatay biberi için de geçerli olduğunu ifade eden Mustafa Uysal, "Meyve ile
kapsül ayırt edilmeden 'altın çilek öldürüyor' denildi. Bedava da versek altın çilek satılmıyor." diye konuştu. Anamur'da 3 dönüm arazisinde bu meyveden yetiştiren Özkan Yılmaz, yaşadıkları zorluğu şu cümleyle dile getirdi: "Ürün yolladığımız yerler 'satılmıyor, geri mi gönderelim, çöpe mi atalım?' diye soruyor."