Uluslararası piyasalarda petrol fiyatları ise 83 dolar seviyelerine yükseldi.
ABD
Merkez Bankası (Fed), gelecek yıl için
büyüme tahminini aşağıya çekti. Fed'in 2-3
Kasım toplantı tutanaklarına göre, daha önce ABD ekonomisinin yüzde 3,5 ile yüzde 4,2 aralığında büyüyeceğini tahmin eden Fed,
büyüme oranı tahminini revize ederek yüzde 3 ile yüzde 3,6 aralığına çekti.
Banka yetkilileri, bu yıl
işsizlik oranlarının ise değişmeyeceğini düşünüyor. Bu yıl da işsizlik oranları yüzde 9,5 ile yüzde 9,7 seviyesinde kalmayı sürdürecek.
İşsizlik oranı 2011 yılında yüzde 8,9 ile yüzde 9,1 seviyesinde olacak.
ABD
Ticaret Bakanlığı, ihracat,
tüketici ve hükümet harcamalarının daha önceki tahminlere göre, daha güçlü olmasından ötürü ekonominin üçüncü çeyrekte yıllık bazda yüzde 2,5 oranında büyüdüğünü açıkladı. Daha önce 2010 Temmuz-
Eylül döneminde yıllık bazda büyüme yüzde 2 olarak açıklanmıştı.
Ticaret Bakanlığının açıkladığı verilere göre, dayanıklı mal siparişleri geçen ay yüzde 3,3 ile son 21 ayın en büyük düşüşünü kaydetti.
Ulaşım dışarıda tutulduğunda dayanıklı mal siparişleri yüzde 2,7 geriledi. Beklenmedik şekildeki keskin düşüş, perakende sektörünün gücü konusundaki soru işaretlerini artırdı. Dayanıklı mal siparişleri ağustos ayında yüzde 0,8 düşmüş, eylül ayında ise yüzde 5 artmıştı.
Öte yandan, işsizlik maaşı başvuruları geçen hafta düştü.
Çalışma Bakanlığının açıkladığı verilere göre, geçen hafta işsizlik maaşına başvuranların sayısı 34 bin düşerek 407 bin oldu.
ABD'de Federal Soruşturma Bürosu (FBI) görevlileri, hedge fon sektöründe içeriden sızdırma (insider trading)
soruşturması kapsamında üç hedge fonun bürolarına
baskın düzenledi.
FBI görevlileri, dün merkezi Connecticut'ta bulunan Diamondback
Capital Management'in Stamford'daki ve Level Global Investors'un
New York'taki büroları ile
Boston merkezli Loch Capital Management'ın bürolarına düzenledikleri operasyonda, bazı belgelere el koydular.
AVRUPA VE DİĞER
Yunanistan'ın borç
krizinden kurtulmak için
Avrupa Birliği (AB) ve Uluslararası Para Fonundan (IMF)
yardım almasından sonra
İrlanda da kaçınılmaz olarak aynı yola başvurdu.
Bankacılık sektörünü
kurtarmak için büyük miktarda
kredi desteği sağlaması nedeniyle
bütçe açığı kapatılamaz boyutlara ulaşan İrlanda, geçen
pazar günü AB ve IMF'den yardım talebinde bulundu.
Uluslararası şirketleri cezbeden düşük kurumlar
vergisi, konut ve
finans sektöründeki hızlı gelişmenin katkısıyla hızla büyüyen ve bir zamanlar ''Kelt Kaplanı'' olarak adlandırılan İrlanda'ya yapılacak yardımın miktarı henüz kesinleşmese bile ekonomistler 80-90 milyar
avroluk bir paketten söz ediyorlar.
AB ve Avrupa
Merkez Bankası (AMB), İrlanda'nın mali yardım istemesinden memnun olduğunu bildirirken,
Avro Bölgesi üyesi olmayan
İngiltere de İrlanda'ya 7 milyar sterlin (11,19 milyar dolar) yardımda bulunmayı önerecek.
İrlanda
Maliye Bakanı Brian Lenihan, İrlanda hükümetinin AB ve IMF alacağı mali yardım çerçevesinde,
bankaların küçültülmesi, birleştirilmesi ya da satılmasının da gündeme gelebileceğini söyledi.
Borç krizini aşmaya çalışan İrlanda hükümeti, geçen çarşamba günü, bütçe açığını AB'nin belirlediği seviyeye indirebilmek için bir süredir üzerinde çalıştığı 4 yıllık tasarruf planının ayrıntılarını açıkladı.
Başbakan Brian Cowen'ın,
Maliye Bakanı Brian Lenihan ve
Çevre Bakanı John Gormley ile birlikte kamoyuna duyurduğu plan çerçevesinde, İrlanda 4 yıl içinde 15 milyar avro tasarruf edecek.
Plan, 10 milyar avro harcama
kesintileri, 5 milyar avro vergi artırımlarından oluşuyor. 4 yıl için öngörülen toplam tasarrufun yüzde 40'ının gelecek yıl için düşünüldüğü belirtiliyor.
Sağlık harcamalarından 1,4 milyar avro kesinti öngören planda, katma değer vergisi standart oranının 4 yıl içinde kademeli olarak yüzde 21'den, yüzde 23'e yükseltilmesi öngörülüyor.
Uluslararası
kredi derecelendirme kuruluşu Standard and Poor's (S&P), İrlanda'nın uzun vadeli
kredi notunu AA(-)'den, A'ya indirerek, negatif izlemeye alırken,
Moody's, İrlanda'nın ''Aa2'' uzun vadeli kredi notunun birkaç basamak birden düşürülme olasılığı olduğunu bildirdi.
S&P, kredi notunun indirilmesine gerekçe olarak, İrlanda'nın sorunlu bankacılık sistemini finanse etmek amacıyla beklenenden daha fazla borçlanabileceği kaygısını gösterdi.
Moody's ise
ülkenin kredi notunun düşürülmesinde artan kamu borcu ile tasarruf tedbirlerinin ülke ekonomisi üzerindeki belirsizliği artırmasının etkili olacağı belirtilerek, bankaların yükünün ülkenin kredi notu açısından olumsuz etki yapacağını kaydetti.
''SIRADA PORTEKİZ VE İSPANYA OLABİLİR''
Yunanistan ve İrlanda'dan sonra yardım için sıraya girecek diğer ülkelerin
Portekiz ve
İspanya olacağı tahminleri yapılıyor.
İrlanda'dan sonra ''sıradaki gözüyle bakılan'' Portekiz'in bütçe açığı İrlanda'ya göre düşük olsa bile, kamu borcu seviyesi oldukça yüksek seyrediyor.
Bütçe açığını azaltmak için tasarruf önlemleri almada yeteri kadar hızlı hareket etmemekle eleştirilen Portekizli yetkililer ise bütçe açığı ve borcunu düşük, bankaların aynı sorunla karşı karşıya olmaması ve varlık balonuna sahip olmaması sebebiyle durumunun İrlanda'dan çok farklı olduğunu belirterek,
yabancı yardım talebinde bulunmayı planlamadığını belirtiyor.
Financial
Times Deutschland gazetesi, ''Avro Bölgesi ülkelerinin çoğunun, AB'nin beşinci büyük ekonomisi İspanya'yı korumak için Yunanistan ve İrlanda'dan sonra Portekiz'in de Avrupa kurtarma fonuna finansal kurtarma başvurusunda bulunması için baskı yaptığını'' yazdı.
Almanya Maliye Bakanlığından bir yetkili, gazetede çıkan habere ilişkin yaptığı açıklamada, bunun Almanya'nın görüşü olmadığını ve Portekiz'e baskı yapılmadığını söyledi. Portekiz hükümet sözcüsü de ''Bu haber tamamen düzmece, temeli yok'' diyerek haberi yalanladı.
Portekiz Parlamentosu, önemli tasarruf önlemleri içeren 2011 bütçesini kabul etti. Bütçeyle, yüzde 7,3 olan açığın 2011 yılında yüzde 4,6'ya düşürülmesi hedefleniyor.
Tasarruf önlemleri çerçevesinde, kamu harcamaları azaltılacak, ikramiyeler dondurulacak, maaşlar düşürülecek. Şu anda yüzde 21 olan katma değer vergisi 2 puan artışla yüzde 23'e çıkarılacak.
Öte yandan
AB Komisyonu, AMB ve IMF yetkililerinden oluşan ''Troyka'', başkent Atina'da mali kriz ve reformlar ile ilgili olarak gerçekleştirdikleri incelemelerin ardından Yunanistan'ın bütçe açığının daraltılması yolundaki
ekonomik reformlarını hızlandırması gerektiğini kaydetti.
Almanya Başbakanı
Angela Merkel, 16 ülkenin para birimi avronun borç krizinde ayakta kalacağı belirtti.
Krizlerin, Avro Bölgesi'ni güçlendirdiğini ifade eden Merkel, daha güçlü büyüme için AB liderlerinin yeni kurallar üzerinde anlaştığını, istikrar fonu kurulduğunu ve 750 milyar avroluk acil fonun uygulamaya konduğunu belirtti. Merkel, ''Şu anda avroyu koruyacak kalıcı kriz mekanizmasına ihtiyacımız var'' dedi.
ABD dolarının, uluslararası döviz borsalarında önemli para birimleri karşısında, Pazartesi günü açılış ve
Cuma günü kapanış değerleri şöyle oldu:
PARA BİRİMİ PAZARTESİ CUMA
----------- --------- ---------
Japon Yeni
83,42 84,08
İsviçre Frangı 0,9904 1,0032
Kanada Doları 1,0132 1,0199
Londra döviz piyasasında
pazartesi günü 1,374 dolardan açılan avro, cuma kapanışta 1,3241 dolara geriledi.
Aynı borsada pazartesi günü 1,6062 dolardan açılan
İngiliz sterlini ise cuma kapanışta 1,5587 dolara indi.
New York borsasında,
altının ons fiyatı pazartesi günü 1.357,70 dolardan kapanırken, cuma günü kapanışta 1.362,30 dolara ulaştı.
ABD, AVRUPA VE ASYA BORSALARI
ABD'de dün New York Borsası'nda Dow Jones Endeksi yüzde 0,9 (95,28 puan) değer kaybederek, haftayı 11.092 puandan kapattı. Standard and Poor's 500 Endeksi aynı gün yüzde 0,8 (8,95 puan) düşerek 1.189,40 puan, Nasdaq Bileşik Endeksi ise yüzde 0,3 (8,56 puan) gerileyerek 2.534,56 puan oldu.
Haftanın tamamında Dow Jones Endeksi yüzde 112 puan, Standard and Poor's 500 Endeksi yüzde 10 puan gerilerken, Nasdaq Bileşik Endeksi 17 puan değer kazandı.
Japonya'da Tokyo Borsasının temel göstergesi Nikkei 225 Endeksi haftanın son işlem gününde yüzde 0,4 (40,20 puan) oranında değer kaybederek, 10.039,56 puana geriledi. Endeks, hafta genelinde ise yüzde 0,17 oranda değer kazandı.
Asya'da
Hong Kong Borsası yüzde 1,03,
Şanghay Borsası yüzde 0,2,
Güney Kore Borsası yüzde 0,7,
Hindistan Borsası yüzde 0,6 oranında değer kaybederken,
Avustralya Borsası yüzde 0,2 oranında değer kazandı.
Singapur Borsası yükselirken,
Tayvan,
Malezya,
Endonezya ve
Yeni Zelanda Borsaları geriledi.
Avrupa'da ise İngiltere'de Londra Borsası'nda FTSE 100 Endeksi dün yüzde 0,5 (30,23 puan) azalarak, haftayı 5.668,70 puandan kapattı. Almanya'da Frankfurt Borsası'nda haftanın son işlem gününde DAX Endeksi yüzde 0,5 (30,68 puan) gerileyerek, 6.848,98 puandan, Fransa'da
Paris Borsası'nda CAC-40 Endeksi de yüzde 0,8 (31,77 puan) değer kaybederek, 3.728,65 puandan kapandı.
Avrupa'da ayrıca dün
Zürih Borsası yüzde 0,29,
Madrid Borsası yüzde 1,80,
Amsterdam Borsası yüzde 0,74,
Brüksel Borsası yüzde 0,83 oranında değer kaybetti.
Haftanın son işlem gününde ABD ham petrolünün varil fiyatı, 83 dolar seviyelerinde kapandı.
Hafta başında yaklaşık 82,60 dolardan işlem görmeye başlayan ABD ham petrolünün varil fiyatı Ocak ayı teslimi dün 10 sent azalarak 83,76 dolara geriledi.
Londra Brent
tipi ham petrolün varil fiyatı da 30 sent azalarak 85,80 dolar oldu.
AA