Nabucco Doğalgaz Boru Hattı
Projesi'ne ilişkin hükümetlerarası
anlaşma Türkiye,
Bulgaristan,
Romanya,
Avusturya,
Macaristan Hükümet Başkanları ile AB
komisyonu Başkanı
Jose Manuel Barroso tarafından
Başkent Ankara'da
imzalandı.
CANLI İZLEMEK İÇİN TIKLAYIN
Zirveye, Baş
bakan Recep
Tayyip Erdoğan,
AB Komisyonu Başkanı
Jose Manuel Barroso ile anlaşmaya taraf
ülkelerin başbakanları ve yaklaşık 20 ülkeden bakan düzeyinde
katılım oldu.
Başbakan Erdoğan Nabucco projesinin
imza töreninde bir açılış konuşması yaptı. Başbakan konuşmasına bu tarihi ana ev sahipliği yapmaktan duyduğu memnuniyeti bildirerek başlarken, Nabucco projesinin bu coğrafyayı farklı bir konuma taşıması açısından önemine değindi. Erdoğan Türkiye'nin üreticilerle
tüketiciler arasında bir
köprü olacağını söylerken, bu projeyle ülkemizin
doğalgaz altyapısının
Avrupa'nınkiyle birleşeceğini ve muhtemel
kriz dönemlerinde dayanışmayı mümkün kılacağını ekledi. Başbakan, Türkiye'nin ana
hedefinin doğalgazda 4. ana arter olmak olduğunu belirtti ve bu anlaşmanın imzalanması ile işlerin bitmediğini yeni bir sürecin başladığını da vurguladı. Nabucco projesinin diğer projelere de hız kazandıracağına inandığını belirten Erdoğan, bu projenin AB- Türkiye ilişkilerini de derinleştireceğini ekledi.
Enerji alanındaki iş birliğimizin gelişmesine ve derinleşmesine kapı aralayacak. Enerji piyasasını AB'nin iç
pazar kuralları ile aynı noktaya getirme konusunda büyük mesafe katettik. Bu anlaşmayı imzalamakla işimiz bitmiyor, yeni başlıyor. Gerek taraf devletler ve gerekse NABUCCO tarafından ciddi çalışmaların yapılmasını gerektirecek bir süreç başlıyor. Bunun hayata geçirilmesi ile diğer projeler de hız kazanacak.
Hazar ve Orta
doğu bölgelerinde bulunan kayda değer doğalgaz üretici ülkelerin bu denkleme katılması samimi temennimizdir. Rus gazının da bir gün NABUCCO vasıtasıyla Avrupa piyasasına sunmanın mümkün olacağına inanıyorum. Böylelikle bu ülkeler bu hat aracılığıyla Türkiye üzerinden Avrupa ile temas sağlamış olacaklar.
Sadece bizi ısıtacak, enerji verecek bir projeden söz etmiyoruz. İkili ilişkilerimiz ve dostluklarımız derinleşecek. Sadece ülkeleri yakınlaştırmakla kalmayacak tüm bölgenin istikrara kavuşmasına da sağlam bir zemin hazırlayacak. Bazıları bunu bir
rüya olarak adlandırmaya devam ediyor. Ama zamanında
Bakü-Tiflis-
Ceyhan da rüya olarak yorumlanmıştı. Oysa bugün sadece bununla yetinilmiyor kapasite arttırma çalışmaları da yapılıyor. İnanıyorum ki bu proje de başarıyla tamamlanacak. Ben ülkem adına büyük bir gurur taşıyorum."
Türkiye ve Avrupa'nın enerji güvenliği açısından büyük önemi bulunan Nabucco
Doğal Gaz Boru Hattı Projesinin hükümetler arası anlaşmasının imza töreni için düzenlenen zirvede, katılımcı ülkelerin temsilcileri projenin önemine dikkat çekti.
Rixos Otelinde düzenlenen Nabucco Hükümetlerarası Anlaşma Töreni ve Zirvesi çerçevesindeki genel oturumda Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan'ın konuşmasının ardından, katılımcı ülkeler tek tek söz olarak projeye ilişkin görüşlerini aktardılar.
Gürcistan Cumhurbaşkanı
Mihail Saakaşvili, Nabucco'nun sadece bir enerji projesi olmakla kalmayıp aynı zamanda
işbirliğini geliştirmeye yönelik bir anlaşma olduğunu söyleyerek, Türkiye'ye çabaları için teşekkür etti.
AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso'nun çabaları olmaksızın bu projenin hayata geçemeyeceğini de belirten Saakaşvili, "Bu proje başta herkese bir rüya gibi görünüyordu" dedi.
Saakaşvili, enerjinin bugün önemli bir
kalkınma aracı olarak görüldüğünü belirterek, kaynak çeşitliliğinin çok önemli olduğunu ve bu açıdan Nabucco'nun da çok önemli olduğunu aktardı. "Nabucco eşsiz bir proje" diyen Saakaşvili, bu kadar büyük ölçekte bir projenin daha önce söz konusu olmadığını kaydetti.
Hazar doğal gazı üzerinde dengeli bir
rekabet bulunduğunu belirten Gürcistan Cumhurbaşkanı, geçen yıl Gürcistan'da meydana gelen sıkıntılara da değinerek, gaz ile siyasi sıkıntılar arasındaki bağlantıya işaret etti. Saakaşvili, doğal gazın 21.yüzyılın önemli bir aracı haline geldiğini ifade ederek, Gürcistan'ın geçen yıl nedeni olmadan füzelerce hedef alındığını ve bunun da gaz açısından çok zorluk yarattığını, sıkıntılar çekildiğini hatırlattı.
Saakaşvili, Sovyetler sonrası dönemde ülkelerin bağımsızlıklarına daha çok sahip çıkarak bu yolda ilerlediğine dikkati çekerek, bunun da gaz üzerinde etkili bir unsur olduğunu,
Rusya'nın bölgeyi bölerek yönetmek istediğini, ancak başarılı olamadığını belirtti. Rusya'nın bu amacının istediği şekilde değil tam tersi sonuçlar yarattığını söyleyen Saakaşvili, artık bu ülkeler arasında daha etkili bir işbirliği bulunduğunu, Nabucco projesinin de bu işbirliğini daha da güçlendirdiğini bildirdi.
Gürcistan olarak enerji ile siyaseti birbirinden ayırdıklarını söyleyen Saakaşvili, halen Rusya ile elektrik işbirliği yaptıklarını, çünkü sorumluluk duygularının büyük olduğunu kaydetti. "Bugün bu
boru hattıyla sağduyu galip gelmiştir" diyen Saakaşvili, "Nabucco projesiyle tarihi
İpek Yolu yeniden hayata geçirilmiştir ve İpek Yolu gibi bu projenin de belirleyici rol oynayacağına eminim" diye konuştu.
-BULGARİSTAN VE IRAK BAŞBAKANLARI-
Bulgaristan Başbakanı Sergey Stanişev ise konuşmasında Türkiye'ye ve Başbakan Erdoğan'a teşekkür ederek, bu projenin Avrupa'nın gaz kaynaklarının çeşitlendirilmesi açısından çok önemli olduğunu söyledi.
Anlaşmanın imzalanmasının projede önemli bir aşama olduğunu belirten Stanişev, hukuki altyapının böylelikle tamamlandığını, ancak bundan sonra yapacak çok şey bulunduğunu bildirdi. "Nabucco projesi Türkiye'nin Avrupa perspektifine de gözle görülür sonuçlar sağlayacaktır" diyen Bulgar Başbakanı, Bulgaristan olarak
boru hattının inşası için çalışmalarını hızlandırdıklarını, üstlerine düşeni yapacaklarını bildirdi.
Stanişev, artık önemli olan konunun ortaklar arasında birleştirici hedefler bulmak olduğunu belirterek, Nabucco için bir
iletişim stratejisinin oluşturulması gerektiğini, bu projenin Avrupa vatandaşlarının çıkarları için hazırlandığı ve bu yönde bir kamu
mesajı verilmesi gerektiğini kaydetti.
Tedarikçi ülke sıfatıyla zirveye davet edilen
Irak'ın Başbakanı Nuri El
Maliki de konuşmasında, burada olmaktan büyük mutluluk duyduğunu söyleyerek, gerek Türkiye, gerekse diğer ülkeleri projenin başarısı nedeniyle kutladı. Maliki, Irak olarak
ekonomik refaha katkıda bulunmaya önem verdiklerini belirterek, Mezopotamya topraklarındaki zenginliğin aktarılmasından duydukları memnuniyeti dile getirdi.
Maliki, bu zenginliklerin son yıllardaki savaşlar ve
diktatör yönetimler nedeniyle heba olduğunu belirterek, bu projeye Irak'ın da taraf olmak istediğini ve gaz miktarını artırabileceklerini kaydetti. Dünyayı birbirine bağlayan ekonomik
sistem içinde olmak istediklerini söyleyen Maliki, Irak'ın kalkınması ve yeniden yapılandırılmasının önemine işaret ederek, bu projenin bu açıdan da önemli olduğunu kaydetti.
Irak Başbakanı Maliki, günlük petrol üretiminin 6 milyon varile yükseltilmesi ve bunun 2017 yılına kadar sürdürülmesini amaçladıklarını belirterek, doğal gaz üretimi için de yardımcı olmak istediklerini kaydetti. Maliki, AB ülkeleriyle de işbirliğini amaçladıklarını söyleyerek, yine Türkiye üzerinden doğal gaz temin edebileceklerini belirtti. Irak olarak gerek Avrupa, gerekse diğer ülkelerden yatırıma ihtiyaçları bulunduğunu söyleyen Maliki, uzun yıllar izole olan Irak'ın artık uluslararası sistemin bir parçası olmak istediğini kaydetti.
-AB KOMİSYONU BAŞKANI BARROSO-
AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso da konuşmasında, bugün çok önemli bir olaya
tanık olduklarını söyleyerek, AB Komisyonu olarak bu projeyi içtenlikle
desteklediklerini belirtti.
Barroso, bu projeyle gerek Türkiye, gerekse güney ve orta Avrupa'nın enerji güvenliğinin sağlanacağını ifade ederek, bu projenin Türkiye ve AB'nin ortak projesi olması açısından da bir başarı olduğunu, çünkü zorlukların üstesinden birlikte gelindiğini kaydetti. Barroso, proje çerçevesinde ilk gazın 2014 yılında verileceğini belirterek, bu anlaşmanın yeni bir dönüm noktası olduğunu bildirdi. Barroso, "Bu proje, Türkiye ile AB arasında yeni yapısal bir dönemin başlangıcı" diyerek, bu işbirliğinin başka başarıları da beraberinde getireceğini bildirdi.
AB olarak projenin bundan sonraki aşamalarında da destek vermeye devam edeceklerini söyleyen Barroso, bu anlaşmanın Avrupa tarzında, yani bütün tarafların görüşlerini alarak gerçekleştiğini kaydetti. Barroso, Nabucco projesinin adın aldığı Verdi opera eseri gibi başarılı olmasını da diledi.
-AVUSTURYA BAŞBAKANI FAYMANN-
Avusturya Başbakanı Werner Faymann da, konuşmasında uzun vadede Avrupa'daki enerji talebinin giderek artacağına dikkati çekti.
Kendileri için önemli olanın enerjilerin çevre dostu olması ve talebin en etkin karşılanacağı
enerji kaynaklarına sahip olunması olduğunu ifade eden Faymann, küresel krizin bu konuda hiçbir şekilde inisiyatiflerini etkilemeyeceğini belirtti.
Faymann, Avrupa politikalarının temelinde enerji arz güvenliğinin yattığını, Nabucco projesinin de Avrupa enerji politikasına çok büyük katkı sağlayacağını söyledi.
"Nasıl olsa gazımız var" devrinin artık herkes için kapandığını kaydeden Faymann, Nabucco projesinin amacının hem A,B hem Türkiye için kaynakların çeşitlendirilmesi olduğunu ifade ederek, ileride yeni tedarikçiler ve ilave güzergahların gündeme gelebileceğine de değindi.
Faymann, Nabucco'nun "işbirliği" anlamına geldiğini söyleyerek, projenin, başka ülkedeki yatırımları desteklemek üzere belirli bir yükümlülük altına girmeyi gerektirdiğini belirtti.
Yenilenebilir enerji kaynaklarının
fosil yakıtların yerine geçebileceği yönünde kimi çevrelerin iddialarına dikkati çeken Faymann, yenilenebilir yakıtları giderek artan öneme sahip olacağını, ancak doğal gaz ve fosil yakıtların bugünün sanayileşmiş dünyasında önemini koruduğunu, yenilenebilir enerji kaynaklarının tek başına yeterli olmayacağını söyledi.
Avusturya Başbakanı, çevre konusunda da en iyi performansa sahip yakıtın doğal gaz olduğuna dikkati çekti.
-MACARİSTAN BAŞBAKANI-
Macaristan Başbakanı
Gordon Bajnai de, uzun yıllar boyunca eşi görülmemiş bir küresel krizin tam ortasında bulunduklarına işaret ederek, böyle krizlerde genelde içe kapanılıp işbirliğinden kaçınıldığını, ancak Nabucco girişimiyle bunun tam tersini kanıtladıklarını söyledi.
Bajnai, projenin öneminin sadece daha fazla gaz tedarik edebilmek olmadığını, projenin tüm halklar üzerinde etkili olacak siyasi, ekonomik ve sosyal öneminin bulunduğunu belirtti.
Projenin ülkeleri "bir araya getirebilecek" özelliğine dikkati çeken Bajnai, küresel krizi içe kapanarak değil, daha fazla
ortaklık ve eşgüdümle yönetebileceklerini, görülmemiş bir ortaklık ve işbirliğinin söz konusu olduğu Nabucco projesinin de tüm bu yaklaşımların içinde barındırdığını belirtti.
Bajnai, projenin gelecekte birlikte yapılabilecek faaliyetlerin de önünü açacağını söyledi.
Projeye katkıları için Avrupa Komisyonuna da teşekkür eden Bajnai, şimdi projenin ilerleyişini değerlendirmek üzere üst düzey bir uluslararası kurul oluşturulacağını, projenin en üst düzeyde
izleme ve yönetime ihtiyaç duyduğunu belirtti.
Bajnai, projenin, çok önemli ilerlemeler kaydedilmiş olsa da, henüz tam hazır olmadığına da işaret ederek, tüm katılımcı ülkelerin ciddi taahhütlerinin gerektiğini ifade etti.
Macaristan Başbakanı, "Proje bizim gibi ülkelerin krizi nasıl yönettiğine dair dünyaya vereceği en önemli mesaj olacak ve kendi vatandaşlarımız için işbirliği, eşgüdüm ve entegrasyonla krizin üstesinden çıkacağımızın mesajını en iyi şekilde vereceğiz" diye konuştu.
-ROMANYA BAŞBAKANI-
Romanya Başbakanı Emil Boc da, Avrupa'nın bu yılın başından beri enerji kriziyle karşı karşıya olduğuna dikkati çekerek, bu açıdan enerji konusunun çok önemli olduğunu vurguladı.
Boc, Nabucco projesinin herhangi bir ülkeye karşı bir proje olmadığını, daha rekabetçi pazar ve daha güvenli arz için bu girişimi ortaya koyduklarını belirtti.
Boc, bu projeyle ulusal, bölgesel ve Avrupa çapında işbirliği yapacaklarını söyledi.
Karşılarında birtakım zorlukların da bulunduğunu ifade eden Boc, bu zorlukları birlikte çalışma ve ağırbaşlılıkla aşacaklarına inancını dile getirdi.
AB'nin projeye ilgisi ve desteğinden de söz ederek, bunun yatırımcılara önemli mesaj verdiğini kaydeden Boc, Türkiye'nin AB ve Avrupa enerji arz güvenliği için çok önemli bir ortak olduğunu vurguladı.
Boc, Nabucco'nun ekonomik olarak gerçekleştirilebilir olmasının da önemli olduğunu, uluslararası mali kurumların desteğine ihtiyaç duyulduğunu kaydetti.
Bugün bu projenin tamamlanması yönünde çok önemli bir adım attıklarını ve şimdi bundan sonraki aşamalara geçtiklerini ifade eden Boc, katılımcı ülkelerin projeye destek ifadelerine dikkati çekerek, bu desteğin ve mutabakata varılan genel çerçevenin projenin hayata geçmesini ilerleyen aşamalarda kolaylaştıracağını söyledi.
Romanya Başbakanı, ülkesinin bu süreçte güvenilir bir ortak olacağını sözlerine ekledi.
Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso, ''AB olarak Nabucco Doğal Gaz Boru Hattı Projesindeki doğal gazı almaya talibiz ve gaz sağlayacak ülkelere AB alım garantisini veriyoruz'' dedi.
Barroso, Nabucco Doğal Gaz Boru Hattı Projesi Hükümetlerarası Anlaşmasının Rixos Otel'de yapılan imza töreninde yaptığı konuşmada, Nabucco'ya gaz sağlayacak olan ülkelerin AB alım garantisinde olacağını vurguladı.
Bugün AB'nin enerji güvenliği çerçevesinde önemli bir adım atıldığını belirten Barroso, bu projenin sadece Avrupa'nın enerji güvenliği açısından değil Türkiye ile diğer ilgili ülkelerin AB ile ilişkileri açısından da tarihi bir gün olduğunu söyledi.
İlk başlarda bu proje için ''ilerlemeyeceği'' yönünde görüşler olduğunu hatırlatan Barroso, ancak bu projenin hiç kimsenin vazgeçemeyeceği bir proje olduğu görüşünde olduğunu ifade etti.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve diğer ilgili ülkelerin yetkililerine katkılarından dolayı teşekkür eden Barroso, Nabucco'nun Avrupa ve Türkiye'nin enerji güvenliği açısından da önemli olduğunu, ayrıca hat üzerinde bulunan Avrupa ülkelerinin aynı zamanda tüketici ülke olduklarını kaydetti.
Barroso, bundan sonraki aşamada proje çerçevesinde kapasite kontratlarının yıl sonuna kadar tamamlanmasını öngördüklerini ifade etti.
-AVUSTURYA BAŞBAKANI FAYMANN-
Avusturya Başbakanı Werner Faymann da yaptığı konuşmada, Avusturya olarak bu projeyi bütünüyle desteklediklerini, ayrıca büyük bir gurur duyduklarını söyledi.
Avusturya'nın bu projeyle çok yakından ilgilendiğini belirten Faymann, Nabucco'nun merkezinin Viyana'da bulunduğunu, ayrıca hükümetlerarası anlaşmanın Viyana'da nihayete ulaştığını hatırlattı.
Avrupa'nın enerji tedarikindeki altyapısı açısından bu boru hattı projesinin büyük önem taşıdığını kaydeden Faymann, bu projenin enerji çeşitliliği açısından da önemli olduğunu söyledi.
Avrupa'nın doğal gaz ihtiyacının önümüzdeki yıllarda devamlı artış göstereceğine dikkat çeken Faymann, toplam enerji ihtiyacının 3'te 1'ini doğal gazın oluşturacağını anlattı.
Bu projede enerji güvenliği ve tedarikinin iki önemli unsur olduğunun altını çizen Faymann, ayrıca doğal gaz depolanmasının da bir başka önemli faktör olduğunu kaydetti.
Doğal gazın Avrupa'da depolanıp bölgedeki ülkelere dağıtılması için
modern bir depolama merkezi kurmak istediklerini belirten Faymann, böylece doğal gazın dağıtımını da sağlayabileceklerini bildirdi.
Enerji güvenliğinde enerji çeşitliliği ve kompozisyonuna dikkat çeken Faymann,
yenilenebilir enerji kaynaklarına tamamıyla bel bağlamanın riskli olabileceğini, bu nedenle konvansiyonel enerji kaynaklarıyla
rüzgar ve güneş gibi yenilenebilir enerji kaynakları arasında kompozisyon oluşturulması gerektiğini ifade etti.
Faymann,
Nabucco Projesi'nin enerji sağlayan ve enerji tüketen ülkeler arasındaki işbirliği açısından önemli olduğunu belirterek, Nabucco Projesi'nin bir yüzleşme ya da meydan
okuma değil, bir işbirliği projesi olduğunu vurguladı.
7,9 MİLYAR EURO'YA MAL OLACAK
Nabucco Doğalgaz Boru Hattı projesi, Hazar ile Kafkaslardaki doğalgazın Türkiye üzerinden Avrupa'ya taşınmasını amaçlıyor. Görüşmelerine 2002 yılında başlanan proje, son yıllarda Rusya ile
Ukrayna arasındaki anlaşmazlık yüzünden soğukta kalan Avrupa için büyük önem taşıyor. Avrupa, Nabucco ile Orta
Asya enerji kaynaklarına üyelik müzakerelerini yürüttüğü Türkiye üzerinden ulaşabilecek ve Rusya'ya bağımlılığı bir nebze azalacak.
Avrupa'nın doğalgaz tedarik ağını çeşitlendirecek en önemli proje olan Nabucco ile ilgili bazı ayrıntılar şöyle:
* Projenin adı, İtalyan besteci Guiseppe Verdi'nin 'Nabucco' adlı operasından geliyor. Verdi'nin Nabucco'su Yahudilerin Babil'e sürgüne gönderilmesini anlatırken Nabucco Doğalgaz Boru Hattı ise Doğu'nun gazının Batı'ya aktarımını öngörüyor.
* Hatta ilk planda
Azerbaycan ve
Türkmenistan doğalgazı verilecek. Hat, daha sonra Irak,
İran,
Mısır ve Rusya gazı ile de beslenecek.
* Türkiye, Bulgaristan, Romanya, Macaristan ve Avusturya olmak üzere beş geçiş ülkesi bulunuyor.
* 2004 yılında Türkiye'den BOTAŞ, Bulgaristan'dan Bulgargaz, Romanya'dan Transgaz, Macaristan'dan MOL, Avusturya'dan OMV ve
Almanya'dan RWE olmak üzere 6 ülke firması Nabucco projesine imza attı.
* 7,9 milyar
Euro'ya mal olacak projeye ortaklardan her biri 400 milyon Euro katkı sağlayacak.
* Boru hattının inşasına 2011 yılında başlanacak.
* İlk gaz 2014 yılında pompalanacak.
* İlk etapta 8-10 milyar metreküplük gazın Batı'ya pompalanması öngörülüyor.
* İlerleyen yıllarda miktar 30 milyar metreküpe çıkarılacak.
* Boru hattının toplam uzunluğu 3 bin 282 kilometreyi bulacak.
* Nabucco hattının bin 558 kilometresi Türkiye'den, 392 kilometresi Bulgaristan'dan, 457 kilometresi Romanya'dan, 388 kilometresi Macaristan'dan ve 46 kilometresi de Avusturya'dan geçecek.
NABUCCO İMZA TÖRENİNE GENİŞ KATILIM
Asrın enerji projesi olarak adlandırılan Nabucco'nun imza törenine ortak ülkelerin yanı sıra ABD ve Avrupa Birliği'nden en üst düzey temsilciler katılıyor.
Ankara Rixos Otel'de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ev sahipliği yaptığı toplantıya katılan
yabancı temsilciler şöyle:
AB: Komisyon Başkanı Jose Maanuel Barroso, Komisyon Enerji Komiseri Andris Piebalgs ve
İsveç AB Dönem Başkanlığı Temsilcisi Mikael Eriksson.
Azerbaycan:
Sanayi ve
Enerji Bakanı Natık
Aliyev
Almanya: Federal
Ekonomi ve Teknolhoji Bakanlığı Devlet Sekreteri Jochen Homann
Avusturya: Başbakan Werner Fayman, Federal Ekonomi Bakanı Reinhold Mitterlehner
Bulgaristan: Başbakan Sergei Stanishev, Ekonomi ve Enerji Bakanı
Gürcistan: Cumhurbaşkanı Mikhail Saakashvili, Enerji Bakanı Aleksandre Khetaguri
Irak: Başbakan NuriEl Mahiliki,
Macaristan: Başbakan Gordon Bajnai,
Ulaştırma, İletişim ve Enerji Bakanı Peter Honig
Mısır:
Petrol Bakanı Sameh Samir Fahmy
Romanya: Başbakan Emil Boc, Ekonomi Bakanı Adrian Videnau
Suriye: Petrol ve Minaral Kaynaklar Bakanı Sufian Al Allao
ABD: Senato Dış İlişkiler Komitesi
Cumhuriyetçi Parti Grubu Başkanı Senatör Richard Lugar,
Avrasya Enerji Özel Temsilcisi Büyükelçi Richard Mornigstar.
Toplantıda ayrıca, Nabucco Uluslararası Şirketi Yönlendirme Komitesi Başkanı Werner Auli ile birlikte Avrupa
İmar ve Kalkınma Bankası Direktör Riccardo Puliti ve Avpura
Yatırım Bankası Direktör Thomas Barret de hazır bulunuyor.
* * *
Nabucco doğal gaz boru hattı hükümetler arası anlaşması imza töreni ve zirvesi çerçevesinde düzenlenen genel oturumda, anlaşmanın enerji güvenliği ve kaynak çeşitliliği açısından önemine dikkat çekildi.
Genel oturumda cumhurbaşkanları ve başbakanların konuşmalarının ardından, katılımcı diğer ülke ve örgütlerin bakan ya da temsilcileri söz olarak kısa birer konuşma yaptı.
ABD'nin Avrasya Enerji Özel Temsilcisi Büyükelçi Richard Morningstar da konuşmasında bu projenin önemine dikkat çekerek, Türkiye'nin enerji güvenliğinde çok önemli rol oynadığını kaydetti. Bugünkü imzanın kendisine Bakü-Tiflis-Ceyhan boru hattı anlaşmasının imzasını hatırlattığını belirten özel temsilci, ABD olarak enerjiye sağlam kaynaklardan güvenli bir şekilde ulaşılmasını hedeflediklerini bildirdi.
Morningstar, "Bu, Türkiye'yi Avrupa'ya daha da yaklaştıran bir projedir" diyerek,
ABD Senatosu Dış İlişkiler Komitesi Cumhuriyetçi Parti Grubu Başkanı Senatör Richard Lugar'ın da bu projede önemli rol üstlendiğini bildirdi.
Senatör Lugar da Morningstar'ın ardından söz olarak enerji güvenliği için sağlam ortaklıklar kurmanın kendileri için çok önemli olduğunu belirterek, bu projeyle herkesin daha müreffeh, güvenli ve barışçıl bir ortamda yaşayacağını bildirdi. Lugar, pek çok insanın bugün sağlanan siyasi uzlaşmaya başlarda şüpheci yaklaştığını hatırlatarak, bu sonuca ulaştıran yolun cesur liderliklerle mümkün olduğunu belirtti.
"Enerji güvenliği, her ülkenin ulusal güvenliği ve ekonomik çıkarlarının kalbinde yer almaktadır" diyen Lugar, Nabucco'nun enerji çeşitliliği sağlayacağını, bu alandaki bir güvensizliğin siyasi olarak da olumsuz sonuçlar doğurabileceğini aktardı. "Nabucco anlaşmasının önemi, taşıdığı gazdan daha çok" diyen Lugar, bu anlaşmayla AB'nin de Türkiye, Gürcistan ve Azerbaycan ile enerji güvenliği alanındaki dayanışmasını gösterdiğini kaydetti.
-AZERBAYCAN ENERJİ BAKANI ALİYEV-
Azerbaycan Sanayi ve Enerji Bakanı Natık Aliyev de, ülkesinin, enerji stratejisini başarıyla kullandığına değindi.
Aliyev, "Azerbaycan'ın temel politikası, enerji alanında farklı ülkelerin taleplerine
cevap vermek, Azerbaycan'ın dünya ekonomisindeki yerini ve önemini artırmak ve güvenilir bir Doğu-Batı koridoru izleyerek uluslararası pazarlara ulaşmaya devam etmek. Biz bu amaçla çok daha modern, sofistike ve entegre bir yapı ortaya koymaya çalışıyoruz" diye konuştu.
Azerbaycan'ın hem petrol, hem gaz üreticisi ülke konumunda olduğuna dikkati çeken Aliyev, Bakü-Supsa, Bakü-Tiflis-Ceyhan ve Bakü-Tiflis-
Erzurum gibi projelerle gerek gaz, gerekse petrol üretimini artırmayı düşündüklerini ifade etti.
Aliyev, projenin sadece Azerbaycan için değil, tüm
Hazar Denizi ve
Akdeniz havzası içinde yer alan ülkeler için çok önemli olduğunun altını çizerek, bunu yaparken küresel tüm oyuncularla da entegre olmak istediklerini söyledi.
Azerbaycan'ın Türkiye ve Gürcistan ile işbirliğini daha da güçlendirmeyi arzuladığını ve bölgede enerji konusunda yeni ulaştırma koridorlarının açılmasını desteklediğini ifade eden Aliyev, bu şekilde Batıdaki pazarlara enerjiyi ulaştırmak istediklerini belirtti.
Aliyev, Azerbaycan'ın Nabucco projesinin geliştirilmesi konusunda çok istekli ülkelerden biri olduğunu söyleyerek, Doğu-Batı enerji koridoru, Hazar Denizi ve Akdeniz koridorlarının önemli olduğunu düşündüğünü kaydetti.
Azeri Bakan, "Biz doğal gaz boru hatlarında her yönü destekliyoruz. Bunu yapmak için esneklik gerekiyor, ticari açıdan karlılık ön plana çıkıyor ve aynı zamanda sağlam bir enerji piyasasına ihtiyacımız var" dedi.
Konuşmasında Avrupa ülkelerinden de bahsetmek istediğini ifade eden Aliyev, şöyle devam etti:
"Bizlerin ortak ve herkesin çıkarına yeni birtakım işbirliği mekanizmaları ortaya koymamız gerekiyor. Azerbaycan, bu prensibi sonuna kadar destekleyen bir ülke. Biz bir taraftan enerji kaynaklarının çeşitlendirilmesi istiyoruz, diğer taraftan da pazar ekonomisinde şeffaflık, rekabet serbestliği ve bölgesel olarak kalkınmak istiyoruz. Bizim görüşümüze göre, elverişli bir ortamın ortaya konulması, rejimlerin rahatlatılması ve tarifelerin buna göre ayarlanması ve gerek üretici, gerek
transit, gerekse tüketici ülkelerin bu süreçte yer alması gerekiyor. Biz transit ülkelerle başarılı bir müzakere yaptık ve bu şekilde Hazar Denizi, Akdeniz ve Avrupa'ya kadar bir enerji koridoru yaratmış durumdayız.
Türkiye Cumhuriyeti hükümetiyle birlikte çalıştık ve Nabucco projesinin geliştirilmesine katkı sağlamak istiyoruz."
-DİĞER KONUŞMACILAR-
Suriye Petrol ve Mineral Kaynaklar Bakanı Süfyan El Allao da, bugün burada bulunmalarının Türkiye ile gelişen ilişkilerinin bir göstergesi olduğunu belirterek sözlerine başladı.
El Allao, Nabucco'nun doğal gaz kaynaklarının çeşitlendirilmesini amaçlayan çok önemli bir proje olduğunu vurguladı.
Suriyeli Bakan, ülkesinin ileride doğal gaz
ihraç eden bir ülke olmasını umduğunu sözlerine ekledi.
Almanya Federal Ekonomi ve
Teknoloji Bakanlığı Devlet Sekreteri Jochen Homann da, Avrupa'daki doğal gaz sorunlarına dikkati çekerek, bu durumun boru hatlarının ve işbirliği gereksiniminin önemini ortaya koyduğunu kaydederek, bu işbirliğinde Türkiye'nin "olağanüstü bir rol" oynadığını söyledi.
Yatırımları desteklemek için gerekli çerçeve koşulları sağlamak açısından projeye siyasi desteğin de önemli olduğunu ifade eden Homann, bu desteğin de zaten verildiğini, projenin başarıyla tamamlanmasını dilediklerini söyledi.
Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası Direktörü Riccardo Puliti de, önemli bir kilometretaşı olarak nitelediği projenin devam etmesi için destek vereceklerini belirtti.
Nabucco Uluslararası Şirketi Yönlendirme Komitesi Başkanı Werner Auli de, projede çok önemli bir noktaya geldiklerini söyleyerek, projenin Doğu-Batı,
Kuzey-
Güney arasında bir köprü niteliği taşıdığını, gelecek kuşaklar için çok önemli olduğunu, Türkiye ve Avrupa'nın gaz arzına önemli katkı sağlayacağını kaydetti. Auli, projeye katılımcı ülkelerin desteğine teşekkür etti.
Mısır Petrol Bakanı
Emin Fehmi de konuşmasında, Mısır olarak bu anlaşmanın ortaklarını kutladıklarını söyledi. Fehmi, Mısır'ın her zaman bölge istikrarı için çalıştığını belirterek, Mısır'ın önemli bir transit ülke olduğunu ve Avrupalı ortaklarıyla çalışmaya hazır olduklarını kaydetti. Arap boru hattından da bahseden Mısırlı Bakan, bu hattın daha sonra Türkiye'ye de uzatılacağını bildirdi.
AB Dönem Başkanı İsveç adına zirveye katılan İsveç'in Ankara Büyükelçisi Makiel Eriksson da dönem başkanlığı adına teşekkür ederek, Avrupa için enerji kaynaklarının çeşitliliğinin çok önemli olduğunu vurguladı. Türkiye'nin bu açıdan stratejik önemi sahip olduğunu belirten Eriksson, bu anlaşmanın gaz tedarikinin çeşitlenmesi açısından önemli olduğunu bildirdi.
Avrupa Yatırım Bankası Direktörü Thomas Barret de anlaşmanın mali kaynaklarının önemine dikkat çekerek, kendilerinin ekonomik kriz olduğu bir dönemde bunu sağlamaya çalıştığını, bunun da projeye verdikleri önemi gösterdiğini bildirdi.
* * *
Ankara Rixos Otel'de düzenlenen zirve çerçevesinde, ilk olarak Nabucco Projesine ilişkin
tanıtım filmi gösteriliyor.
Tanıtım filminin ardından katılımcıların kısa birer konuşma yapacağı genel oturuma geçilecek. Oturumun ardından projenin geçiş ülkelerini oluşturan Türkiye, Bulgaristan, Romanya, Macaristan ve Avusturya arasında ''Hükümetlerarası Anlaşma'' imzalanacak.
Söz konusu anlaşmayla, projenin inşasını uluslararası anlaşma avantajlarını sağlayarak kolaylaştırmak, hızlandırmak ve
işletme safhasında uygulanacak vergilendirme gibi belli esasları karara bağlamak amaçlanıyor.
-KATILIMCILAR-
Nabucco Zirvesi ve imza törenine Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yanı sıra Gürcistan Cumhurbaşkanı Mikheil Saakashvili, Romanya Başbakanı Emil Boc, Avusturya Başbakanı Werner Faymann, Bulgaristan Başbakanı Sergei Stanishev, Macaristan Başbakanı Gordon Bajnai ve Irak Başbakanı Nuri El-Maliki ile AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso katılıyor.
Zirve ve imza töreninde ayrıca, ABD Avrasya Enerji Özel Temsilcisi Büyükelçi Richard Morningstar, Senato Dış İlişkiler Komitesi Cumhuriyetçi Parti Grubu Başkanı Senatör Richard G. Lugar, AB Komisyonu Enerji Komiseri Andris Piebalgs, Almanya Federal Ekonomi ve Teknoloji Bakanlığı Devlet Sekreteri Jochen Homann, Avusturya Federal Ekonomi Bakanı Reinhold Mitterlehner, Azerbaycan Sanayi ve Enerji Bakanı Natık Aliyev, Bulgaristan Ekonomi ve Enerji Bakanı Petar Dimitrov, Gürcistan Enerji Bakanı Aleksandre Khetaguri, AB Dönem Başkanlığı Temsilcisi Mikael Eriksson, Macaristan Ulaştırma İletişim ve Enerji Bakanı Peter Honig, Mısır Petrol Bakanı Amin Sameh Samir Fahmy, Romanya Ekonomi Bakanı Adriean Videanu, Suriye Petrol ve Mineral Kaynaklar Bakanı Sufian Al-Allao, Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası Direktör Riccardo Puliti, Avrupa Yatırım Bankası Direktör Thomas Barret ve Nabucco Uluslararası Şirketi Yönlendirme Komitesi Başkanı Werner Auli hazır bulunuyor.
Çok sayıda
yerli ve yabancı gazetecinin takip ettiği zirve için 100'ü yabancı yaklaşık 330 basın mensubu akredite oldu.
Toplantının düzenlendiği Rixos Oteli çevresinde ve içinde yoğun güvenlik önlemleri alındığı gözleniyor.