Türkiye'nin risk primi azaldı

Küresel krizdeki performansıyla dünyanın ilgisini üzerine çeken Türkiye'nin risk primi geriledi.

Türkiye'nin risk primi azaldı

Bu sayede Finansbank, Libor+1,30 maliyetle 800 milyon dolarlık sendikasyon kredisi temin etti. Bunun, Türkiye'ye olan güveni gösterdiğini belirten Finansbank Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Aras, bir sonraki adımın ise 'kredi vadelerinin' uzaması olduğunu söyledi. Uluslararası piyasalarda krizin ardından sendikasyon kredilerinin vadeleri azalırken borçlanma faizleri yükseldi. Geçen yıl sıkıntılı dönem atlatan piyasalar 2010'da düzelmeye başladı. Kredi maliyetleri düşerken bu işten en kârlı çıkan ülkelerin başında Türkiye yer aldı. Krizi iyi yönetmesi sayesinde itibarı artan Türk bankaları, bu yıl içinde toplam 12,3 milyar dolar değerinde 15 sendikasyon kredisine imza attı. Son olarak Finansbank, 29 bankadan oluşan konsorsiyumdan 800 milyon dolarlık sendikasyon aldı. İmza töreninde konuşan Finansbank Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Aras, aldıkları kredinin komisyon ve faiz maliyetinin Libor+1,30 olduğu bilgisini vererek, "Bu, oldukça düşük bir oran. Dünyada genel trend böyle değil. Krizdeki başarılı performansı sayesinde Türkiye'nin risk primi düştü. Bundan sonra vadelerin de uzamasını bekliyoruz." dedi. Aras, Finansbank'ın tarihinde aldığı en büyük kredi olan bu kredinin Türk finans sektörüne de uluslararası güvenilirliğin arttığının bir göstergesi olduğunu sözlerine ekledi. Geçen mart ayında Türkiye'nin 1,2 milyar dolar değerindeki en büyük sendikasyonunun Akbank'a maliyeti Libor+1,50 olmuştu. Standard Chartered Bank koordinatörlüğündeki sendikasyon anlaşmasında Deutsche Bank, City Bank, JP Morgan gibi dünya devi finans kurumlarının imzası da bulunuyor. 1987'de kurumsal bankacılık hizmeti vermek amacıyla kurulan Finansbank'ın bugün reel sektörü desteklemekte olduğunu belirten Ömer Aras, 800 milyon doların dış ticaret finansmanında kullanılacağı bilgisini verdi. 1 yıl vadeli olarak temin edilen kredinin 333 milyon dolar ve 352 milyon Euro olmak üzere iki dilimden oluştuğunu anlatan Standard Chartered Türkiye CEO'su Ethem Tuncel de başta 500 milyon dolar ile yola çıkıldığını fakat 800 milyon dolara ulaşıldığını kaydetti. 2009'da dünyadaki sendikasyonlarda duraklama yaşandığını belirten Tuncel, bu yıl piyasanın yüzde 35 oranında büyüdüğüne dikkat çekti. Bankanın 3. çeyreğiyle ilgili bilgi veren Finansbank Genel Müdür Temel Güzeloğlu, bilançosunda en az devlet kağıdı bulunan banka olduklarını öne sürdü. Sektördeki diğer bankalarda devlet kağıdının bilançoda yüzde 35-50 arasında yer aldığı bilgisini veren Güzeloğlu, kendilerinde bu oranın yüzde 19 olduğunu kaydetti. Bu durumun olumlu sonuçlarını 2010'da yaşadıklarının altını çizen Genel Müdür, "Devlet kâğıtlarının azalması ile diğer bankaların kârlarının gerilediği bir zamanda üçüncü çeyreği 560 milyon lira kârla kapattık. 2011'de de halka arzımız var. Seneyi 500 şubeyle bitiriyor olacağız." diye konuştu. Banka, üçüncü çeyreği 34 milyar liralık bir bilançoyla kapattı. Bunun 23 milyar lirasını krediler, 6,5 milyar lirasını da devlet kâğıtları oluşturdu. Kendi bilançolarının yüzde 66'sını müşterilere verilen kredilerin oluşturduğuna dikkat çeken Güzeloğlu, diğer bankalarda bu oranın yüzde 50'nin altında olduğunu ifade etti. ZAMAN
<< Önceki Haber Türkiye'nin risk primi azaldı Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER