Türkiye’de kurumsallaşma arttı

Yönetim kurullarının bağımsızlığı konusunda dünya ortalamasının gerisinde kalan Türkiye’de, aile şirketlerinde kurumsal yönetim ilkelerinin uygulanmasına ilginin artmasıyla bağımsız yönetim kurulu üyelerine olan ihtiyaç da gündeme geldi.

Türkiye’de kurumsallaşma arttı

My Executive’in 49 şirketle yaptığı ankete göre, Türkiye’deki şirketlerin yüzde 35’inde bağımsız üye olduğu ortaya çıktı. YÖNETİM kurullarının bağımsızlığı konusunda dünya ortalamasının gerisinde kalan Türkiye’de, son bir kaç yıldır özellikle orta ve büyük ölçekli aile şirketlerinde, 3’üncü kuşakların göreve gelmesiyle birlikte kurumsal yönetim ilkelerinin uygulanmasına ilgisi arttı. Bunun sonucunda, bağımsız yönetim kurulu üyelerine olan ihtiyaç gündeme geldi. Danışmanlık şirketi My Executive’in 49 şirketle yaptığı anket ve görüşmelerin sonuçlarına yer verdiği “Bağımsız Yönetim Kurulu Üyeliği Zamanı Geldi Mi? Ne Söylüyorlar, Ne Düşünüyorlar?” adlı kitabında, Türkiye’deki şirketlerin yüzde 65’inin yönetim kurullarında bağımsız üye olmadığı ortaya çıktı. Yönetim kurullarında aranan kriter olarak ‘strateji’ öne çıkarken, görev süreleri 10 yıla kadar çıkabiliyor. Görev süresi 2-5 yıl Kurumsal yönetimin doğru ve tarafsız uygulanması açısından önem taşıyan bağımsız yönetim kurulu üyeleri, aile ve işle çıkar çatışması olmayan, hissedar olmayan ve şirket dışı kişiler oldukları için konularına objektif bakabiliyor. Ankete katılan 49 şirketin yüzde 35’i yönetim kurulunda bağımsız üyeye sahip olurken, yüzde 65’inin yönetim kurullarında bağımsız üye bulunmuyor. Bu şirketlerde, bağımsız üyelerin görev süresi de genellikle 2 ile 5 yıl arasında değişiyor. Şirketler arasında görev süresi 10 yılı bulan bağımsız yönetim kurulu üyeleri de bulunuyor. ‘Strateji’ ön planda Ankete katılan şirketlerin yönetim kurullarından öncelikli olarak stratejik yön belirlemelerini bekliyor. Bu seçeneği tercih edenlerin oranı yüzde 79 olurken, ikinci sırada yüzde 49 ile performans izleme/yönlendirme yer alıyor. Üst yönetim geliştirme beklentisi yüzde 41 olurken, dördüncü önceliği, yüzde 37 ile ‘denetim ve rik yönetimi’ oluşturuyor. Şirketler, yönetim kurulu üyelerinin özelliklerinde ‘olmazsa olmaz’ olarak ‘stratejik düşünebilme’yi görürken, üyelerde aranan özellikler arasında ‘vizyoner olma’ da bulunuyor. En çok talep edilen bu iki özellik dışında, ‘fikirlerini açık net ve kimseden etkilenmeden ifade edebilme’, ‘ekip çalışmasına açık olma’, ‘başkalarını motive etme, güçlü iletişim becerileri’ sıralanıyor. Bu üyelerin genel yönetim ve finans alanında tecrübeli olması da talep ediliyor. Yazılı seçim kriteri yok Ankete katılan şirketlerin yüzde 65’i yönetim kurulu üyelerini yazılı seçim kriteri olmadan seçiyor. Yönetim kurulu üyelerinin seçiminde ise stratejik yönetim deneyimi başı çekerken, adayların sektörü iyi bilmesi ve geniş ilişki ağlarının olması da önem taşıyor. Şirketlerin yüzde 84’ünün yönetim kurullarında görev dağılımı bulunuyor. Yönetim kurullarında görev tanımı olan şirkeerin oranı ise yüzde 33’te kalıyor. Şirketlerin tamamına yakınında denetim komiteleri bulunuyor. Risk komiteleri ayda bir veya 3 kez toplanıyor. Kurumsal yönetim kurulu komiteleri ise 3 ayda bir yapılıyor. Bağımsız üye nedir? GENELLİKLE şirket ile ilişkisi yönetim kurulu üyeliği ve dolayısıyla kazanılmış yüzde 5’i geçmeyen hissedarlıkla sınırlı olan, son 5 yılda şirkette profesyonel olarak çalışmamış olan ve şirketin ana tedarikçileri veya müşterilerinden birinde çalışmayan, yönetim kurulu üyelerine bağımsız üye deniyor. Üyelerin ödülü ‘huzur hakkı’ ŞİRKETLERDE yönetim kurulu üyelerinin ödüllendirilmesinde en büyük payı yüzde 70 ile ‘huzur hakkı’ alıyor. Yani, üyelere ödül olarak sabit bir ücret veriliyor. Ödüllendirmede kâr payı yüzde 11, performans payı ise yüzde 11 pay alıyor. Şirketlerin 49 şirketin hiç biri yönetim kurulu üyelerine ödül olarak hisse vermeyi tercih etmiyor. Kadın başkan oranı yüzde 9’da kaldı ŞİRKETLERDE yönetim kurulu başkanlığı görevi erkeklerin ağırlığında. Başkanlık koltuğunda oturan erkeklerin oranı ankete katılan 49 şirket arasında yüzde 91. Kadın başkanların oranı ise yüzde 9’da kalıyor. Yönetim kurulu üyeleri arasında ise erkeklerin oranı yüzde 83’e iniyor, kadınların oranı yüzde 17’ye çıkıyor.
<< Önceki Haber Türkiye’de kurumsallaşma arttı Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER