Aheste yap reformları
Çünkü
TÜSİAD, mehtabın uyanmasını istemiyor. Zenginler Kulübü, askere
sivil yargı yolunu açan düzenlemenin “aceleci” bir şekilde kabul edilmesini sakıncalı buldu
Askerlerin sivil mahkemelerde yargılanmasına olanak sağlayan
yasa değişikliğiyle ilgili
tartışmalara TÜSİAD da katıldı. Daha önce reformların yavaşladığını belirterek sık sık hükümeti eleştiren patronlar kulübü, AB'ye uyum için çıkarılan yasanın aceleye getirildiğini savundu.
Yazılı bir açıklamayla tartışmaya katılan TÜSİAD, askerî-sivil yargı ayrımının,
demokratikleşme süreci ve AB uyumu kapsamında ele alınması gereken bir konu olduğunu vurguladı.
Usul yanlıştı, önce tartışılmalıydı
Geçen hafta sonu
TBMM'de kabul edilen ve askerleri bazı suçlarda sivil yargıya tabi kılan
kanun için takip edilecek en uygun yolun, yargı
reformu olduğunu belirten TÜSİAD, yeni değişikliğin en azından askerî yargıyı bir bütün içinde ele alan bir paket içinde gerçekleştirilmesi gerektiğini kaydetti.
Değişikliğin yapılış usulünün, düzenlemenin TBMM'de kabul edilmeden önce tartışılması ve dolayısıyla TBMM ihtisas komisyonlarında görüşülmesi olanağını ortadan kaldırdığı ifade edilen açıklamada şöyle dendi:
“Demokratik tartışma sürecinden geçmesi gereken yapısal düzenlemelerin, son örnekte görüldüğü gibi bir usulle gerçekleştirilmesi, temel
ekonomik, siyasal ve sosyal sorunların çözümünde TBMM'den beklenen uzlaşının sağlanmasını zorlaştırmaktadır.
Acele olunca gerilim çıktı
Bu tür aceleci girişimler, Anayasa'nın kapsamlı bir değişikliğe tabi tutulması gereği yaygın olarak dile getirilmekteyken, yeni gerilim alanlarının doğmasına yol açmaktadır.
2009 yılının ilk çeyreğine ilişkin
büyüme rakamı, son dönemlerin en büyük daralmasına işaret ederken, siyasetteki yüksek
tansiyon, krizle mücadeleye yönelik ekonomik politikalarına yoğunlaşılmasını engellememelidir.
Türkiye ekonomisinin orta ve uzun vadede istikrarının sağlanması, gerilimden uzak ve sağlıklı bir siyasi atmosferi zorunlu kılmaktadır.”
‘AB İÇİN VAKİT KAYBETMEYELİM' DEMİŞTİ
TÜSİAD Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ: Türkiye'nin 21. yüzyılda küresel
rekabet gücü yüksek bir
demokrasi olarak yükselmesi için, AB üyeliğinin gerekli kıldığı, bireysel ve kolektif özgürlükler, eğitim, bilgi toplumu, kadın hakları, çevre, etkili kamu yönetimi reformu ve
kayıt-dışı ekonomi gibi alanlarda köklü atılımlara gerek duyulmaktadır.
(
İngilizce ve
Türkçe yayımlanan aylık True dergisine konuşurken):
AB'ye girmek için
vakit kaybetmememiz lazım, ne kadar çabuk girersek o kadar çok kazançlı çıkarız. AB sürecinde ülkemizde birçok reform hız kazanıyor.
Bu süreç geciktikçe bu reformlar da gecikebilir.
Örneğin bir ekonomi reformunu yapmayarak yerine göre
vergi reformunu gerçekleştiremiyoruz ve girişimcinin önü kapatılıyor, dolayısıyla
yabancı sermaye ülkemize daha az giriyor.
Kaynak:
Taraf