Süleyman Yaşar yeni yıl için yaşanabilecek krizlere karşı uyardı

2015'e iki gün kala hepimizi bekleyen ekonomik tehditler ve yansımaları.

Süleyman Yaşar yeni yıl için yaşanabilecek krizlere karşı uyardı

2015 yılına bir gün kala önümüzdeki ekonomik riskleri bilip ona göre adım atmak için, jeopolitik konumumuzdan dolayı, yakın ve uzak bölgelerin taşıdığı riskler hem fert hem de ülke ekonomisi için son derece önemli. Taraf gazetesi yazarı Süleyman Yaşar konuyla ilgili 'Euro bölgesi için risk'  başlıklı bir yazı kaleme aldı.

İşte Yaşar'ın o yazısı:


"Önümüzdeki yıl ekonomi için pek çok risk var. Bu riskleri dikkate almadan ekonomik projeksiyonlar yapmak hatalı olur. İşte bu nedenle bugün bu risklerin neler olduğuna bir bakalım.

Önce Suriye riskini ele alalım. Suriye’deki çatışma Lübnan, Ürdün ve Türkiye’ye sıçrayabilir. Çünkü sıçramaması için ortada bir garanti yok.

Bu arada İsrail, İran’ın Batılı ülkelerle görüşmeleri aksadığında, nükleer silah geliştirmesine karşı atağa geçebilir. Böyle bir durumda İran ve İsrail savaşı kaçınılmaz olur.

Yine Suudi Arabistan Kralı Abdullah 90 yaşına geldi. Eğer Kral Abdullah ölürse bu durumda Suudi gençleri barışçı politikadan ayrılıp Irak- Şam İslam Devleti saflarına katılabilirler. Böyle bir durumda Irak-Şam İslam Devleti güçlenir Orta Doğu karışabilir.

Bir de Hamas, politik güç kazanmak için İsrail ile çatışabilir.

Gelelim Putin riskine… Viladimir Putin NATO ülkelerinin Rusya Federasyonu’nun altını oyduklarına inanıyor. İşte bu nedenle Rusya, NATO’nun gücünü Estonya ve Letonya üzerinden sınayabilir. Tabii bu durumda ortalığın karışacağını söylemek herhalde yanlış olmaz.

Yine Rusya, Kırım için karadan bir geçit açmaya çalışıyor. Bu nedenle Putin Ukraynalı isyancıları destekliyor. Bu konuda yaptırımlar derinleşince bir sıcak savaş yaşanabilir.

Tabii bir de komşu Yunanistan’da sorun var. Hükümet düşebilir. Euro karşıtı lider Alexis Tsipras güçlendiği takdirde Yunanistan’ın statüsü Euro Bölgesi için sorun yaratabilir. Euro Bölgesi bono piyasaları krize girebilir.

Bu saydıklarımız Türkiye’ye yakın riskler olarak sıralanabilir. Bir de uzak ama küresel ekonomiyi etkileyecek Güney Çin Denizi’nde Japon ve Çin çatışmasının bir risk olarak göründüğünü belirtelim. Yine Nijerya’da Boko Haram İslami örgütü yeni saldırlar yapabilir. Bir de Hindistan- Pakistan, Afganistan- Pakistan arasında Taliban nedeniyle sıcak gelişmeler olabilir. Bu aradaKuzey Kore ve Güney Kore arasında yaşanacak bir çatışmanın muhakkak ekonomik yansımaları olacağını belirtelim. Yine Rusya, ABD, Norveç, Danimarka ve Kanada arasında kutup bölgesinde doğalgaz alanları üzerindeki anlaşmazlıklar sıcak çatışmalara dönüşebilir.

Gelelim bütün bunları niye anlattığımıza…

Anlattık, çünkü bütün bu riskler petrol, dolar, altın ve diğer emtia fiyatlarını etkiliyor. İşte bu nedenle bu risklerin neler olduğunu bilmekte fayda var. Anlayacağınız petrol fiyatları düşecek derken birdenbire bu risklerden biri gerçekleşirse tahminler altüst olabilir. Dolayısıyla petrol fiyatı geriledi petrolden artan parayla ilave tüketim yapalım düşüncesi büyük kayıplara neden olabilir. O hâlde temkinli olmakta fayda var.

***
Engin Ardıç İstiklal Marşımıza niye düşman

Namaz kılmaz, oruç tutmaz, yaşı gelip geçtiği hâlde Hacca da gitmeyen hem ateist hem İslamcı,Cem Uzan’ın Star gazetesinin 9 Kasım 2002 tarihli nüshasında dönemin siyasetçilerine orço Abdullah, pezo Vecdi, hibino Recep, beşlik Bülent, tekerlek Abdüllatif gibi sıfatlar takan, herkesin karısına kızına taciz yazıları yazan paralel Engin Ardıç Sabah gazetesinde 28 Aralık 2014 tarihli yazısındaİstiklal Marşımızın kaldırılmasını istedi.

Peki, niye İstiklal Marşımızın kaldırılmasını istedi Engin? Çünkü ipleri kimin elindeyse onların isteklerine göre konuşuyor.

İplerini Cem Uzan’ın elindeyken popülist milliyetçi olan ve Cem Uzan’ın seçim konuşmalarını yazan Engin o sıralar İslamcılara esip gürlüyordu, ipleri başkasının eline geçince şimdi İslamcı oldu. Ve Hilafet’i savunuyor şu sıralar. İşte bu nedenle emperyalizme karşı verilen İstiklal Savaşı’na ve onun marşı olan İstiklal Marşımıza karşı. Çünkü İstiklal Savaşı olmasaydı Halife Sultan dominyon bir devlet statüsünde Hilafet’i sürdürecekti. Hâlbuki İstiklal Savaşı bu dominyon devleti ve Halife Sultan’ın hilafetini engelledi. İşte bu nedenle İstiklal Savaşı ve onun marşı, Engin’in hoşuna gitmiyor. Ve İstiklal Marşımıza düşman oldu.

Tabii bir de İstiklal Marşımızda Engin’i rahatsız eden bir çağrı var “Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma sakın” diyor. İşte bu çağrı Engin’i çıldırtıyor. Hiç hoşlanmıyor bu çağrıdan. Değerli okuyucular yurdumuza uğratılmaması istenilenlerin kim olduğunu siz anladınız. İşte böyle.
"

TARAF
<< Önceki Haber Süleyman Yaşar yeni yıl için yaşanabilecek krizlere... Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER