Eski Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Şener, dünyada yaşanan ekonomik kriz öncesinde Türkiye'nin gerekli önlemleri almadığını ve ekonomi konusunda gerekli hassasiyeti göstermediğini söyledi. Şener, Kamu Çalışanları Hak Sendikaları Konfederasyonu (HAKSEN) 1. Olağan Genel Kurulu'nun Tes-İş Sendikası konferans salonunda yapılan toplantısına katıldı. Şener, programa gelişinde basın mensuplarının soruları üzerine dünyada yaşanan ekonomik krizin Türkiye'ye yansımalarını değerlendirdi. Dünyada ekonomik gündemin gittikçe yerleştiğini, ABD, ABD ve Japonya'da önemli sıkıntıların yaşanmaya başladığına işarete eden Şener, hükümetin krize karşı gerekli önlemleri almadığını öne sürdü. Şener, ekonomi yönetimin ekonomiden başka konulara kilitlenmiş durumda olduğunu belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: "Dünyada ekonomik dalganın var olduğu bir dönemde ekonomik yönetimin çok yoğun bir mesai harcaması lazım. Sürekli çalışması lazım. Sık sık toplanması lazım. Konuyu önemsemesi, ciddiye alması ve buna göre yönetmesi gerekir. Maalesef Türkiye'de ekonomi yönetimi ekonomiden öte konulara kilitlenmiş vaziyettedir ve ekonomiyle ilgili gerekli hassasiyetin gösterildiği izlenimde yoktur. İkincisi bir yılı aşkın süredir böyle bir dalganın bize de ulaşacağı belli iken bu süre içerisinde yeterli önlemlerin ve çalışmaların yapılmış olması gerekirdi. Bu geçen süre zarfından ekonominin krizlere dayanaklığını artıracak ciddi bir çalışmanın da yapılmamış olduğunu görüyoruz. Tüm bunlarla birlikte değerlendirmiş olursak Türkiye'de önemli sorunlar bekliyor. " Türkiye'nin yüksek potansiyeli ve tarihi birikimin olduğunu ifade eden Şener, "Bu potansiyeli ve bu gücü ile zor dönemleri aşmasını bilecek bir özelliğe sahiptir. Önemli olan bunun iyi kullanılması iyi yönetilmesidir. Her şeyden önce ekonomi ile ilgili gelişmelerin tek sorumlusu siyasal iktidardır." diye konuştu. Ekonomi konusunda Türkiye'yi zor günlerin beklediğini iddia eden Şener, "Bu zor günlerin doğru yönetilmesi gerekir. Gündemlerin doğru tespit edilmesi gerekir. Sistemin çözüm üretme yeteneğini sürekli artırmak gerekir. Kavgayla, dövüşle, kin ve nefreti derinleştirerek Türkiye'deki var olan ekonomik soruna yeni yeni sorunlar ilave ederek yola devam etmek sorumlu bir iktidarın yapacağı iş değildir." dedi. "CARİ AÇIĞIN İTİRAFI ANLAMINA GELİR" Gurbetçilerin paralarının Türkiye'ye getirilmesinin teşvik edilmesi yönündeki girişimler konusundaki görüşünün sorulması üzerine Şener şu cevabı verdi: "Sorunları tek yönlü ele almak eksik olabileceği gibi çözümleri tek yönlü belirlemeye kalkmak da büyük eksikliktir. En azından burada şu tespit yapılmış vaziyettedir: Türkiye'nin yüksek cari açığı vardır. Bu yüksek cari açığın bir sorun oluşturacağını, sorun olduğunu hükümet yetkilileri şu ana kadar ifade etmemişlerdi. Ama gurbetçilerin yurtdışındaki paralarının Türkiye'ye çekilmesi için bazı özendirici önlemlerin alınması ihtiyaç olduğunun ifade edilmesi, Türkiye'deki yüksek cari açığın bir risk olduğunu aynı zamanda itiraf anlamına gelir. Bunu görmüş olabilmeleri bir adımdır diye değerlendiriyorum." CİHAN