Sağlık harcamalarına kısıtlama

Niyet Mektubu'nu onaylayan Uluslararası Para Fonu (IMF), 1 milyar 132 milyon dolarlık kredi dilimini serbest bıraktı

Sağlık harcamalarına kısıtlama

Niyet mektubunda hükümet, IMF'ye ilaç harcamalarını kısma sözü verdi. Bu çerçevede ilaç bedellerinin kısılması için 'kutu küçültme' operasyonu yapılacak. Hazine Müsteşarlığı, Uluslararası Para Fonu (IMF) ile yürütülmekte olan stand-by düzenlemesinin beşinci gözden geçirmesinin, IMF İcra Direktörleri Kurulu tarafından dün görüşülerek onaylandığını ve beşinci gözden geçirmenin tamamlanmasıyla 749,5 milyon SDR (yaklaşık 1.132,4 milyon ABD Doları) tutarındaki kredi diliminin serbest bırakıldığını açıkladı. Niyet Mektubu'nda, Mayıs-Haziran dönemindeki finansal piyasa çalkantısına rağmen ekonominin bu yıl, dayanaklılığının ciddi bir göstergesi olarak yüzde 6 oranında büyümesinin beklendiği bildirildi. Cari açığın genişlemeye devam etmesine karşın, rekor düzeydeki doğrudan yabancı sermaye girişleri dahil rahat finansman imkanlarının mevcudiyetini sürdürdüğünün vurgulandığı Mektupta, “her ne kadar enflasyon yükselmiş olsa da bu durum, başta yüksek emtia fiyatları olmak üzere, arz yönlü olumsuz şokların ve Türk Lirası'nda meydana gelen değer kaybının neticesidir” denildi. Mektupta, kamu maliyesinde, toplam kamu kesimi faiz dışı ve genel dengesinin, programda öngörülenin önemli düzeyde üzerinde gerçekleşmiş olup, yıl sonu hedeflerinin rahatlıkla aşılması ve net borç rasyosunun azalan seyrini sürdürmesi beklendiği vurgulandı. Niyet Mektubu'nda, Kamu iktisadi teşebbüsleri (KİT'ler) hariç konsolide kamu sektörü faiz dışı fazla hedefi ve sosyal güvenlik açığına ilişkin üst sınırın tutturulduğu, KİT'ler dahil konsolide kamu sektörü faiz dışı fazla hedefinin ise tutturulmuş olmasının beklendiği ifade edildi. Faiz dışı harcamalara ilişkin üst sınırın ise kısmenbazı harcamaların planlanandan öne alınmış olması sebebiyle, küçük bir miktarla aşıldığı belirtildi. GELİR VERGİSİNİN İKİNCİ AŞAMASI TBMM'YE GÖNDERİLİYOR Mektup'ta, gelir vergisinin ikinci aşamasının hayata geçirilmesine ilişkin tasarının, önümüzdeki günlerde TBMM'ye sunulacağı vurgulandı. Niyet Mektubu'nda, Halkbankası'nın özelleştirilmesine ilişkin ayrıntılı bir takvimin yakın gelecekte ilan edileceği ifade edildi. Ayrıca, Mektup'ta, alınan telafi edici tedbirler ışığında merkezi yönetim ve sosyal güvenlik kuruluşlarının konsolide faiz dışı harcamalarına ilişkin Eylül ayı sonu performans kriterinin uygulanmaması ve söz konusu kritere ilişkin 2006 Aralık sonu üst sınırının değiştirilmesi talep edildiği kaydedildi. Mektup'ta, dış talepten kaynaklanacak olumlu katkı ile 2007'de büyümenin yüzde 5 seviyesinde gerçekleşmesinin öngörüldüğü bildirildi. ENFLASYON HEDEFİ Niyet mektubu'nda, enflasyonun yıl sonu gerçekleşmesinin yüzde 5'lik orijinal hedefi önemli ölçüde aşmasının beklendiği, enflasyonun düşürülmesi sürecinin kısa bir süre içerisinde yeniden başlaması ve enflasyonun 2007-08 için belirlenen yüzde 4'lük hedefe yakınsamasının beklendiği kaydedildi. Dış denge tarafında ise cari işlemler açığının biraz daha artarak, bu yıl GSMH'nin yaklaşık yüzde 8,5'ine ulaşması beklenmekle birlikte, iç talepteki yavaşlama, petrol fiyatlarındaki gevşeme ve liradaki değer kaybının, önümüzdeki dönemde açığın istikrarlı bir seviyede kalmasına yardım edeceği öngörüldü. Mektup'da ayrıca, süregelen güçlü doğrudan yabancı yatırım girişleri ve özel sermaye akımlarının (gerek bankalara ve gerekse şirketlere) olumlu finansman tablosunun devamını sağlayacağına işaret edildi. PARA POLİTİKASI Niyet mektubu'nun Para Politikası kısmında, enflasyonun büyük ölçüde kontrol altında tutulduğu ve enflasyon beklentilerinin kısmen düzeldiği ifade edildi. Günlük döviz alım ihalelerine yeniden başlanmış olup, bu ihalelerde günlük minimum satın alım miktarı 15 milyon ABD doları olarak önceden sabitlenmiş ve bankalara ortalama ihale fiyatı üzerinden ilave 30 milyon ABD dolarına kadar satım opsiyonu tanındığı belirtilirken, İhale mekanizmasında öngörülebilirliği artırmak amacıyla söz konusu günlük minimum tutarların 2007 sonuna kadar değiştirilmeyerek, aynı seviyede tutulacağı kaydedildi. Mektup'ta, ancak olağanüstü koşullarda ihalelerin geçici bir süreyle askıya alınmasının söz konusu olabileceği, ayrıca, aşırı döviz kuru oynaklığını engellemek için ihtiyari müdahale seçeneğinin bulundurulmasına da devam edileceği vurgulandı. SAĞLIK SİSTEMİNDEKİ YENİ ÖNLEMLER Niyet Mektubu'nda, alınan önlemlerle, sosyal güvenlik açığına ilişkin yıl sonu performans kriterinin tutturulmasının beklendiği kaydedildi. Sağlık harcamalarının kontrol altında tutulmasına ilişkin esnekliğin artırılması amacıyla, sosyal güvenlik kurumuna tıbbi tedavi ve ilaçlardaki katkı paylarını değiştirme yetkisi veren yasa tasarısının Aralık sonuna kadar yasalaşmasının beklendiği ifade edildi. Aynı zamanda, Kasım ayı sonuna kadar, 2007 yılı için devlet hastanelerindeki performansa dayalı ek ödeme sisteminin yapısının değiştirileceği, hastanelerde yeni bir performans değerlendirme modeli kullanılarak, sağlanan sağlık hizmetinin kalitesi, uluslararası en iyi uygulama göstergeleri baz alınarak izleneceği, ek ödemeler söz konusu kalite değerlendirme sistemi bazlı ayarlanarak bu ödemeler toplamının 2006 seviyesinde tutulmasının sağlanacağı, ek ödeme sisteminin, birinci basamak sağlık merkezlerinde çalışan pratisyen hekimlere yapılan ek ödemeleri artıracak ancak ek maliyete neden olmayacak bir şekilde yeniden yapılandırılacağı kaydedildi. İLAÇ HARCAMALARI SIKI KONTROL EDİLECEK Müteakiben, ilaç harcamalarını kontrol altına almaya yönelik olarak en geç Aralık ayı sonuna kadar, aynı biyo-eşdeğerlilik grubunda yer alan geri ödenebilir en ucuz ve en pahalı ilaç fiyat aralığının yüzde 22'den, yüzde 20'ye düşürülmesi, jenerik ve orijinal ilaçlar arasındaki fiyat oranının yüzde 80'den, yüzde 72'ye indirilmesi, referans fiyatların belirlenmesinde karşılaştırma amacıyla kullanılan ülke sayısının artırılması ve doktorların başta antibiyotikler olmak üzere, uygun ilaç kullanımı konusunda eğitilmesi de dahil olmak üzere bir dizi önlem alınması planlanıyor. İLAÇLAR DAHA KÜÇÜK AMBALAJLARDA VERİLECEK Mektuba göre, 2007 yılının ilk çeyreğine kadar, ayakta tedavide her bir başvuruya yönelik ödeme sisteminin getirilmesi, tedavinin niteliği ile uyumlu olarak ilaçların daha küçük ambalajlarda reçete edilmesi, aile hekimliği sisteminin ilave 10 ilde daha uygulanmaya başlanması ve daha iyi bir izleme sisteminin oluşturulması amacıyla mevcut üç sosyal güvenlik kuruluşunun provizyon sistemlerinin birleştirilmesi ve eczanelerde hak sahipliği kontrolü uygulamasına başlanması planlanıyor. SOSYAL GÜVENLİK KATKI PAYLARININ DÜŞÜRÜLMESİ YOLLARI Mektup'ta, gelecekteki program gözden geçirmeleri kapsamında, Mayıs sonu itibariyle vergi gelirlerinin (planlanmamış bir defaya mahsus tahsilatlar dışarıda tutularak) programlananın üzerinde bir performans sergilemesi halinde bu ek gelirin Banka ve Sigorta Muamele Vergisi oranının azaltılması ya da işgücü piyasasında esnekliği artırmayı ve kayıt altında faaliyeti teşvik etmeyi hedefleyen daha geniş bir emek piyasası reformu kapsamında sosyal güvenlik katkı paylarının düşürülmesi için kullanılmasının yollarının araştırılacağı vurgulandı. Enflasyonun ve cari işlemler hesabındaki gelişmelerin elverdiği ölçüde, gerçekleşecek gelir fazlasından kalan kısmın 2007 yılının ikinci yarısında öncelikli ve verimli yatırım harcamalarına tahsis edilmesinin de düşünüldüğü vurgulandı. YENİ PERSONEL ALIMI YAVAŞLAYACAK Mektuba göre, personel harcamalarını belli sınırlar dahilinde tutma hedefi ile uyumlu olarak, 2007 bütçesinde yeni kamu çalışanı alımı hızında bir yavaşlama öngörülüyor. Aynı zamanda ücret skalasının daha fazla daraltılmaması ve bütçeye yükün belli bir çerçevede tutulması da dahil olmak üzere, kamudaki maaş/ücret yapısını daha rasyonel bir çerçeveye oturtmayı hedefleyen geniş kapsamlı bir kamu personel reformunun uygulanması konusunda kararlı olunduğu vurgulandı. Söz konusu reformun muhtemel unsurları arasında, ücret yapısının basitleştirilmesi, ücretin hemen hemen tüm bileşenlerinin vergi matrahına dahil edilmesi, maaş artışlarının bütçe sürecinde belirlenmesi, liyakat ve performans ödemesine imkan tanınması ve farklı kamu kurumlarında aynı düzeydeki kamu çalışanlarına eşit ücret prensibinin getirilmesi hususları yer alıyor. Genel olarak sivil toplum temsilcileri ile istişare etme gereği dikkate alındığında, söz konusu reformun 2008 yılıbaşlarında uygulamaya konmasının beklendiği ifade edildi. Kamu Maliyesi hedefleri çerçevesinde, KİT fiyatlarının 2007 program varsayımlarıyla uyumlu olmasının sağlanacağı da vurgulandı. İPOTEKLİ KONUT FİNANSMANI IMF İcra Direktörleri Kurulu'nda onaylanan 5.Gözden Geçirme'ye ilişkin Niyet Mektubu'nda, İpotekli Konut Finansmanı Kanun Tasarısının yakın gelecekte TBMM'de kabul edilmesinin beklendiği vurgulandı. Kanun Tasarısı, BDDK'nın konsolide denetim uygulama sorumluluğu ile uyumlu olmak üzere, BDDK denetimine tabi tüm kurumların konut finansmanı kredilerini denetleme yetkisini sadece BDDK'ya veriyor. Mali olmayan şirketlerin sahip olduğu Konut Finansmanı Şirketleri ve İpotekli Konut Finansmanı Kuruluşlarının denetimi ise Sermaye Piyasası Kurulunun sorumluluğu altında olacak. Devlet Bakanı Ali Babacan ile Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz'ın imzalarını taşıyan Niyet Mektubu'nda ekonomik programda alınan önlemler gelişmeler ve beklentilere ilişkin tespitler yer aldı. İpotekli Konut Finansmanı Kredilerine ilişkin ikincil düzenlemeler Kanun Tasarısının TBMM'de kabul edilmesinin ardından kısa bir süre içerisinde yayımlanacağı ifade edildi. Bu düzenlemeler, gayri menkullerin değerlemesi konusunu sıkı kurallara bağlayacak ve teminat değerine karşılık sağlanacak konut finansman kredilerinin miktarına ilişkin ihtiyati limitler getirecek. GELİR VERGİSİ REFORMUNUN İKİNCİ AŞAMASI Niyet Mektubu'nda, Gelir vergisi reformunun ikinci aşamasında, KDV'ye bağlı mevcut özel gider indirim sisteminin yerine vergi gelirleri açısından etkisi nötr olacak şekilde asgari geçim indirimi getirilmesinin amaçlandığı belirtildi. Vergilendirilebilir uzun dönemli gayrimenkul değer artış kazançlarını tanımlayan elde tutma sürelerinin uzatılması suretiyle vergi tabanının genişletilmesi ile vergi yetkililerinin gelir ve harcamaları çapraz kontrole tabi tutabilmesine imkan verecek genişletilmiş idari yetkilerin hayata geçirilmesinin de hedeflendiği kaydedildi. Bunların yanı sıra, gelecek yıl, 2008 yılında uygulamaya konulmak üzere küçük işletmelerin vergilendirme sistemini kolaylaştıracak kapsamlı bir gelir vergisi reformu üzerinde çalışılacağı vurgulandı. İlgili taraflarla kapsamlı görüş alışverişinde bulunulması ihtiyacı nedeniyle gelir vergisi reformunun ikinci aşamasının TBMM'ye sunulması geciktiği, söz konusu düzenlemenin, vergi tabanının genişletilmesine ilişkin ve idari nitelikteki önlemler geriye dönük olarak 1 Ocak 2007'den itibaren geçerli olacak şekilde, Şubat 2007 sonuna kadar Meclisce onaylanmasının beklendiği ifade edildi. KONUTTA FAİZ ÖDEMELERİ VERGİDEN İNMEYECEK Mektup'da, Gelir vergisi tabanının korunması amacıyla,çıkarılması planlanan ipotekli konut finansmanı kanununda faiz ödemelerinin vergi matrahından indirilmesine ilişkin bir düzenlemeye yer verilmemesinin beklenmekte olduğu da vurgulandı. Ayrıca, yine bir defaya mahsus teşvikler ve sektörel bazda vergi indirimi uygulamalarından kaçınılmaya devam edileceği, mevcut vergi harcamalarının rakamsal büyüklüğünün ortaya konması hususunda daha fazla ilerleme kaydedileceği ve buna ilişkin bir raporun Haziran 2007 sonuna kadar yayımlanacağı kaydedildi. KDV'nin yapısını zayıflatacak ilave vergi oranı indirim veya muafiyetleri getirilmemesine ilişkin kararlılığın devam ettiği de vurgulandı. Kamu maliyesinde şeffaflığın artırılmasına büyük önem verildiği belirtilirken, bu amaçla, yıllar arasında karşılaştırma yapılmasını kolaylaştıracak şekilde, geçmiş yıllara ait kamu maliyesi rakamları yeni ”merkezi yönetim bütçesi” formatına uygun olarak yeniden hesaplanmış olup, sonuçların Ocak 2007 sonuna kadar yayımlanmasının planlandığı kaydedildi. Ayrıca, mahalli idarelerin muhasebe ve raporlama sistemlerinin iyileştirilmesine yönelik çalışmaların da sürdürüldüğü, mahalli idarelerin 2006 yılı bütçe gerçekleşme rakamlarının Şubat 2007 sonuna kadar derlenerek, Mart 2007 sonuna kadar yayımlanmasının öngörüldüğü vurgulandı. 2007 yılında mahalli idarelerin bütçe gerçekleşme rakamlarının üçer aylık dönemler halinde yayımlanmasının planlandığı da kaydedildi. Ek olarak, tüm sektörlerdeki kamu-özel sektör işbirliği projelerinin muhasebe ve yönetim çerçevesini ortaya koyacak olan bir yasal çerçeve üzerindeki çalışmaların devam ettiği de ifade edildi. MALİ SEKTÖR REFORMLARI Niyet Mektubu'nun Mali sektör reformlarına ilişkin kısmında ise ikincil düzenlemelerin yayımlanması ile birlikte yeni bankacılık kanununun tam olarak uygulamaya konulması, denetimi en iyi uluslararası uygulamalara daha fazla yaklaştıracağı vurgulandı. Yeni düzenlemelerin, bir çok temel alana ilişkin denetim faaliyetlerini ciddi anlamda güçlendireceği, ilaveten, denetim faaliyetlerinin daha entegre hale getirilmesinin faydalı olup olmayacağını değerlendirmek üzere oluşturulan komitenin, elde ettiği sonuçları 2006 yılı sonundan önce açıklamasının beklendiği ifade edildi. Buna ek olarak, Finansal Sektör Değerlendirme Programı (FSAP) sonuçlarının gelecekteki finansal sektör reform çalışmalarına rehberlik etmesinin planlandığı belirtildi. Mektup'ta, finansal piyasalarda yılın önceki aylarında yaşanan dalgalanma neticesinde kredi büyümesi yavaşlamış olsa da BDDK bankalar üzerindeki inceleme ve gözetimini yoğunlaştırdığı, banka kredi portföylerindeki artışa paralel olarak yeterli rezerv oluşturmak amacıyla genel karşılık oranı yeni krediler için iki katına çıkarılarak, yüzde 1 olarak belirlendiği (yeni bilanço dışı yükümlülükler için ise yüzde 0,2'ye çıkarılmıştır) ifade edildi. BDDK'nın, bankaların öngörülmeyen şoklar karşısında yeterli kaynaklara sahip olmalarını temin etmek amacıyla,kendi sorumluluğu altındaki alanlarda gerekli tedbirleri almaya hazır olduğuna da dikkat çekildi. Kamu bankalarının özelleştirilmesi için gerekli çalışmaların tamamlanması konusunda ilerlemelerin kaydedildiğinin altının çizildiği Mektup'ta, Özelleştirme İdaresi'nin, Halk Bankasının özelleştirme sürecinden resmen sorumlu kılındığı hatırlatıldı. Mektup'ta, detaylı bir takvimi de içerecek bir ihale duyurusunun yakın gelecekte yapılacağı, hazırlanan takvime göre satış işleminin ise Mayıs 2007 sonuna kadar tamamlanmasının beklendiği vurgulandı. Halk Bankası tecrübesi ışığında Ziraat Bankası için bir strateji belirlenmesine yönelik kararlılığın da devam ettiğine dikkat çekildi. TMSF FAALİYETLERİNİ AZALTACAK TMSF'nin faaliyetlerini planlandığı biçimde azaltmakta olup, devir alınan bankalardan kalan varlıkları 2007 yılı sonuna kadar elinden çıkaracağının vurgulandığı Mektup'ta, Hazine'nin bu aşamada daha önceki dönemde gerçekleşen banka yeniden yapılandırmalarından kaynaklanan alacaklarını çözüme kavuşturacağı ifade edildi. YATIRIM ORTAMI Niyet Mektubu'nda, Türkiye'nin yatırım ortamının iyileştirilmesi amacıyla sürdürülen çalışmaların sonuçlarını, bugüne kadar görülmemiş düzeyde özelleştirme ve doğrudan yabancı yatırım geliri elde edilmesi suretiyle gösterdiğine dikkat çekildi. Mektup'ta, doğrudan yabancı yatırımların, özel birleşme ve satın alımlar ve yatırım ortamındaki iyileşmenin etkisiyle, geçen yılın rekor seviyedeki rakamlarını rahatlıkla aşmasının beklendiği vurgulandı. Bu yıl TÜPRAŞ Rafinerileri, Erdemir ve mobil telefon işletmecisi Telsim de dahil olmak üzere birçok büyük ölçekli özelleştirme anlaşmasının sonuçlandırıldığı hatırlatılırken, başta TEDAŞ Elektrik Dağıtım Şebekeleri, elektrik üretim tesisleri, TEKEL tütün birimi, Milli Piyango ve Halk Bankası özelleştirmeleri başta olmak üzere kapsamlı özelleştirme programına 2007 yılında da devam edilmesinin hedeflendiği ifade edildi. Devletin piyasaların işleyişindeki kontrolünün kaldırılması, bürokratik engellerin azaltılması, hukuki işlemlerin etkinliğinin artırılması ve kurumsal yönetimin geliştirilmesi hususları da dahil olmak üzere Yatırım Danışma Konseyi'nin tavsiyelerinin hızla hayata geçirilmesi kararlılığının sürmekte olduğu da vurgulandı. YENİ TÜRK TİCARET KANUN TASARISI Niyet Mektubu'nda, yeni Türk Ticaret Kanun Tasarısının Meclis tarafından kabul edilmesinin beklendiği de vurgulandı. Yakın dönemde yapılan bir OECD değerlendirmesinde, Türkiye'nin kurumsal yönetim açısından güçlü bir düzenleme çerçevesine sahip olduğu sonucuna varıldığı ve çözülmesi gereken hususlar tespit edilmiş olup, bahse konu tespitlerin reform gündemine dahil edilmesine çalışılacağı ifade edildi. KREDİ DİLİMİ ÇEKME TAKVİMİ IMF'den Gözden Geçirme'lerin ardından kredi dilimi çekme takvimine göre ise her dilimde ortalama 1 milyar 132 milyon dolarlık kredi serbest bırakılacak. 6. Gözden Geçirme'nin 749,5 milyon SDR'lik (yaklaşık 1 milyar 132 milyon ABD Doları) kredi dilimi 1 Mart 2007'den sonra, 7.Gözden Geçirme'nin kredi dilimi 1 Temmuz 2007'den sonra, 8.Gözden Geçirme'nin kredi dilimi 1 Aralık 2007 tarihinden sonra çekilecek. 2008 yılındaki son 9.Gözden Geçirme'nin kredi dilimi de 1 Mart 2008'den sonra çekilebilecek. AA
<< Önceki Haber Sağlık harcamalarına kısıtlama Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER