Bankalar Yeminli Murakıpları’nın Bank Asya’da yaptığı inceleme, Sabah Gazetesi’ne sızdırıldı. Sabah’ta dün 1. sayfadan arnons edilen ‘Gülen emretti, Bank Asya’ya koştular’ başlıklı haberde BDDK kaynak gösterilerek, iki günde 192 bin hesap açıldığı bilgisine yer verildi. Bankacılık Kanunu’na göre ticarî sır niteliğinde ve açıklanması suç olan bu bilgi BDDK tarafından yalanlanmadı. Haberde, BDDK yetkililerinin ağzından ‘Banka şu an itibarıyla pozitif görünümde.’ ifadesi dikkat çekti. Oysa aynı BDDK, Bank Asya’yla ilgili incelemenin sonucunu öğrenmek için kurumun Bilgi Edinme Birimi’ne Zaman’ın yaptığı başvuruya, istenen bilgilerin ticarî sır ve açıklanması suç olduğu gerekçesiyle olumsuz cevap vermişti. BDDK Bilgi Edinme Daire Başkanlığı’nın 30 Ocak’ta gönderdiği cevapta özetle şöyle denildi: “Bankacılık Kanunu’nun ‘Sırların Saklanması’ başlıklı maddesinde ‘Kurul başkan ve üyeleri ile kurum personeli görevleri sırasında öğrendikleri bankalara ve müşterilerine ait sırları yetkili olanlardan başkasına açıklayamaz ve kendilerinin veya başkalarının yararlarına kullanamazlar. Bu yükümlülük görevden ayrıldıktan sonra da devam eder. Anılan hükümler kapsamındaki bilgi ve belgeler ticarî sır niteliği taşımaktadır. Bu çerçevede bir bankayla ilgili olarak kurumumuz tarafından tesis edilen işlemlerin üçüncü kişilere açıklanması hukuken mümkün değildir.” BDDK’nın açıklanması suç dediği bilgilerin Sabah’a hangi BDDK yetkilisi tarafından ulaştırıldığı kafalarda soru işareti olarak kaldı.
Zaman'dan İsa Sezen'in haber analizine göre, 17 Aralık 2013’teki büyük yolsuzluk ve rüşvet operasyonunun ardından katılım bankacılığının önemli aktörlerinden Bank Asya’yı karalama ve iftira amaçlı çok sayıda haber yayınlandı. Bank Asya kastedilerek 17 Aralık’tan önce piyasadan yüksek miktarda döviz toplandığı ve bu yolla 2 milyar dolar kazanç elde edildiği iddia edildi. Hatta İçişleri Bakanı Efkan Ala “Operasyon öncesi dolarları kim aldı diye soruyorsam, bu şüpheden değil, elimde belgeler olduğundan soruyorum. Bunlar ortaya çıkacak.” açıklamasını yaptı. Başbakan Yardımcısı Ali Babacan da iddialarla ilgili inceleme başlatıldığını söyledi. Oysa Merkez Bankası’nın bankaların döviz alımıyla ilgili verileri, Bank Asya’yla ilgili tüm iddiaları çürüttü. Merkez’in verilerine göre 17 Aralık’tan bir önceki haftayı kapsayan 6-13 Aralık tarihleri arasında bankalarda tutulan döviz hesaplarının tutarı sadece 187 milyon dolar artmıştı. Bank Asya da söz konusu dönemde bankanın döviz pozisyonu ve yapılan döviz işlemleri ile ilgili kambiyo kâr/zarar raporunu açıkladı ve belirtilen dönemde bankanın döviz işlemlerinden kâr elde etmediğini kaydetti. Bakan Efkan Ala daha sonra konuyla ilgili kendisine sorulan sorulara “Olmadı. Ne oldu? Adını andığım bir şey oldu mu?” diyerek kaçamak cevap vermişti. Bank Asya Genel Müdürü Ahmet Beyaz’ın 21 Ocak’ta Bloomberg HT’de katıldığı programdaki sözleri, bankaya yönelik karalama kampanyasının ne denli büyük olduğunu da gözler önüne seriyordu. Banka ile ilgili yayınlanan yalan haberler hakkında 230’dan fazla dava açtıklarını ifade eden Beyaz, “Bütün bunlar suç unsuru teşkil ediyor. Kanun çok açık. Bir bankanın şöhreti ve itibarıyla ilgili finansal sistemi etkileyecek şekilde bu yönde haber yapmak, bunu etkiler. Bu, Bank Asya meselesi değil Türk bankacılık sektörüyle ilgili bir meseledir. Bir bankanın maruz kalmaması gereken bir durumla karşı karşıyayız.” ifadelerini kullandı.
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, 31 Aralık’ta katıldığı bir televizyon programında yolsuzluk operasyonu öncesi piyasadan dolar toplanmasıyla ilgili iddiaları hakkında BDDK’nın soruşturma başlattığını söyledi. Soruşturmanın sonucunu ve Bank Asya hakkında çıkan itibarı zedeleyecek haberlerle ilgili herhangi bir işlemin yapılıp yapılmadığını öğrenmek için Zaman 15 Ocak’ta Hazine Müsteşarlığı Bilgi Edinme Birimi’ne başvurdu. Müsteşarlık, BDDK’nın Bilgi Edinme Birimi’ne yönlendirdi. BDDK’dan 5 soruluk talebe 30 Ocak’ta gelen cevabi yazıda Bankacılık Kanunu’nun ‘Sırların Saklanması’ başlıklı maddesine göre Başkan da dahil olmak üzere BDDK personelinin görevleri sırasında bankalarla ilgili öğrendiği bilgileri yetkili olanlardan başkasına açıklamayacağı belirtildi. 73. maddeye uymayanlar hakkında bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası öngörülüyor. İstenilen bilgilerin Bilgi Edinme Kanunu’nun 23. maddesine göre ‘ticarî sır’ niteliği taşıdığı, bu yüzden bilgilerin verilemeyeceği ifade etildi.
Aradan 19 gün geçmişti ki dün Sabah gazetesinde BDDK’nın açıklanması suç dediği Bank Asya’yla ilgili inceleme ayrıntılı olarak yer aldı. BDDK yetkilisine dayandırılan haberde Üst Kurul’un Bank Asya’yla ilgili 30 Aralık’ta murakıp görevlendirdiği, incelemelerde iki günde 192 bin hesap açıldığının tespit edildiği belirtiliyor. Bunun dışında somut bilginin yer almadığı haberde yoruma dayalı ifadelerin yer alması dikkat çekiyor.
BDDK, yetkisini neden kullanmıyor?
Bank Asya’yı karalama amaçlı yayınlar sürmesine rağmen, bankaların haklarını korumakla mükellef Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) bu süreçte sadece iki açıklama yapmakla yetindi. 24 Aralık ve 10 Ocak’taki açıklamalarda bankaların itibarının zedelenmesine yönelik haberlerin Bankacılık Kanunu’na göre suç olduğu, buna uymayanlar hakkında cezai yaptırım uygulanacağı belirtildi. Bankacılık Kanunu’nun 74. maddesine göre bankaların itibarını zedeleyen nitelikteki haberleri yayınlayanların bir yıldan üç yıla kadar hapis ve 1.000 günden 2 bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılması öngörülüyor. Ancak Bank Asya’yla ilgili onlarca karalama haber yapan gazetelerle ilgili cezai işlem uygulanıp yapılmadığına dair açıklama yapılmadı. Türkiye Sermaye Piyasası Aracı Kuruluşları Birliği Başkanı Atilla Köksal, medyada halka açık şirketler ve bankalar hakkında yapılan haberlerin sosyal medyada büyük bir kaldıraç etkisiyle yayıldığını ve sermaye piyasasına zarar verdiğini belirtiyor. Habertürk yazarı Abdurrahman Yıldırım da Bank Asya’dan yüklü miktarda mevduat çekildiğine dair haberleri örnek olarak vererek, “Halka açık bankaya birtakım medya organları tarafından ‘batıyor’ izlenimi verilmesine Sermaye Piyasası Kurulu’nun sessiz kalması SPK etik kurallarını anlamsız kılıyor.” diyor. Piyasalarda, BDDK’nın 24 Aralık ve 10 Ocak’taki açıklamalarının gereğini yapıp yapmayacağı merak ediliyor.