İstanbul'da gümrük ve havalimanlarına yapılan
rüşvet baskını, devlet yapısındaki aksaklıkları bir kez daha ortaya koydu. Milyarlarca dolar tutarındaki ürünün geçişine birkaç kişinin izin vermesi ve denetimlerin yeterince yapılmaması, bu alanlarda e-devlete geçişin gerekli olduğunu gözler önüne serdi.
Rüşvet çarkını durdurmak için
sistemin A'dan Z'ye e-devlete aktarılmasını isteyen
iş dünyası temsilcileri,
Avrupa gümrüklerinde ürünlerin daha kısa sürede çıktığına dikkat çekiyor.
İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı
Hikmet Tanrıverdi, bu sayede sistemin şeffaf hale geleceğini söylüyor. Birçok gümrük noktasında rüşvet çarkının işlediğini ifade eden İstanbul İhracatçı Birlikleri (İİB) Başkanı
Zekeriya Mete ise, "Kişilere bağlı sistem yeniden gözden geçirilmeli. Aksi halde bunlar devam eder." uyarısında bulunuyor.
Sistemin
elektronik ortama geçişiyle birlikte dahilde işleme rejimi (DİR) ve beyanlar başta olmak üzere birçok işlem kısa sürede takip edilebilecek. Aksi davranışta bulunanlar ise hemen teslim edilebilecek. İş dünyası temsilcileri art niyetli bazı gümrük memurlarının ürünleri kırmızı hatta düşürerek sanayiciden rüşvet almaya çalıştığını iddia etti.
İstanbul Emniyet'ine bağlı
Mali Şube Müdürlüğü, geçen hafta gümrük ve havalimanlarına rüşvet baskını yaparak çok sayıda kişiyi gözaltına aldı. Operasyon kapsamında İstanbul
Gümrük ve Muhafaza Başmüdürü Lütfi E., İstanbul Kaçakçılık
İstihbarat ve
Narkotik Gümrük Muhafaza Müdürü
Coşkun C. ve
Atatürk Havalimanı Kargo Terminali Müdürü Hayrettin E. de ifadelerine başvurulmak üzere emniyete götürüldü. Rüşvet çarkının yapıldığı tüm birimlere
operasyon düzenlenmesi iş dünyasından da tam
destek buldu. İşadamları, yaşanan bu olumsuzluğun kendilerinin sıkıntılarını açıkça ortaya koyduğunu dile getirdi. İhracatçıların milyonlarca dolar ödeyerek getirdikleri ürünlerin art niyetli memurlar tarafından kırmızı hatta (yüksek risk taşıyan ürünler) kategorisine düşürüldüğünü belirten İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Başkanı Murat Akyüz, işadamlarının bundan dolayı
mağdur olduklarını dile getirdi.
Amerika ve Avrupa ülkelerinde ürünlerin gümrüklerde birer adet numunelerinin alınmasının ardından direkt sanayiciye teslim edildiğini ifade eden Akyüz, Türkiye'de ise bu durumun birkaç günü bulduğuna dikkat çekti. İKMİB Başkanı, özel limanların artmasıyla birlikte bunun da minimuma indirileceğini kaydetti.
Birçok gümrük noktasında rüşvet çarkının işlediğini belirten İstanbul İhracatçı Birlikleri (İİB) Başkanı
Zekeriya Mete, bunun da sanayicileri olumsuz etkilediğini dile getirdi. Rüşvetin Türkiye'nin bir gerçeği olduğunu anlatan Mete, birçok işadamının da benzer sorunlarla karşılaştığını ifade etti. "Yanlış yapan varsa cezasını çekecektir." diyen Mete, "Bunun önüne geçmek için kişilere bağlı sistem yeniden gözden geçirilmeli. Aksi halde bunlar devam eder." dedi. İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Hikmet Tanrıverdi ise iddiaların çok ürkütücü olduğunu söyledi. Ekonomiler
yasakçı olduğu zaman bazılarının bunu ranta çevirdiğinin de altını çizen İHKİB Başkanı, "Gelişmiş ülkelerde bu yok. Bilgi işlem var. Bu çark sadece az gelişmiş ülkelerde var. Biz artık gelişmiş bir ülkeyiz. Bu tablolarla artık karşılaşmak istemiyoruz. Gümrüklerin de artık şeffaflaşması gerektiği bir kez daha ortaya çıktı." şeklinde konuştu.
Edinilen bazı bilgilere göre gümrükte görevli müdür ve memurlar, rüşvet vermeyen firmaların ürünlerini, malların depolandığı kırmızı bölgeye çekip parayı alana kadar burada bekletiyor. Rüşvet geldiğinde de kırmızı bölgedeki mallar yeşil bölgeye alınıyor ve işlemleri yapılarak gümrükten geçiriliyor. İş dünyası bu çarkın sadece İstanbul ile kısıtlanmaması gerektiğini dile getiriyor.
ZAMAN