ABD
Merkez Bankası'nın (FED)
faizleri 0.50 puan düşürmesi yüksek getiri olanakları sunan
ülkelere ilgiyi yeniden artırdı. Dünyanın en yüksek faizini veren
Türkiye de yeni dönemde en fazla ilgi görecek ülkelerin başında geliyor. Uzmanlar, faiz
indirimiyle carry-trade olanaklarının arttığını belirterek, dünyadaki balonun şişmeye devam edeceğini, Türkiye'nin de bundan nasibini alacağını vurguluyor. Faiz indiriminin ardından borsa ve dövizde yaşanan gelişmelerin de bunu gösterdiğine dikkat çeken uzmanlar, para girişinin artmasına bağlı olarak dövizin değer kaybetmeyi sürdüreceğini vurguluyor. Bu dönemde döviz alım ihalelerinde miktarı artırması beklenen
Merkez Bankası'nın doların 1.20 YTL'ye gelmesi durumunda ise doğrudan müdahale edebileceği belirtiliyor.
Geçen hafta yaptığı toplantıda faizleri 0.25 puan indiren Merkez'in faiz indirimlerinin ise sürmesi bekleniyor. Bankacılar, yıl sonuna kadar Merkez'in faizleri 1.5-2 puan kadar düşüreceği tahmininde bulunuyor.
Carry-trade devam edecek
HSBC Yatırım Genel Müdürü Ahmet Erelçin, FED'in
faiz indiriminin carry-trade'in devamı için avantaj sağladığını söyledi. "Eğer faiz indirimleri çok hızlı olup da piyasayı bir resesyon korkusu sarmazsa iyimserlik artar" diyen Erelçin, bu durumun Türkiye gibi gelişmekte olan piyasalara yansımasının kuvvetli olacağını, buna bağlı olarak da
bono ve
hisse senedi alımlarının devam edeceğinin altını çizdi. Erelçin, Merkez'in yılsonuna kadar faizleri 0.50 puan indirerek yüzde 16,75'lere çekmesini beklediklerini söyledi.
Piyasaların şu anda geçmiş 3-4 yıldaki durumun süreceği anlayışı ile fiyatlama yaptığını belirten Dubai'nin en büyük yatırım fonlarından Shuaa Asset Management’ın Türkiye Direktörü Afa Boran, "Şu anda bir risk yokmuş gibi fiyatlama yapılıyor. Ancak bu fazla iyimser bir tutum. Bir saat sonra her şey değişebilir" dedi. Boran, uluslararası piyasalarda dalgalanmanın bitmediğini, devam edeceğini ileri sürdü. Piyasaların FED'in faiz indirimiyle zaman kazandığını vurgulayan Boran, "Piyasalar kötüye gidiyordu, FED sayesinde bu gidiş bir süre ertelendi. Türkiye açısından ise ciddi bir zaman kazanıldı. O zamanda Türkiye bekleyen reformları hayata geçirip yeniden piyasalara heyecan kazandırmalı. Aksi takdirde yurtdışı ile sallanan bir dal oluruz. Türkiye'nin kendi iç dinamiklerini biraz daha güçlendirmesi lazım" dedi.
Dövize müdahale gelir
Ak Yatırım Genel Müdürü Berrin
Önder ise, Türkiye'nin dünyada en yüksek faizi veren ülke olduğuna dikkat çekerek, faizli enstrümanlara ve borsaya yoğun bir ilgi olduğunu söyledi. FED'in faiz indiriminin kısa vadeli bir çözüm olduğuna dikkat çeken Önder, uluslararası piyasalarda çalkantının henüz bitmediğini, bu nedenle pozitif trendin çok fazla sürmeyeceğini söyledi.
Doların aşağı gelmesi durumunda bir müdahale gelebileceğini belirten Önder, piyasalarda da bir düzeltme beklediğinin altını çizdi. Önder, "Dolar 1.20 YTL'nin altına gelirse Merkez müdahale edebilir. Uluslararası piyasalardaki çalkantılar da durmadığı için önümüzdeki dönemde borsada da
satış gelecektir" dedi. Önder, FED desteğiyle piyasalarda balonun bir miktar daha şişeceğini ancak ardından sıkıntılı bir sürecin yaşanacağını vurguladı. Merkez'in kısa vadede faizleri indirmesini beklemediğini belirten Önder, "Ancak indirim olmalı. Yıl sonuna kadar faizler 1-2 puan aşağı inmeli" dedi.
Garanti Bankası Ekonomik
Araştırmalar Müdürü Ali
İhsan Gelberi, FED'in faiz indiriminin ardından piyasalarda yaşanan aşırı iyimserliğin geçici olduğuna dikkat çekti. Fiyatların kısa vadede yükselmeye edeceğinin altını çizen Gelberi, özellikle ABD'de enflasyonla ilgili olumsuz verilerin açıklanmaya başlanması durumunda piyasaların yeniden FED'den faiz indirimi bekleyeceğini vurguladı. Gelberi, Merkez Bankası'nın yaptığı açıklamalarda ölçülü faiz indirim sürecinin devam edeceği sinyalini verdiğini, bu anlamda yıl sonuna kadar 3 faiz indirimi daha yapabileceğini söyledi. Gelberi'ye göre, Merkez Bankası yıl sonunda faizleri yüzde yüzde 16,5'e kadar düşürecek.
REFERANS