Kocagöz, "Tekstil piyasasında talebin hızla kesilmesiyle birlikte hacimsiz ve çok hızlı bir geri çekilme yaşandı.
Mart ayında 8 TL'yi gören
pamuk fiyatındaki 4,5 TL'ye düşüş, çıkışta olduğu gibi abartılı bir hal aldı. Alıcıları ve piyasayı uzun vadeli düşünmeye davet ediyorum." dedi.
İplik piyasasındaki durgunluğun da buna yardımcı olduğunu kaydeden Kocagöz, çoğu alıcının bu dönemde yine stoklarını kullandığını ve piyasanın cansızlığının devam edeceğini öngörerek pozisyon aldığını aktardı.
İplik piyasası, stoklarını eriten alıcılar tarafından tekrar canlandırılırsa bu defa yine panik alışların söz konusu olabileceğini vurgulayan Barış Kocagöz, "Bu zihniyet ve piyasa ahlâkı böyle devam ederse korkarım ki arka bahçesinde üretilecek kendi pamuğuna
darbe vuran yine Türk
tekstilcisi olur.
Bu nedenle Türk pamuğunun yurtdışı muadillerinin üstünde ya da hiç olmazsa aynı fiyatlardan satılması gerekir. Aksi takdirde artacak olan üretimle Türk pamuğu, gelecek
sezon ihraç edilmeye başlar ki bu kadar tüketimimiz varken bu ne kadar mantıklı?" şeklinde konuştu.
Karagöz, üreticinin piyasa tarafından "üretmeye küstürülmemesi" gerektiğini vurguladı.
Bugün dünya piyasasının altındaki fiyattan Türk üreticisinden pamuk satın almanın çok kısa vadeli, geleceği düşünmeyen bir yaklaşım olacağını anlatan Karagöz, şöyle konuştu: "Zaten çok zor bir sezona başladığı görülen üreticinin, serin ve yağışlı hava yüzünden işçilik ve ilaç maliyetleri çok yukarıda olacak. Yaptığımız araştırmalara göre kira dahil lif pamuk bazındaki maliyeti 4,75-5 TL civarlarında.
Bu durumda hükümetimizin desteği olmasa pamuk üretiminin devam etmeyeceği aşikardır. Bugün
prim miktarı belirlenmemiş olsaydı, üretimin bir sonraki yıl bu fiyatlarla yine yarıya düşebileceği ve düşüş trendine gireceği açıktı. Tüm bunları gözönünde bulundurarak, alıcıları ve piyasayı uzun vadeli düşünmeye davet ediyoruz."