Otomotivciler vergi indirimi bekliyor

12. İstanbul Auto Show Fuarı 120 bin metrekareye ulaşan alanda 48 uluslar arası otomobil markasının katılımıyla açılıyor.

Otomotivciler vergi indirimi bekliyor

70'in üzerinde yeni modelin ilk kez Türk tüketicisiyle buluştuğu uluslararası otomobil fuarı dünyada devam eden finansal krizin gölgesinde düzenleniyor. Ancak markalar yılın son 3 ayının fuarla birlikte daha canlı tutulması adına her türlü desteği yapıyor. Fuar boyunca markaların stantlarında otomobil almaya karar verip bayilere yönlendirilen müşterilere mevcut indirimlere ek olarak yüzde 3 ile 5 arasında indirim uygulanacak. İstanbul Auto Show'da gündem krizin Türkiye'ye etkilerinin nasıl olacağı tartışmalarına odaklandı. Fuara katılan firma temsilcileri, sektörde sıkıntı yaşanmaması için ortak çözüm olarak otomobilden alınan vergilerin düşürülmesini talep etti. İç pazarın canlı tutulması için Özel Tüketim Vergisi indiriminin şart olduğuna vurgu yapıldı. "Pazarı canlı tutarsanız zaten devlet olarak vergi kaybınız olmaz, üstelik istihdam kaybı yaşanmayacağı için başka alanlardan da vergi kazanmaya devam edersiniz." Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan, dünyada yaşanan ekonomik krizden Türkiye'nin de mutlaka etkileneceğini, "Bize bir şey olmaz" denemeyeceğini ancak 2001 kriziyle Türkiye'nin elde ettiği sağlam yapının bugün en büyük avantaj olarak kullanıldığını söyledi. Otomotiv sektörünün ülkemiz için önemini iyi kavradığını belirten Bakan Çağlayan, "Otomotiv ülke ekonomisini uçurdu. 27 yıl sanaycilik yaptım. Montaj sanayii ile muhatap olan bir ülkeydik. Şimdi markaların vitrini haline geldik. Kalite, dizayn konusundaki çalışmaların da katkısıyla otomotiv sektörü başarılı, ama desteklerimiz sürecek." dedi. Krizin etkisinin azalması adına en önemli çalışmanın mali sektör ile reel sektörün birbirini daha çok desteklemesi ile oluşacağını dile getiren Bakan Çağlayan, başta otomotiv sektörü olmak üzere ekonominin doğru adımlar atılarak türbülansa girmeden yol alabileceğini ifade etti. Çağlayan, Türkiye'nin dünyada her üretilen her bin araçtan 13'ünü ürettiğini 24 saniyede bir araç üretilip 30 saniyede bir ihraç edildiğini sözlerine ekledi. Fuarı organize eden Otomotiv Distribütörleri Derneği (ODD) Başkanı İbrahim Aybar, dünyada yaşanan krizin Türkiye iç pazarında yaşanmadığını Auto Show'la birlikte iç pazarın canlı tutulması adına önemli bir adım atıldığını söyledi. Aybar, "Fuarın sektöre itici bir ivme vermesini bekliyoruz. Çevreye duyarlı ürünlere ciddi yatırım yapılıyor. Fuarda da çevreye duyarlı otomobiller olacak." dedi. Özellikle Avrupa'da otomotiv satışlarında ortaya çıkan daralmanın ne kadar devam edeceğini kestiremediklerini belirten Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) Başkanı ve Koç Holding Otomotiv Grup Başkanı Turgay Durak, "Her ay yaptığımız genel kurul toplantılarında bir önceki ay ortaya çıkan tabloya göre yeniden planlama yapıyoruz. Bugün genel kurulda Avrupa'daki eylül ayı satışlarına bakacağız ve önümüzdeki 3 ayın üretim planlarını ona göre düzenleyeceğiz. Üretime ara verme değil, tatil vs. gibi durumları şimdilik tatil yaptırarak değerlendiriyoruz. Fabrikalarda da şimdilik işçi çıkarma planı yapılmıyor. Sadece taşeron olarak alınan sözleşmeli işçilerle yeni bir sözleşme yapılmıyor. Avrupa'daki daralma sadece otomotivi değil turizmi ve diğer sektörleri de etkiler. Ancak, daha Amerika'da bile resesyon denebilecek kadar bir süre geçmedi. 2009 yılı için bir şey söyleyebilmek mümkün değil." dedi. Türkiye'nin zemini sağlam Dünyada yaşanan krize karşı Türkiye'nin hazırlıklı olduğunu belirten Doğuş Otomotiv CEO'su Ali Bilaloğlu, "Son 5 yıldır mali piyasada yapılan iyileştirmeler Türkiye'de sağlam zemin ortaya çıkardı. Bu büyük bir avantaj bizim için." dedi. Ford Otosan Genel Müdür Yardımcısı Ufuk Güçlü, bugün Türkiye'nin en büyük avantajı 2001 krizini yaşamış olmasını gösterirken, bu dönemde zorda olan bütün bankaların yabancı bankalar tarafından satın alındığına dikkat çekerek, "Bugün aynı krizi biz yaşasak satın alacak kimse olmazdı. Ve etki çok daha fazla olurdu. Finans yapısı iyi bir ekonomi oluştu. Bunlar bizi krizin büyük etkilerinden koruyor." dedi. Dünyada yaşanan krize büyük fonların doğru yatırımlara yönelmemesini sebep gösteren Güçlü, "O fonlar bugün örneğin Ford'un yeni modeli Fiesta için yatırıma dönüşseydi. Kriz olmazdı." diye konuştu. Güçlü, Türkiye'de krizin etkisini ortadan kaldırmak için iki önemli konunun gündeme gelmesi gerektiğini belirterek şunları söyledi: "Öncelikle iç pazarın canlı tutulması için Özel Tüketim Vergisi indirimi şart hale geldi. Pazarı canlı tutarsanız zaten devlet olarak vergi kaybınız olmaz, üstelik istihdam kaybı yaşanmayacağı için başka alanlardan da vergi kazanmaya devam edersiniz. İkincisi ise ihracat pazarlarıyla ilgili. Pazarımız elimizde olmayan bir nedenle küçülüyor. Burada yatırımın korunması için maliyetleri aşağı çekecek girişimler gerekiyor. Örneğin, enerji maliyetleri devletin elinde. Yüzde 60 artış olmuş, bu aşağı çekilebilir." Vergide dünya birincisiyiz Dünyada, hem akaryakıt hem de otomobil üzerinden, en yüksek oranlı vergiyi alan ülkeyiz. Bu yönden de "özel bir dünya rekoru"na sahibiz. Otomobilden alınan verginin ağırlıklı kısmı ÖTV olarak alınıyor. ÖTV'nin oranı yüzde 37'den başlıyor ve yüzde 84'ü buluyor. Bu arada, bir başka ilginç uygulama da "ÖTV'deki verginin vergisi" ile ilgili. Örnekle açıklamak gerekirse; otomobilin fiyatı 100 birim, ÖTV'si de 84 birim ise KDV otomobilin 100 birimlik fiyatından değil, ÖTV dahil 184 birimlik tutar üzerinden hesaplanıyor. Yani verginin de vergisi alınıyor. 100 birimlik aracın KDV ve ÖTV'si 117 birim oluyor. Taşıtların alımında, taşıt fiyatının içinde ödenen Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) ile Katma Değer Vergisi (KDV)'nin yanı sıra taşıt sahipleri her yıl ayrıca "Motorlu Taşıtlar Vergisi" ödüyorlar. AB ülkelerinde alınan Motorlu Taşıtlar Vergisi Türkiye'de alınanın onda biri kadar. Taşıt alımında ödenen vergilerin toplamı ise ortalama olarak Türkiye'dekinin beşte biri kadar. ZAMAN
<< Önceki Haber Otomotivciler vergi indirimi bekliyor Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER