AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Arkan,
sektör açısından oldukça olumlu geçen 2008 yılından sonra tüm dünyayı olduğu gibi Türkiye'yi ve sanayisini de etkileyen bir
kriz ile karşı karşıya kaldığını hatırlattı.
Arkan, Hükümetin ve sanayinin alınan hızlı önlemler sayesinde bu krizi Türkiye'nin rakibi olan pek çok ülkeye oranla daha az hasarla atlatmayı başardığını anlatarak, 2011 yılının ise sanayici açısından tekrar
büyüme ivmesinin yakalandığı bir yıl olduğunu kaydetti.
TAYSAD olarak, bu yıl sonu için toplam
üretim öngörülerinin 1,2 milyon adet olduğunu anımsatan Arkan,
Eylül ayı sonu itibariyle üretimin 917 bin adet seviyesinde gerçekleştiğini belirtti. Arkan, bu dönemde kamyon üretiminde yüzde 100'lük,
otobüs üretiminde ise yüzde 35'lik oranında bir artış yaşandığını ifade etti.
Arkan, iç
pazar satışlarının ise 10 ayda tarihi bir
rekor kırarak 670 bin adedi geçtiğini, 2011 yılı sonu öngörülerinin ise iç pazar satışlarının 1 milyon adede ulaşacağı yönünde olduğunu bildirerek, ''Yıl sonu ihracat beklentimiz ise 12 milyar dolar ana sanayi, 8,5 milyar dolar yan sanayi olmak üzere 20 milyar dolar seviyesinin geçileceği yönündedir'' dedi.
Geçen senenin aynı dönemine göre özellikle yan sanayi
firmalarımızın kendilerine AB ülkeleri haricinde farklı pazarlarda yeni iş olanakları yaratmaları ile ortalamanın üzerinde bir büyüme sağladıklarını anlatan Arkan, şunları söyledi:
''Bir yandan ihracatımız artıyor seviniyoruz, ancak öte yandan,
ithalatımız da artıyor.
Sanayimiz ilk 8 aylık dönemin sonunda 2,2 milyar dolar açık verdi. İthal girdilere baktığımızda önceliğin binek
araç,
motor, şanzıman ve
lastik grubundan kaynaklandığını görüyoruz. Yıllık sadece 8,5 milyar dolar seviyesinde ithalat bu 3 ana kalemde gerçekleşmektedir. Ağır vasıtada ithal
ürüne olan ilgi oldukça düşüktür. Satılan ağır vasıtaların yüzde 72'si ülkemizde üretilen araçlardan karşılanmıştır. Bu oran, otomobil ve hafif
ticari araç satışları göz önüne alındığında ise yüzde 39'a kadar düşmektedir.
Sanayimiz büyüdükçe, üretim adetleri arttıkça ithalatımız da artmaktadır. Bu nedenle, Dış
Ticaret Müsteşarlığımız tarafından yürütülen 'Girdi Tedarik
Stratejisi' son derece önemlidir. Özellikle ülkemizde üretiminin
desteklenmesi şart olan ürün grupları belirlenmiştir. Şimdi bu konudaki yatırımların Türkiye'ye çekilebilmesi için nasıl bir destek sistemi olması gerektiği konusundaki çalışmalar devam etmektedir. Bu çalışma aynı zamanda Savunma Sanayi ile
Otomotiv Sanayindeki ortak ARGE'ye dayalı çalışma alanlarının da tespitinin gerçekleşmesinde başarılı olmuştur.''
-ARGE'ye yıllık harcama 650 milyon
avro''-
TAYSAD Genel Sekreteri Arkan, Türk sanayisinin önümüzdeki yıllardaki gerek üretim gerekse de ihracat hedeflerini yakalayabilmesi için sistematik olarak desteklenmesinin önem arz ettiğine işaret ederek, bu nedenle ''Sektör Strateji Belgesi ve Eylem Planı''nın uygulamaya alınmış olmasının da sanayinin vizyonunu destekler nitelikte olduğunu ifade etti.
Strateji Planı'nın temel yapı taşlarından birisi olan ARGE konusunda yan sanayimiz tarafından son 5 yılda atılan tohumların meyveleri alınmaya başladığını belirten Arkan, şunları kaydetti:
''5746 sayılı ARGE Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanun ile birlikte bu konudaki yatırımlarımız hız kazanmıştır. TAYSAD, yan sanayimizin ARGE konusunda bilinçlenmesi, proje sayısını artırması ve yeni işbirliklerine
imza atması için bu konuda adeta bir seferberlik yaratarak ortak vizyon ve sinerji oluşturulmasına destek vermiştir. Bugün itibari ile 28'si TAYSAD üyesi olmak üzere 30 yan sanayi firmamız ARGE merkezi olarak çalışmalarını sürdürmektedir. 12 firmamızın da başvuru için hazırlıkları devam etmektedir.
Bu merkezlerde yeni ve hafif malzeme, dizayn, kullanım kolaylığı, dayanım artırma, proses iyileştirme, yazılımı ile birlikte tezgah tasarımı gibi alanlarda projeler yürütülmektedir. Aynı zamanda üniversite-sanayi
işbirliğinde yeni projeler yapılmaktadır. Tüm bu firmalarımız ana sanayiye co-designer (parçanın alt üretici tarafından geliştirildiği işbirliği) olarak çalışmaktadırlar. Bugün sadece TAYSAD üyesi 65 firma co-designer olarak yeni projelerden pay almaktadır. ARGE Merkezi olan firmalarımızda toplam çalışan mühendis ve
teknik eleman sayısı 1.850 kişiye yükselmiştir. Ana sanayi ile birlikte bu rakam 5 bin kişiyi geçmektedir. Yıllık sadece bu merkezlerdeki harcama tutarı 650 milyon avro seviyesine yükselmiştir.''
-Yerli otomobil-
Özlem Gülşen Arkan, yan sanayinin önümüzdeki yıllar için ana hedefinin, ARGE çalışmalarını artırmak, katma değeri yüksek ürünleri üreterek ana sanayi firmalarına partner tedarikçi konumunda
hizmet vermek olduğunu dile getirdi.
İhracatının yüzde 70'inin AB ülkelerine gerçekleştiren Türk otomotiv yan sanayisi açısından gelişmiş olan pazarlarda hala alınabilecek önemli pazar payları bulunduğuna işaret eden Arkan, şunları kaydetti:
''Bir yandan gelişmiş pazarlardaki etkinliğimiz artırırken bir yandan da gelişmekte olan pazarlara gitmemiz gerekmektedir. TAYSAD özellikle komşu ülkelerdeki gelişmeleri yakından takip etmekte ve üyelerini bu konuda sürekli bilgilendirmektedir.
Rusya,
İran,
Kuzey Afrika ülkeleri ile gerek ihracat gerekse de doğrudan yatırım olmak üzere gelişme sağlanmıştır.
Yan sanayi olarak
yerli marka otomobil üretimini ise desteklemekteyiz. Üretilecek aracın yüzde 80'ini yapabilecek bir yan sanayiye sahibiz.
Kamyon ve otobüs üretiminde yerli markalarımız var. 1960'lı yıllarda kurulan ve bugün üretimlerine devam eden parça üreticilerimiz var. Altyapı ve tedarik konusunda bir sıkıntı görmüyoruz. Türk otomotiv sanayi büyümeye devam edecektir. Bu nedenle ülkemizdeki mevcut yatırımların da artarak büyümesi bizim en büyük temennilerimizden birisidir.''