Merkez Bankası'nın, son dönemde girişi iyice artan yüklü sıcak paranın, çıkışının da hızlı olacağı ve istikrarsızlığa yol açacağı kaygısı taşıdığını tahmin ediyoruz.
Merkez Bankası’nın dolar kuru 1.40 YTL'nin altına inmesine rağmen, dövize alım yönünde müdahale etmemesinin altında da, bu kaygının yattığı söyleniyor. Kısacası, Merkez Bankası’nı müdahaleden caydıran unsurun, “müdahale sırasında daha fazla
yabancının döviz bozdurup içeriye girmesi” olduğu belirtiliyor. Bankacılar, dolar kurunun 1.40’ın altına inmesi halinde Merkez Bankası’nın döviz alarak müdahale edeceğini tahmin ediyorlardı. Ancak bu hafta içerisinde birkaç kez, çok aşağı olmasa da, dolar kuru 1.40’ın altına indi ve yeniden çıktı. Ama Merkez Bankası bu sıralarda müdahale etmekten kaçındı.
Bankacılara sorduğumuzda aldığımız
yanıt, Merkez Bankası’nın geçmişteki döviz müdahaleleri sırasında yaşadıklarından
ders alarak hareket ettiğini gösteriyor. Bankacılar, geçmiş alım müdahalelerinde içeri girmek isteyen yabancıların, müdahaleyi fırsat bilip döviz bozdurduklarını ve müdahale sırasında sıcak para girişinin hızlandığını hatırlattılar. Merkez Bankası ile hafta başından bu yana yaptıkları temaslarda bu kaygıyı hissettiklerini kaydeden bankacılar, bu hafta şimdiye kadar müdahale olmamasını da bu sebebe dayandırıyorlar. Bu arada Merkez Bankası’nın sadece dolar kuruna değil, dolar-euro’dan oluşan sepete baktığını yani sepet bazında artışları izlediğini de hatırlatıyorlar.
Hızlı çıkış korkusu
Bankacılar, şimdiye kadar ki tavrının, Merkez Bankası’nın dolar kuru 1.40’ın altına inse bile dövize müdahale etmeyeceği anlamına gelmediğinin de altını çiziyorlar. Yani beklenti o ki; ara sıra,
küçük inişleri daha fazla döviz girişine neden olmamak için tolere eden Merkez Bankası, 1.40’ın altına iniş belirginleşip, kalıcı olursa, dövize alım yönünde müdahale etmekten geri durmayacak. Bankacılar, Merkez Bankası’nın bu hafta yaşanan 1.40 altı hareketleri, biraz da “bankacıların kendisini
test etmesi” biçiminde yorumladığını, ciddi bir iniş gördüğü takdirde, döviz girişi kaygısını da arka plana atıp, mutlaka dövize müdahale edeceğini söylüyorlar.
Merkez Bankası’nın daha önce olduğu gibi yine müdahaleler sırasında bir seviyeyi gerekçe göstermeyeceğini ama 1.40’lık dolar kurunun
psikolojik bir sınır haline geldiğini hatırlatan bankacılar, bu sınırın altına inişin herkesin moralini bozacağını söylediler.
Bankacılar, daha fazla döviz girişi olmaması yönündeki kaygının altında ise “çıkış korkusu” yattığını kabul ediyorlar. Konjonktürel olarak bakıldığında
ocak ayı ve şubatın bir bölümün hep yüklü döviz girişleri dönemi olduğunu ama mart gibi bu likiditenin geri ülkesine çekildiğini hatırlatan bankacılar, “Merkez Bankası da bunu görüyor ve geri
çekiliş anında mevcut sıcak para ne kadar az olursa, dalga boyunun da o kadar az olacağını biliyor” dediler. Merkez’in de her an dönecek sıcak paranın bu kadar yüksek olmasından memnun olmadığını, çünkü eninde sonunda bunun istikrarsızlık yaratacağını bildiğini kaydeden bankacılar, “bu nedenle daha fazla döviz girişi olmaması için müdahale etmekten kaçınması da çok
doğaldır” dediler.
Türev işlemler izleniyor
Dolayısıyla müdahale etmese de, Merkez Bankası’nın
piyasaları çok yakından izlemeye aldığı anlaşılıyor. Merkez Bankası’nın takip ettiği konuların başında bankaların yaptığı türev işlemler de bulunuyor. Ancak son günlerde Merkez Bankası, piyasada yapılan ve vadesi yarın dolacak olan 1 milyar dolara ulaşan işlemi çok daha sıkı takibe almış durumda. Uluslararası çapta en büyük bankalardan biri olan ancak
Türkiye’deki operasyonu daha çok para piyasaları ile sınırlı olan bir yabancı bankanın, yurtdışındaki sayıları 10’u geçen müşterisiyle put-option türev işleme girdiğinin bir süredir bilindiğini kaydeden bankacılar, bu tür işlemlerin her zaman olduğunu ama bu kez miktarın biraz yüksek olduğunu kaydettiler. Kendi büyük, Türkiye’deki ticari hacmi küçük bankanın, işlemi 1.40’lik dolar kuru üzerinden yaptığının bilindiğini kaydeden bankacılar, bu nedenle adı geçen bankanın piyasada aktif rol üstlenip dolar kurunu belli bir seviyede fikslemek istemesinin doğal olduğunu söylediler. Bankacılar, bu bankanın her zaman döviz piyasalarında aktif
oyuncu olduğunun da altını çizdiler. Bankacılar, buna karşılık Merkez Bankası’nın müdahale kararı alırken, bu tür türev işlemlere göre davranmadığının altını çiziyor.
MEHMET SAĞLAM-REFERANS GAZETESİ