Gecikmenin sebebi yeni
yasanın çıkarılamaması. 12
Eylül referandumunda kabul edilen anayasa değişikliği ile bağlayıcılığı olmayan
toplu görüşme sisteminden masada alınan kararların bağlayıcı olduğu toplu
sözleşme sistemine geçilmişti. Ancak
uygulama için yasal
düzenleme yapılması gerekiyor.
Meclis tatilde olduğu için bu yasanın çıkması mümkün olmadı. Dolayısıyla bu yılki zam pazarlığı, Meclis'in açılma takvimi olan 1
Ekim sonrası-na kaldı.
Memurların uzun yıllardır mücadelesini verdiği toplu sözleşme,
12 Eylül Referandumu ile
Anayasa'ya girdi. Memurun toplu sözleşme hakkı Anayasa'ya girmesine rağmen ayrıntılar ve uygulamanın ne şekilde olacağı belirsizliğini koruyor. Masada
anlaşma olmaması durumunda başvurulacak mekanizma teşkil edilemedi. Memurun toplu sözleşme hakkını kullanabilmesi için uygulamanın esaslarını ve ayrıntılarını belirleyecek yasa çıkarılması şart. Meclis gündeminin yoğunluğu ve
seçim süreci nedeniyle ikincil mevzuat olarak nitelendirilen bu yasa çıkarılamadı. Seçimlerin ardından da Meclis tatile girdi. 1 Ekim'den itibaren çalışmaya başlayacak.
Sendikalar, toplu sözleşme sistemine geçildiği için eski düzenleme olan toplu görüşme istemiyor. Gerekli yasa çıkmadığı için toplu sözleşme de şu an için yapılamıyor.
Kanun Hükmünde Kararname çıkarılarak toplu sözleşmeye imkan tanınması fikrine ise hükümet sıcak bakmıyor. Bu nedenle her yıl 15
Ağustos - 1 Eylül arasında yapılan zam pazarlığının yapılabilmesi mümkün değil. Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanı
Faruk Çelik ile sendikalar, bu krizi aşabilmek için 4 Ağustos'ta bir araya gelecek. Daha sonra ise 15 Ağustos'ta toplanacaklar. Yapılacak görüşmelerin ardından her yıl 15 Ağustos'ta yapılan zam pazarlığının bu sene 1 Ekim'den sonraya ertelenmesi bekleniyor.
Toplu sözleşmeye geçilmesiyle zam oranlarında son sözü hükümetin söylemesi dönemi son bulacak. Masada alınan karar bağlayıcı nitelik taşıyacak.
Hükümet uygulamak zorunda olacak. Anlaşma olmaması halinde ise Uzlaştırma
Kurulu ya da Yüksek
Hakem Heyeti ismiyle teşkil edilecek kurul devreye girecek. Kurulun vereceği karar, hem hükümet için hem de çalışanlar için bağlayıcı olacak.
Toplu görüşme sisteminden toplu sözleşme sistemine geçilecek olması özellikle sosyal haklarda iyileşme getirecek. Toplu görüşme sisteminde taraflar arasında uzlaşma sağlansa bile hükümet kararları hiç uygulamadığı gibi değişiklik yaparak da uygulayabiliyordu. Ancak toplu sözleşmede masadan alınan kararlar
Bakanlar Kurulu kararı niteliğinde. Varılan mutabakat üzerinde hükümet değişiklik yapamayacak. Kararlar aynen uygulamaya girecek. Bütün bu unsurları içeren paketin referandumdan geçmesi, hükümetle masaya oturan memur temsilcilerinin elini önemli ölçüde güçlendirecek.
ZAMAN