Koza Altın İşletmeleri AŞ'nin 3-5 Şubat 2010 tarihleri arasında halka arz edilen hisseleri, 36,75 lira baz fiyattan ''KOZAL'' kodu ile İMKB Ulusal Pazarı'nda işlem görmeye başladı. İMKB Yönetim Kurulu'nun 10 Şubat 2010 tarihli toplantısında alınan karar uyarınca, Koza Altın İşletmeleri A.Ş'nin 3-5 Şubat 2010 tarihleri arasında halka arz edilmiş olan 18 milyon lira nominal değerli hisse senetleri, 36,75 lira baz fiyattan ''KOZAL'' kodu ile İMKB Ulusal Pazarı'nda alınıp satılmaya başlandı. Seansın ilk dakikalarında Koza Altın hisseleri 33,00-34,50 lira fiyat aralığında alıcı buluyor. Hisselerin ilk dakikalardaki değer kaybı, 33,00 liralık fiyata göre değerlendirme yapıldığında yüzde 10,00'a yaklaşmış durumda. Hisse senetlerinin işlem sırasına gönderilen emirlerde maksimum adet miktarı 10.000 olarak uygulanıyor. KOZA ALTIN'IN 2009 NET KARI 155,7 MİLYON LİRA OLDU Koza Altın İşletmeleri A.Ş'nin 2009 yılı dönem net karının 155 milyon 728 bin 833,15 lira olduğu bildirildi. Koza Altın tarafından Kamuyu Aydınlatma Platformunda (KAP) yayımlanan ve ''geçici vergi beyannamesi ekinde vergi dairesine sunulmuş'' tabloda, 2008 yılında 76 milyon 544 bin 938,40 lira olan dönem net karının yüzde 103,45 artışla 2009 yılında 155 milyon 728 bin 833,15 liraya çıktığı duyuruldu. Tabloda yer alan verilere göre Koza Altın'ın 2009 yılındaki net satışları 342.8 milyon lira, brüt satış karı 220,9 milyon lira, faaliyet karı 187,5 milyon lira, vergi ve diğer yasal yükümlülükler karşılığı olan yaklaşık 38,7 milyon liralık tutar düşülmeden önceki dönem karı ise 194 milyon 395 bin 597,08 lira oldu. ''AVRUPA'NIN EN BÜYÜK ALTIN ÜRETİCİSİYİZ VE AÇILMAMIŞ ÇOK BÜYÜK MADEN POTANSİYELİMİZ VAR'' İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Erkan, Türkiye'nin, Avrupa'nın en büyük altın üreticisi olduğunu, değerlendirilmemiş büyük maden potansiyeli olduğunu belirtti. Erkan, Koza Altın İşletmeleri A.Ş hisselerinin İMKB Ulusal Pazarda işlem görmeye başlaması dolayısıyla açılış seansı öncesi düzenlenen törende yaptığı konuşmada, arzın 2010 yılının ilk halka arzı olduğunu hatırlattı. 2010 yılını halka arzla başlattıklarını, özellikle Avrupa'da yaşanan sorunlara karşın çok başarılı bir halka arzın gerçekleştirildiğini belirten Erkan, bunun da hem şirketin cazibesini hem de Türkiye'nin özellikle Avrupa bölgesinden ayrışmış olmasının getirmiş olduğu bir gösterge olduğunu kaydetti. Altının Türkiye'de çok hızlı büyüyen bir sektör olduğunu ve Türkiye'nin bu sektörde çok büyük bir potansiyele sahip olduğunu ifade eden Erkan, şunları söyledi: ''Avrupa'nın en büyük altın üreticisiyiz ve açılmamış çok büyük maden potansiyelimiz var. Dünyadaki 4. büyük altın tüketicisi konumundayız. Bir süre önce altın borsası ve kuyumculuk sektörü ile de bir toplantı yapmıştık. Burada biz madeninden rafinesine, rafinesinden altını işleyen kuyumculuk sektörüne kadar tüm şirketlerimizi İMKB'de görmek istiyoruz. Böyle bir sektör dünyada çok ses getirecek tüm katılımcılarıyla yer alacak olan Borsada halka açık olarak yer alacak olan böyle bir sektörün dünyada ben iyi bir ses getireceğine inanıyorum. Tam bir entegre olarak bütün şirketlerin en azından bütün şirketlerin, en azından o şirketlerin temsilcileri olarak burada bulunmaları bu ilgiyi artıracaktır ve Türkiye'nin de bu potansiyelini ortaya koyacaktır.'' -6-7 MAYIS'TA TOPLANTI...- Hüseyin Erkan, 2010 yılının kendileri için bizim halka arz seferberliğini ilan ettikleri bir yıl olduğunu belirterek, bu yöndeki çalışmalara hızlı bir şekilde başladıklarını bildirdi. 6-7 mayısta yapacakları toplantıya, Türkiye'de ilk bin şirket içinde halka açık olmayanları çağırdıklarını belirten Erkan, toplantıda yatırımcılar, danışmanlar, aracı kuruluşlar ve hukuk firmalarını şirketlerle bir araya getireceklerini, şirketlere, sermaye piyasasının onlara sağlayacağı faydaları anlatmaya çalışacaklarını dile getirdi. Erkan, çeşitli illerde Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinin desteğiyle toplantıları sürdürmeyi planladıklarını sözlerine ekledi. -AKIN İPEK- Koza İpek Gazetecilik ve Yayıncılık Grubu Başkanı Akın İpek ise grubun 2001 krizinden sonra ikinci bir sektör arayışına başladığını, bu kapsamda 2005 yılında bir altın madeni satın aldıklarını hatırlatarak, satın aldıkları altın madeninin 240 bin ons rezervli, 600 bin ons kaynağı ve 1,5 yıllık maden ömrü olduğunu belirtti. 2007'de sürekli üretim yapılmasına karşın rezervlerin bitmediğini dile getiren İpek, o dönemde rezervlerinin 1,2 milyon ons'a, kaynaklarının 2,6 milyon ons'a yükseldiğini anlattı. İpek, ''2009 yılı sonu itibariyle 1 milyon ons'dan fazla altın üretilmiş, ikinci altın üretim tesisi tamamlanmış, üçüncüsünün inşaatlarına başlanmış,rezervlerimiz 1.9 milyon onsa yükselmiş, kaynaklarımız da 8 milyon ons'u aşmış durumda. Yine uluslararası bağımsız denetim kuruluşlarının kaynak artışları için göstermiş olduğu rakam ise yüzde 50'dir'' diye konuştu. Bunun imkansızı başarmak olmadığına değinen İpek, bunun, topraklarda yaşayan bir avuç jeoloğun, bir avuç maden mühendisinin, bir avuç madencinin kendine imkan ve fırsat verildiği takdirde bu topraklarda ortaya çıkarmış olduğu bir değer olduğunu ifade etti. Akın İpek, bugün Türkiye'nin sadece yüzde 15'inin arandığını, diğer tarafların aranmamış durumda olduğuna işaret ederek, eğer bu yüzde 15'lik kısma bakılırsa Türkiye'nin altının, gümüşünün, petrolünün ve doğal gazının da var olduğunu vurguladı. İpek, ''Eğer bu yer altı kaynaklarımızı gün ışığına çıkarabilirsek Türkiye'nin yabancı kaynak ihtiyacı kalmaz. Diğer yüzde 85'e gelince, açıkçası burada ne olduğunu bilmiyoruz. Ama atıl durumda bulunan mühendislerimize jeologlarımıza imkan verilirse, özellikle madenciliğe önem verilir ve önündeki engeller kaldırılırsa Türkiye'yi, madencilik sektörü dünyanın en zengin en kalkınmış ülkeleri arasına taşıyacaktır'' diye konuştu. Konuşmaların ardından Erkan ve İpek'in gonga vurmasıyla hisseler işlem görmeye başladı.