YDÜ Mütevelli Heyeti Başkanı İrfan S. Günsel, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ''3-5 yıl gibi bir vadede
KKTC, kendi ürettiği ilk
arabasına kavuşmuş olacak'' dedi.
İrfan Günsel, 4 ve 2 çeker
model olarak öngörülen üstü açık, tamamen el yapımı olacak ve ''Günsel''
markasıyla üretilecek
spor otomobilin
tasarım halini
Anadolu Ajansı ile de paylaştı.
YDÜ Mühendislik Fakültesi'ne bağlı
Otomotiv Mühendisliği bölümünün YÖK tarafından onaylandığını ve ek kontenjanla öğrenci alacağını açıklayan İrfan Günsel, ''YÖK onayımız geldi. İlk
ders yılı önümüzdeki aydan itibaren başlamış olacak. Bu yıl 40 kontenjanla başlayacak.
Türkiye'den 40 kardeşimizi alacağız. KKTC'den de yaklaşık 8-10;
yabancı ülkeyi de sayarsak 50 öğrenci gibi bir rakamla eğitime başlanmış olacak'' diye konuştu.
Otomotiv Mühendisiliği bölümü
öğretim kadrosunun, KKTC'den ve yakın çalıştıkları
Hacettepe Üniversitesi ve
Ankara Üniversitesi ile Türkiye'deki diğer bazı üniversitelerin öğretim üyelerinden oluştuğunu kaydeden Günsel, dili
İngilizce olan bölümün 4 yıllık olduğunu belirtti.
Suat Günsel'in
yerli otomobil hayali
Yerli otomobil üretme fikrinin, babası ve YDÜ Kurcu Rektörü Dr. Suat Günsel'in çocukluk hayali olduğuna işaret eden İrfan Günsel,
yerli otomobil üretilmesiyle ilgili çalışmaların 2 yıldır sürdüğünü, Otomotiv Mühendisiliği bölümünün de bu çalışmaların son halkası olduğunu söyledi.
Yerli otomobil için ilk adımın, 6 yıl önce kurulan Klasik
Otomobil Müzesi ile atıldığını anlatan Günsel, ''Üniversitemiz uzunca bir süredir, otomobil müzesi ve atölyeleri, Güzel Sanatlar ve Tasarım bölümü ile bir çalışma yürütmekteydi zaten. Otomotiv Mühendisliği bölümü son halkayı tamamlayacak bölüm. YDÜ ülkenin yerli spor otomobilini üretmeyi ve kısa vadede bunu dünyaya tanıtmayı amaçlıyor'' diye konuştu.
İrfan Günsel, ilk yerli otomobilin piyasaya sunulması için öngörülen süre konusunda ise şunları söyledi:
''Prototipin çıkması 1-2 yıl gibi bir süre,
üretimin pazara sunulmaya hazır duruma gelmesi de maksimum 4 yıl gibi bir süre alacak. 3-5 yıl gibi bir vadede KKTC, kendi ürettiği ilk arabasına kavuşmuş olacak.''
Üstü açık kırmızı araba
Babası Suat Günsel'in otomobil merakının çocukken başladığını anlatan İrfan Günsel, şöyle devam etti:
''
Çocuk yaşlarda killi topraktan otomobil modelleri yaparmış. Sonraları da bir otomobil fabrikası kuracağını, çiftleri üstü açık, özellikle kırmızı arabalarda gezerken seyredeceğini hep hayal edermiş. Fakat ülke şartları, bir ada ülkesi olması nedeniyle bu otomobil aşkı, bir müze kurmaya, müzede restorasyonlar yapmaya, eksi arabalara
bakım ve onların sergilenmesine dönüştü.''
Müzede yaptıkları çalışmaların, kendi arabalarını üretme hayalini tekrar canlandırdığını ve bunun imkansız olmadığı noktasına gelmelerini sağladığını ifade eden İrfan Günsel, ''Belki bir
Mercedes olamayacağımızı, ama
yerli üretim bir süper spor otomobil üreteceğimizi gördük. 2 yıldır bu konuda çalışmalarımız devam ediyor. Toplamda 6 yıllık bir çalışma sonucu, ikisini geçtik, KKTC'de Türk yapımı bir arabayı tanıtmayı müjdeliyoruz'' dedi.
İrfan Günsel, yerli otomobili ''Günsel'' soy ismiyle tanıtmayı düşündüklerini belirterek, ''Orada İtalyanlardan, Avrupalılardan biraz
kopya aldık; hep soy isimleri kullanılıyor, fabrikanın kurucularının. Biz de 'Günsel' soy ismiyle tanıtmayı düşünüyoruz'' ifadesini kullandı.
Üretim nasıl olacak
Üretimin, daha çok el yapımı, büyük fabrikalar yerine atölyeler şeklinde olacağına işaret eden Günsel, şöyle devam etti:
''Üretim hacmi çok yüksek olmayacak, özel siparişle üretilecek
araçlar. Şimdiki tasarımlarımız 4 çeker ve 2 çeker model öngörüyor. Bunlar, çağımızın otomotiv sektörünün altını diyebileceğimiz karbonfiber ve alüminyum ağırlıklı üretilecek otomobiller olacak.''
Türkiye'de de yerli otomobil
Türkiye'de de yerli otomobil üretiminin gündemde olduğunun anımsatılması üzerine İrfan Günsel, Türkiye ile aynı doğrultuda yerli otomobil üretme hedefinde olduklarına işaret ederek, Türkiye'deki yerli otomobil üretimine akademik olarak katkı sağlamak istediklerini söyledi.
Günsel, ''Bir damla dahi olsa katkımızın olacağına inanıyoruz. Belki bizim yetiştireceğimiz mühendisler yarın Türkiye otomotiv sektörünün öncüleri olacaktır, tasarımcıları olacaktır, tasarım fakültemizden
mezun olan öğrencilerimiz. Akademik ve
gelişim alanlarında büyük oranda katkımızın olacağına inanıyoruz ve katkımızın olması için de çaba harcıyoruz'' dedi.
İrfan Günsel, ilk mezunlarla birlikte ilk otomobillerin de piyasa çıkmış olacağını ifade ederek, ''Onlar için de ayrı bir gurur olacak. Fakültelerinin ürettiği, 4 yıl boyunca da üretim sürecine stajlarıyla eğitimleriyle katkıda bulunacaklar zaten, kendileriyle birlikte doğan bir marka ve model olacak'' diye konuştu.
Klasik otomobil müzesi
YDÜ kampüsü içinde bulunan Klasik Otomobil Müzesi hakkında da bilgi veren İrsen Günsel, 6 yıl önce kurulan müzede 80'e yakın araç sergilendiğini belirterek, müzede sergilenen araçlarının tümünün kullanılabilir durumda olduğunu, bununla da övündüklerini vurguladı.
Müzede, 100 yaşın üzerinde 3 araç ve 1800'lü yıllardan araçlar olduğunu kaydeden Günsel, ''Her müzenin arabaları kendi hikayeleriyle değerlidir. Bu araçlara aslında birer servet olarak değil, birer tarihi değer olarak bakmak gerekir'' dedi.
Müzenin ilk aracının hikayesi
YDÜ Kurucu Rektörü Dr. Suat Günsel'in ilk arabası Hilman Hanter marka aracın, ''müzenin en kıymetli parçası'' olduğunu ifade eden Günsel, Suat Hoca'nın öğrencilik yıllarında kullandığı, mezun olunca da sattığı aracı 30 yıl sonra bulup, satın alarak
restore ettiklerini anlattı.
İrfan Günsel şunları aktardı:
''30 yıl sonra bulduk ve gizlice aldık restore ettik. 1 Ağustos'ta
doğum gününde, garajdan şahsi aracını çıkardık ve bunu koyduk.
Sabah kampüse gelmek için garajın kapısını açtığında büyük bir sürprizle karşılaştı. Dolayısıyla bizim müzemiz için ilk araç olması, hem de böyle bir hikaye ile kazandırılmış olması çok değerli. Bunu anlatmamdaki esas amaç da dedelerimizin, babalarımızın kullandığı mutlaka eski arabalarımız vardır. Onlara birer maddi obje olarak değil, onlara tarihimiz olarak bakmayı
tavsiye ediyorum.''
Günsel, müzede görevli 15 kişilik bir kadroyla döşeme, elektrik, kaporta,
boya ve tüm mekanik işlemlerin, hatta bazı parçaların üretiminin de yapıldığına işaret etti.
Müzede, Dr.
Fazıl Küçük'ün 1960
Kıbrıs Cumhuriyeti
Cumhurbaşkanlığı muavinliği döneminde makam arabası olarak kullandığı 1956 yapımı Austin marka Princess model araç ile iki askeri araç ve ilginç hikayeleri olan, hepsi de çalışır durumda araçlar sergileniyor.
İrfan Günsel, müzede sergilenen, halasına ait, Austin marka,
Cambridge model 1955 yapımı aracın,
ailesi için çok özel bir yeri olduğuna işaret ederek, araçla, Kıbrıs'ta çatışma yıllarında Türk Mukavemet Teşkilatı'na (TMT)
silah taşındığını ve aile büyüklerinin, 1974 Barış Harekatı sonrasında şimdi Rum tarafında olan Baf'tan
Kuzey Kıbrıs'a bu araçla göç ettiğini anlattı.