Çin ekonomisindeki durgunluğa son vermek amaçlı hazırlanan program
Asya ve
Avrupa borsalarını yukarı taşırken,
kredi spreadlerinin daralmasında etkili oldu. Fakat Çin’in 2 yıl içerisinde altyapı ve sosyal iyileştirme projelerine 586 milyar dolar para yatıracağını açıklamasına rağmen emtia fiyatlarında ve ABD cephesinde yukarı yönlü kalıcı hareketler görülmedi.
2009 yılında yaşanması muhtemel global resesyonun baş aktörünün Çin olacağından hiç şüphe yok. Şimdi bu devasa programın global resesyonun hızını kesip, kesemeyeceği konuşulmakta. Bir başka beklenti oluşturabilecek gelişmede
Brezilya’da yaşanmakta. G20 ülkeleri maliye bakanları global resesyon ile nasıl savaşılabileceği konusunda çalışmalar yapmakta ve buradan olumlu haberler gelebilir.
Hisse senetleri
piyasaları Çin’in devasa yatırım programı sonrasında genel olarak haftaya olumlu başladı. Shanghai endeksi yüzde 7.3 yükselerek, son iki ayın en iyi tek günlük performansını gösterdi. FTSE Eurofirst 300 endeksi yüzde 3.4 yukarıları gördüğü günü sadece yüzde 0.9 yukarıdan kapattı. S&P 500 yüzde 1.27 geriledi.
Bugün ise Asya
sermaye piyasalarında sert aşağı yönlü seyir devam ederken, yutrdışı vadeli sözleşmlerinde ise aşağı yönlü bir seyir hakim. Ilıman havanın çabuk kaybolduğu görülmekte.
Pazartesi günü
IMKB – 100 yüzde 0.56 değer kazanırken,
Aralık vadeli IMKB – 30 endeksi yüzde 0.84 değer kaybederek 35.350 puandan kapandı.
Fitch’in kredi indirimlerine rağmen Çin’in önderliğinde dün gelişmekte olan piyasalarda yukarı yönlü seyir hakimdi. Global yatırımcıdaki tedirginlik ve riskten uzak durma iştahı devam ediyor. Hiçbir
ekonomik program ve yatırım haberi piyasaya kalıcı bir iyimserlik sağlamıyor. Makro ekonomik verilerdeki kötü seyir devam ediyor.
Türkiye’nin
Eylül ayı
sanayi üretimi yüzde -5.5 gelerek
Nisan 2003 tarihinden bu güne görülen en kötüveri oldu.
Şimdi dikkatler Türkiye’nin 3. çeyrek
büyüme rakamında. Büyümenin eksi gelebileceği konuşulmaya başlandı. Böyle birşey gelişme piyasalar açısından çok ama çok kötü olur. IMKB dünyanın 2008 yılı başından bu güne Çin’in ardından
Rusya ile beraber dolar bazında en çok değer kaybeden borsası. En likit gelişmekte olan piyasalardan biri olmasıda
satış hareketlerini kolaylaştırmakta. Bu durumda kalıcı yukarı yönlü seyir beklemek imkansız. Fakat
Ekim ayındaki dip seviyelerin çok kötü bir olay yaşanmadığı müddetçe kırılması zor.
Bu hafta yukarı yönlü bir kopma beklememekteyiz. Fakat olası kötü veriler ve global piyasaların etkisinde aşağı yönlü orta sertlikte satışlar gelebilir.
ERSAGUN ŞİMŞEK- TERA MENKUL KIYMETLER STRATEJİSTİ