İşte utandıran gerçek

Türkiye, 2007 yılı milli geliri olan 856 milyar YTL'nin 214 milyar YTL'si israf edilmiş.

İşte utandıran gerçek

Türkiye İsrafı Önleme Vakfı Başkanı ve Diyarbakır eski Milletvekili Aziz Akgül, israf edilen bu kaynağın sanayiye aktarılması halinde ise 276 bin ihracatçı KOBİ'ye yıllık 150 bin YTL kaynak oluşturabilmenin mümkün olduğunu belirtti. Gaziantep merkez Şehitkamil Belediyesi, TİSVA ile Türkiye'de ilk defa bir uygulama başlatarak gıda maddelerinin çöpe atılmaması için çöp konteynırlarını bilinçlendirici yazıların yer aldığı afişlerle kapladı. 'Başkalarının hayatını çöpe atmayın' ve 'İsrafa mücadeleye katılın, aç kalanlara seyirci kalmayın' sloganlarının yer aldığı afişlerde ayrıca menü şeklinde bir liste bulunuyor. Bu listede çöpe atılan değişik türdeki gıdalar yer alıyor. Şehitkamil Belediye Başkanı Metin Özkarslı ve Aziz Akgül, çöp konteynırlarının ilklerini birlikte giydirdi. Akgül, burada yaptığı konuşmada, Türkiye'nin 2007 yılı milli gelirinin 856 milyar YTL olduğunu ve bunun yüzde 25'inin israf edildiğini söyledi. Türkiye'nin geçen yılki israfının 214 milyar YTL olduğunu belirten Akgül, bu oranın çok yüksek olduğuna dikkat çekti. Gereksiz ve amaçsız her türlü işlim ve harcamanın israf olduğunu söyleyen Akgül, Türkiye'deki israfı 4 kategoriye ayırdıklarını ve bunların altın, gümüş, bronz ve düz israf alanları olduğunu anlattı. TİSVA'nın tedbirlerini en önemli alandaki israfı önlemek amacıyla kullandığını anlatan Akgül, "Türkiye, 2007 yılında milli gelirinin yüzde 25'ini yani 214 milyar YTL'sini israf etti. Bunun anlamı toplam 2 milyon 739 bin derslikli 171 bin adet okul yapımı veya 3 milyon 379 bin yataklı 11 bin 263 hastane yapımı ya da 68 milyon vatandaşımıza yıllık 3 bin 147 YTL sürekli vatandaşlık geliri verilmesi karşılığında kaynağımızı israf ettiğimizi görüyoruz" dedi. Türkiye'nin kaynaklarının mümkün olduğu kadar verimli ve etkin kullanmak için çalıştıklarını anlatan Akgül, en büyük altın israf alanlarından birinin de iç borç olduğunu ifade etti. 2003 yılında 51.5 milyar YTL olan iç borcun 2007 sonu itibariyle 41.5 milyar YTL'ye gerilediğini, bu anlamda hükümetin çalışmalarını takdir ettiklerini ancak bunun yeterli olmadığını belirten Akgül, iç borçlanma sonucu sağlanan kaynağın hazinenin açıklarının kapatılmasına ya da değişik 'kara delik' tabir edilen alanlara aktarıldığını vurguladı. Bu kaynağın yatırıma aktarılmasının önemine değişen Akgül, "İç borç mutlak surette azaltılmalı. Bakın sadece 2007 yılında iç borç yapılmamış olsaydı her bir ihracatçı KOBİ'ye 150 bin YTL kredi verilmiş olurdu. Türkiye'de yaklaşık 276 bin işletmeye kredi imkanı doğmuş olurdu. Ya da yoksulluk sınırı altında olan 13 milyon 847 bin yoksul vatandaşa 3 bin YTL mikro kredi verebilir ve bu insanların ekonomiye katkısı olurdu. Her alanda verimli ve etkin çalışmamız lazım. Hatalar her alanda asgariye indirilmeli. Bir zihniyet değişimine gitmemiz ve her türlü israfın önüne geçerek Türkiye'nin elini güçlendirmeli ve gelişmişlik düzeyimizi artırmalıyız." diye konuştu. CİHAN
<< Önceki Haber İşte utandıran gerçek Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER