11
Eylül'de Dünya İş Güvenliği
Kongre ve Fuarı'na ev sahipliği yapmaya hazırlanan
Türkiye, son dönemde atılan tüm adımlara rağmen iş
kazalarını önlemede sınıfta kaldı.
2000-2009 yılı içinde gerçekleşen 784 bin
iş kazasında on binden fazla kişi hayatını kaybetti. En sık kaza 25-29 yaş grubunda olurken, en sık meslek hastalığı 40-45 yaş grubunda görülüyor.
Türkiye, 11 -15 Eylül 2011 tarihlerinde '19. Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği Kongresi ve Fuarı'na ev sahipliği yapacak. Kongre kapsamında dünyadan birçok uzmanın gelmesi ve iş güvenliği konusunda atılması gereken adımların masaya yatırılması bekleniyor. Ancak Türkiye'nin
iş kazaları konusunda sicili hiç iyi değil.
Uluslararası İş Örgütü (ILO) verilerine göre dünya iş güvenliği sıralamasında Türkiye 80. sırada yer alıyor. Ülkede 2009 yılında gerçekleşen 64 binden fazla iş kazasında bin 171 kişi
vefat etmiş.
Genelde kazalar gerçekleşince hatırlanan
iş sağlığı ve güvenliği (İSG) konusunda Türkiye'nin daha çok yol kat etmesi gerekiyor. Bir zamanlar gündemin ana maddesi olan
Tuzla tersanelerindeki ölümlü kazalar artık konuşulmasa da, şirketlerin iş güvenliği hassasiyeti iç açıcı değil.
Edilinilen bilgiye göre hâlâ birçok işyerinde
küçük maliyetler karşılığında
tedbir alınmadığı için basit kazalar insanların hayatına mal oluyor.
Uluslararası İş Örgütü'nün 2009 verilerine göre, dünya iş güvenliği sıralamasında Türkiye 80. sırada yer alıyor, yine o yıl içerisinde bin 171 kişi hayatını kaybetmiş.
Çalışanların en önemli hakkı güvenli iş ortamında
mesai tamamlamakken Türkiye'de birçok şirketin bu noktada ne yazık ki üzerine düşeni yapmadığı görülüyor. Güvenli bir ortam sağlanmaması sonucunda binlerce kişi engelli olurken, ölenlerin sayısı da binleri buluyor.
Türkiye'de son 10 yılda 784 binden fazla iş kazası yaşanırken, bu kazalarda 10 binden fazla da can kaybı olmuş. Çalışma saatlerine göre en fazla iş kazası ise mesai başlangıcı olan 1. saatle mesai bitimi olan 8. saatte yaşanıyor.
Sosyal
Güvenlik Kurumu'nun (SGK) istatistiklerine göre iş kazası ve meslek hastalıklarına ilişkin sıklıklara bakıldığında, en sık iş kazası 25-29 yaş grubunda, en sık meslek hastalığı vakası 40-44 yaş grubunda meydana gelmektedir. En fazla 1 ila 3
işçi çalıştıran işyerlerinde iş kazası meydana gelmektedir.
İş kazalarının vücutta
hasar verdiği bölgeler incelendiğinde, en fazla kaza esnasında kafaya alım gerçekleşti. Onu
boyun bölgesinden sakatlanmalar, sırt bölgesinden
sakatlıklar gövde ve iç organların yaralanması takip ediyor.
TEDBİR YERİNE, 100 BİN LİRA TAZMİNAT ÖDEMEYİ GÖZE ALAN PATRON VAR
İş güvenliği ve sağlığı konusunda şirketlere danışmanlık hizmeti sunan Dönüşen Adam İş Sağlığı ve Güvenliği firmasının kurucusu Ersin Narin, iş güvenliği için 1000 lira harcamayan ancak kaza sonrasında 100 bin lira tazminat ödeyen şirketlerin olduğunu ifade etti.
Narin, şirketlere temel olarak 'kaza olmadan önleyebilme' eğitimi verdiklerini söylüyor. Çalışma ortamında iş sağlığı ve güvenliği açısından çalışma ortamını ve bireyi olumsuz etkileyecek bir risk ortaya çıktığında, ilk
hedef riski ortadan kaldırmak için adımların atılması gerektiğini söyleyen Narin, "İncelediğimiz iş kazalarının çoğunda 1000 lira gibi çok cüzi miktar harcamalar yapılarak önlemler alınabileceğini görüyoruz.
Bu paraya kıymayan firmalar kaza sonrasında 100 bin liraları bulan tazminatlar ödüyorlar. İSG alanındaki kanunları karşılayacak şekilde önlemler büyük bütçeler gerektirmez, kazaları ciddi şekilde engeller ve kıyaslandığında tazminat ve cezaların yanında devede
kulak kalır." sözlerine yer verdi.
Cezai yaptırımların son derece ağır olduğunu bildikleri halde önlem almayan şirketlere şaştığını ifade eden Narin, "Nice üniversite mezunları yargılanıyor, bazılarının kesinleşmiş
hapis cezaları bulunuyor.
Bundan daha da vahimi tek bir maluliyet vakasında 100 binlerce TL'lik maddi manevi tazminatlar, SGK'nın açtığı rücu davaları, avukatlık ve diğer temsil masrafları, ÇSGB'nin kestiği cezalar vardır." dedi.
HABERTÜRK