Eczacıbaşı'nın tehdit edildiği gerekçesiyle yaptığı suç duyurusu, çetelerin artık sadece küçük şirketlerin değil, holding patronlarının da önemli sıkıntılarından biri olduğunu günyüzüne çıkardı. Şantaj ve tehdit çeteleri sadece küçük ve orta ölçekli şirketlerin değil, Türkiye'nin önde gelen holding patronlarının da başına bela oldu. Bülent Eczacıbaşı'nın Asayiş Şube Müdürlüğü'ne giderek tehdit edildiği ve şantajla kendisinden para istendiği gerekçesiyle yaptığı suç duyurusu, çetelerin artık sadece küçük şirketlerin değil, holding patronlarının da önemli sıkıntılarından biri olduğunu ortaya çıkardı. Referans gazetesi, Eczacıbaşı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı'nın geçen hafta Kanyon Alışveriş Merkezi'nin açılışının ardından Asayiş Şube Müdürlüğü'ne yaptığı ziyaretin "teşekkür amaçlı" olmadığını, aldığı tehdit ve şantaj nedeniyle olduğunu yazmıştı. Referans gazetesi, Mart 2006 tarihinde yaptığı "İş dünyasının çete korkusu büyüyor" haberiyle sıkıntının boyutlarını daha önce sayfalarına taşımıştı. İşadamları kapsamında yapılan anketlere ilk defa çete korkusunun da girdiğine vurgu yapılmıştı. Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSIAD), her 6 ayda bir sanayici ve reel sektör temsilcisi işadamları arasında gerçekleştirdiği “Ekonominin durumu ve geleceğe yönelik beklenti ve öneriler" raporuna ilk defa, mafya ve çeteleşme gibi suç örgütlerinin yaygınlaştığı yönünde bir tespit de girerken, Türkiye Girişim ve İş dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED), konuyu 2006 gündeminin ilk sırasına almıştı. MÜSİAD'ın, bin 305 işadamının katılımı ile yaptığı ankete göre reel sektör temsilcileri bireysel ve organize suçlara teşebbüs oranındaki artıştan geçen yıla oranla daha fazla tedirgin. Her 10 işadamından dördü şehirleri kuşatan mafya ve çete gibi suç örgütlerinin yaygınlaştığını söylüyor. Hüsamettin Kavi de tehdit edilmişti Çetelerin tehdit ve şantajına maruz kalan işadamlarından biri de Hüsamettin Kavi. Yıllar önce "Çocuklarını kaçırırız" tehdidi alan İstanbul Sanayi Odası (İSO) Meclis Başkanı Hüsamettin Kavi, "Bu konular çok önemli. Detaylı araştırılması gerekiyor. Bu tarz olaylara her kesimin duyarlılık göstermesi lazım" dedi. Gaziantepli ünlü işadamı Sanko Holding Yönetim Kurulu Başkanı Abdulkadir Konukoğlu ise Eczacıbaşı'nın başına gelen olayın çok üzücü olduğunu belirterek şu açıklamayı yaptı: "Anadolu'da bu tarz olaylar büyükşehirlere oranla daha az yaşanıyor. Tehdit edilen her kim olursa olsun derhal emniyete başvurmalı." MÜSİAD Başkanı Ömer Bolat da Bülent Eczacıbaşı'nın başına gelenlerin ilk olmadığını söyledi. Bu konuda MÜSİAD olarak geçen aylarda bir anket de düzenlediklerine değinen Bolat, "Geçen sene Fındıkzade'de bir işadamı öldürüldü. Fatih'te Mustafa Hasanoğlu adında başka bir işadamı, yine bir şantaj olayından öldürüldü. Kamunun bu konuya duyarlılığı artmalı" diye konuştu. İş Hayatı Dayanışma Derneği (İŞHAD) Başkanı Rıza Nur Merak, Konukoğlu'nun aksine, Anadolu'da şantaj olayının daha sık görüldüğünü belirtti. Meral, "Sadece Türkiye'de değil, dünyanın her yerinde işadamlarına yönelik tehdit mesajları geliyor. Bunlara pabuç bırakmamak lazım. Söyledikleri kadar güçlü değillerdir. Bu tip durumları emniyet güçlerine bildirmek gerek. Bülent Bey de doğrusunu yapmıştır. Ben İstanbul'da daha önce hiç duymadım. Ama daha önce Anadolu'da duymuştum. Şantaj olayı Anadolu'da daha yaygındır. Anadolu'da biri zenginleşmeye başlayınca, sivrilince şantaja maruz kalabilir" dedi. REFERANS GAZETESİ