Irak'ın Milli
Petrol Şirketi SOMO'nun petrol
ürünleri taşımacılığı yapan Türk firmalarına gönderdiği, "Bundan sonra muhatabınız
Kuzey Iraklı yetkililer" içerikli mektubun yarattığı gerginlik
gıda firmalarına sıçradı. Petrol ürünlerinin ardından
Habur Sınır Kapısı beyaz ve kırmızı ete de kapandı. Gıdadan inşaata kadar Irak'a 4 milyar dolarlık mal satan ihracatçı firmalar gergin bir bekleyişe girdi. "Gözümüz Irak'taki gelişmelerde" diyen ihracatçı firmalar sıkıntının petrolden sonra diğer sektörlere de sıçraması halinde
Türkiye'nin büyük bir kayba uğrayacağını söylüyor. SOMO'nun mektubunun ardından Habur Kapısı'ndan
Kuzey Irak'a
beyaz et girişinin de yasaklanması
Bağdat yönetiminin ticaretteki ağırlığının azalması olarak yorumlanıyor.
Yaşanan gelişmeleri yakından takip ettiklerini v
e devlet politikasına göre hareket edeceklerini söylen Türk Irak İş Konseyi Başkanı Ercüment Aksoy ise sorunun kısa vadede çözüm bulması gerektiğini vurguladı. Bunun için de ikili temasların gerçekleşmesi gerektiğini ifade eden Aksoy "Irak’ın tek merkezi Bağdat'tır. Bunun dışında bir otoriteyle hareket edilmesi halinde ileride çıkabilecek olası bir hukuki durumda uluslararası mahkemelerde sorun çıkabilir" dedi.
Uluslararası Nakliyeciler Derneği Başkanı Çetin Nuhoğlu ise taşımacılık ve beyaz et firmalarının karşılaştığı sorunun önümüzdeki hafta çözümlenmesini beklediklerini söyledi.
Irak ticareti bir yılda dibe vurdu
Irak'a yapılan ihracat son iki yıldır
alarm veriyordu. Gerek güvenlik sorunları gerekse yeni kurulan hükümetten kaynaklanan sıkıntılar nedeniyle bir süredir Irak
pazarında zor günler yaşanan Türk ihracatçı firmaları, önemli bir gelir kaybına uğradı. En büyük ciro kaybını ise inşaat ve akaryakıt firmaları yaşadı. Dış
Ekonomi İlişkileri Kurumu (
DEİK) verilerine göre, 2005 yılında Türkiye üzerinden Irak’a 1.8 milyar dolar değerinde 2 bin 220 ton akaryakıt giderken 2006 yılında bu rakam 270 milyon dolar olarak gerçekleşti. Türk firmaları inşaat ve altyapı alanlarında savaş sonrası dönemde yine resmi verilere göre 2003 yılında 240 milyon dolar değerinde iş üstlenirken, 2004 yılında 767.1 milyon dolar, 2005 yılında 1.5 milyar dolar, 2006 yılında ise 226.1 milyon dolarlık iş alabildi. 2005 yılında 7 milyar dolar olarak gerçekleşen ticaret 2006 yılında 4 milyar dolara indi. SOMO'dan gelen
mektup ise bu kayba tuz biber oldu. Petrol ürünlerini ve beyaz eti doğrudan tehdit eden bu yeni durum karşısında firmalar Dış
Ticaret Müsteşarlığı'nın atacağı adımlara kilitlendi.
25 bin ton beyaz et birikti
Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) Irak Çalışma Grubu
Güneydoğu Başkanı Tahir Aydoğan, Irak'ın Türkiye üzerinden
ithal ettiği kırmızı ve beyaz et girişini, henüz bilinmeyen nedenle durdurduğunu bildirdi. Irak'a, başta ABD olmak üzere çok sayıda ülkeden gelen kırmızı ve beyaz et ürünlerinin,
Mersin Serbest Bölgesi'ne indirilip, buradan soğutmalı araçlarla Habur Kapısı'na gönderildiğini belirten Aydoğan, "Irak ile ilgili yaşanan gelişmeler, nakliye sektöründe çalışanlara sıkıntı yaratıyor. Nedeni bilinmeyen et girişinin durdurulması, son birkaç günden beri petrol sevkıyatı konusunda yaşanan sıkıntı, bizleri endişelendiriyor. Irak hükümetinden konuyla ilgili açıklama bekliyoruz" dedi. Beyaz et ihracatının özellikle Kuzey Irak tarafında durdurulduğunu söyleyen Mersinli
İhracatçı Bülent Sarpkaya ise "Beyaz ette Bağdat kaynaklı bir yasaklama yok.
Suriye tarafındaki Safran ve
Kuveyt tarafındaki
Rabia kapılarından ürün giriyor. Yasaklama sadece Habur'da ve 20 gündür sürüyor. 25 bin ton ürün birikti. Yasaklama sadece Türk ürünleriyle de sınırlı değil ABD,
Brezilya menşeili ürünler de alınmıyor. Kuzey Irak tarafı bu tavırla açıkça Türkiye'yi zorluyor ve beni muhatap al diyor" diye konuştu.
Yasaklamanın kaybı büyük olur
Irak'a yılda 10 milyon dolar ihracat gerçekleştiren Şölen
Çikolata Başkanı İsmail Çoban ise gelişmeleri tetikte izlediklerini belirterek, "Devletin alacağı kararı bekliyoruz. Umarız bu sıkıntılar bizim sektöre yansımaz. Yoksa büyük kayıp olur" dedi. Geçtiğimiz yıl 30 milyon dolarlık un
ihraç eden Beşler Un Genel Müdürü Mesut Çakmak ise Irak'a yapılan ihracatta her zaman sıkıntılar yaşandığını belirterek, "Irak zaten sorunlu bir pazar. Bize petrol taşımacılığı yapan firmalardan benzeri mektup gelmedi. Bizim muhatabımız devlet kurumları değil tüccarlar olduğu için bu tip sıkıntıları daha az yaşıyoruz. Fakat devlet eğer bu olaylar üzerinde ihracat duracak derse buna da uymak zorundayız" dedi. Irak'a yapılan ihracatta mevsimsel düşüşe dikkat çeken
Gaziantep Sanayi Odası Başkanı
Nejat Koçer, "Şu anda Irak ihracatında özel bir sıkıntı yok.
Nisan ayı ile birlikte yeniden yükseliş olacağını bekliyoruz" dedi. Gaziantep Ticaret Odası Başkanı
Mehmet Aslan da Irak'ın ihracat pazarı olarak önemli olduğunu vurgulayarak, "Bize şu ana kadar özel bir sıkıntı bildirilmedi. Gelişmeleri takip ediyoruz. Dış Ticaret Müsteşarlığı'nın alacağı karar önemli" diye konuştu.
Bağdat ticareti devretmeye hazırlanıyor
Irak ticaretinde her zaman sıkıntı yaşandığını söyleyen Türk-Irak İş Konseyi Başkan Yardımcısı Rasim Narin ise gelişmeleri Bağdat hükümetinin ticareti devretmesi olarak yorumladı. 25 yıldır bölgeyle ticaret yapan biri olarak bunları her zaman yaşadıklarını söyleyen Narin, "Saddam'ın devrilmesinden sonra ise ortaya bir başı boşluk çıktı. Ticaret yaparken kimse muhatap bulamıyor. Irak'ta her bölgesinde onlarca
bakanlık çeşitli
yerel yönetimler var ve kimin kime karşı sorumlu olduğu belli değil. Sık Sık görev değiştiren memurlar da buna eklenince durum içinden çıkılmaz bir hal aldı" diye konuştu.
Öte yandan Irak Hükümetin yetkililerinden alınan bilgiye göre, petrol taşımacılığı konusundaki kararı Kuzey Irak Yönetimi talep etti. Gerekçe olarak ise Bağdat'ta yer alan rafinerilerden yeterince pay alamaması ve mevcut devam eden uygulamanın bürokrasiye neden olması gösterildi. İşlenmiş petrol bulmakta zorlanan
Kürt Yönetimi'nin de bu talebi SOMO tarafından kabul gördü ve anlaşmak için SOMO'nun kapısını çalan şirketlerden bazılarına Kürt yönetimi ile görüşmeleri istendi. Irak Hükümeti yetkilileri yaşanan durumun tamamen Kuzey Irak'ta bir dolara ulaşan benzin fiyatlarının aşağı çekilmesi olduğunu söyledi.
Böyle bir başıboşluk görmedik
Devlet Bakanı Kürşad
Tüzmen, SOMO mektubu ile ilgili olarak "Muhatabımız merkezi hükümettir, Irak hükümetidir” diye konuştu. Bu olaydan 11 Ocak 2007 tarihinde haberdar olduklarının altını çizen Tüzmen, Biz 10 yıldır Irak'ta Petrol Bakanlığı ile SOMO ile çalışıyoruz. SOMO'nun hiç bu kadar başıboş bir dönem yaşadığını görmedik” ifadelerini kullandı. Karşı tarafta hiç kimse olmadığını ve kimseye ulaşılamadığını anlatan Tüzmen, “Türkiye denenmek,
test edilmek isteniyorsa bu tip oldu bittilere karşı o zaman bedeli ağır olur” dediklerini hatırlatan Tüzmen, "Nitekim de çalışmalarımızı o konuda yoğunlaştırdık” şeklinde konuştu.
Kasım ayında Karma Ekonomik Komisyon (KEK) toplantısı yapıldığını ve Irak Petrol Bakanı ile kendisinin attığı imzalar bulunduğunu kaydeden Tüzmen, “Karşıda ciddi bir devlet varsa, mutlaka attığı imzanın arkasında durmak zorundadır. Biz onu göre iş yapıyoruz. Ticaretimizi ona göre yönlendiriyoruz” dedi.
Türk firmaları hangi sorunlarla boğuşuyor?
* Gümrükler ile ilgili yaşanan sorunlarda Irak’ta başvurulacak merciler belli değil.
* Karşılıklı siyasi sorunlar devam ediyor.
*
Basra Limanı'nın açılması ile Çin ve Hindistan'da pazara dahil oldu.
* Can ve mal güvenliği önemli bir sorun olmaya devam ediyor.
* Habur ve İbrahim Khalil Sınır Kapısı'ndaki bir aracın
Habur Sınır Kapısı’nda bekleme süresi 25 günü buluyor.
*
Fransa dahil olmak üzere birçok ülkenin Irak’ın kuzeyinde temsilcilikleri var ancak Türkiye'nin bulunmuyor.
* Irak’ta kamu
ihalelerine girmek isteyen Türk firmaları, güvenlik nedeniyle Bağdat’dan ihale şartnamesini satın alamıyor.
* Irak Ticaret Bakanlığı tarafından açılan ihaleleri kazanan Türk firmaları Bakanlığa bağlı depolar dolu olduğundan mallarını boşaltamıyor ve yüksek demorajlar ödüyor.