İhlas Holding tarafından dün Borsa'ya gönderilen açıklamada,
tasfiye halindeki
İhlas Finans'ın faaliyete geçirilmesi için PWC AG Switzerland şirketi ile münhasır mali danışmanlık sözleşmesi imzalandığı belirtildi.
Bankacılık sektöründe ortaya çıkan
krizin ardından Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (
BDDK), 2001'de İhlas Finans'ın faaliyet iznini kaldırmıştı. Finans ve bankacılık hukuku uzmanlarının yaptığı değerlendirmeye göre, İhlas Finans faaliyetlerinin durdurulduğu dönemde şirket statüsünde olduğu için, 'tasfiye halindeki şirketin ihyası' çerçevesinde yeniden şirket olarak faaliyetlerine başlayabileceği dile getirildi. Ancak, İhlas Finans'ın geçen dönemlerde
finans kurumlarının
katılım bankasına dönüşmesine ilişkin
kanun kapsamında değerlendirilmeyeceğini söyleyen bazı hukukçular, finans kurumu olarak faaliyet gösterebilmesi için BDDK'dan yeniden izin alması gerektiğini vurguluyor. Ayrıca bu durumu alacaklılarına bildirmesi gerektiği de altı çizilen bir başka husus. Kurumun finans kurumu
lisansının iptal edildiğini söyleyen akademisyenler, yeniden lisans başvurusu gerektiğini ifade ederek,
İsviçreli şirketle yapılan anlaşmanın 'Acaba yeniden lisans alınabilir mi?' sorusunun araştırılmasına yönelik olduğunu kaydediyor. Edinilen bilgiye göre BDDK'ya şimdiye kadar bir başvuru olmadı. Finans çevreleri, sürecin tekrar başlayabilmesi için mudilerin borçlarının ödenmesi gerektiğini belirterek, danışmanlık yetkisinin borçların ödenmeyen kısmına kaynak sağlamak için olabileceğini kaydediyor.
İhlas Finans, 1983'te yürürlüğe giren Özel Finans Kurumları hakkındaki kararnameye dayanarak 1995 yılında faaliyete başlamış ve 5 yıl boyunca hızlı bir
gelişim kaydetmişti. 2000'de ise bankacılık sektöründe ortaya çıkan kriz döneminden sonra alacaklıların tazyikine karşılık mal varlığının yetersiz olduğu için Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK), 10
Şubat 2001'de 4389 sayılı Bankalar Kanunu'nun 20. maddesine dayanarak faaliyet izninin kaldırılmasına karar verdi. Kurumun faaliyetleri durdurulmadan önce 1 milyar 171 milyon dolar
mevduat ve yaklaşık 270 bine yakın hesabı bulunuyordu. BDDK'nın ilgi kararı gereği, kurumun
yönetim kurulu tarafından 11 Şubat 2001 tarihindeki toplantısında, tasfiye sürecinin başlatılması, tasfiye ile ilgili kararların
Ticaret Sicili'nde
tescil ve ilan ettirilmesine dair karar alınmış ve tescil işlemi yapılmıştı. Gerekli
kanuni işlemlerin tamamlanmasının ardından 3
Ağustos 2001'de
Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nın gözetim ve denetimi altında kurumun tasfiye işlemlerine başlandı. Tasfiye işlemlerinde sıra ile amme,
personel, cari
hesap, kâr ve zarara katılma hesapları, sair alacaklar ve ortaklara ödemeler yapılmasına karar verildi. Şubat 2002'de cari hesaplar,
Mart 2003'ten itibaren de kâr-zarara katılma hesaplarının ödenmesine başlandı.
İhlas Finans tarafından 9
Aralık 2007'de 64. ödeme planı açıklandı. Buna göre 892 hesap sahibine daha ödeme yapılmaya başlandı. Böylece, kurumun, başlangıçtan bu yana iştirakçilere ödediği rakam, 4 milyon YTL'yle birlikte 484,3 milyon dolar ve 52,7 milyon Euro'ya ulaşacak. Böylece kurumun kriz öncesinde 216 bin 592 olan mudi sayısı, bu ödeme sonunda 76 bin 987'ye düştü. Faaliyetlerine el konulmadan önce 829 olan personel sayısı da 34'e indi. Kurum, 5 yıllık faaliyet müddetince; devlete 342 milyon dolar
vergi, iştirakçilere 532 milyon dolar kâr payı olmak üzere 874 milyon dolar ödedi. Tasfiye başladığından bugüne kadar yaklaşık 18,5 milyon dolar vergi, 2,5 milyon dolar SSK, 9,7 milyon dolar personel maaşı ve tazminat olmak üzere toplam 30,7 milyon dolar ayrıca ödeme yapıldı. Mudilerin kurumdan alacakları, aracı kurum Şekerbank'ta açılan hesaplara yatırılarak ödeniyor.
ZAMAN