Geçen ay Londra'da düzenlenen G-20 zirvesinde ilkesel mutabakat sağlanmasına rağmen, görüşmeler yılan hikâyesine döndü. Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'a 'hayırlı olsun' dileğinde bulunan IMF heyetinin 'Türkiye'ye gelelim' teklifi karşılık bulmadı. Edinilen bilgilere göre bu ay başında koltuğu devralan Babacan'a Fon heyeti "G-20 toplantısında Mehmet Şimşek ile ilkesel mutabakata varılmıştı. Bu çerçevede Türkiye'ye gelip görüşmelere başlayalım." önerisinde bulundu. Babacan'ın cevabı ise "Görevi henüz yeni devraldık, biraz daha durum değerlendirmesi yapmamız gerekiyor." oldu. Türkiye'nin görüşmeleri beklemeye alması kamu harcamalarındaki tasarrufun hangi kalemlerden yapılacağına kilitlenmiş durumda. Hükümet IMF'nin "15 milyar TL'lik kemer sıkılması gerekiyor." teklifi doğrultusunda hangi kalemler üzerinde tasarrufa gideceğini henüz netleştirmedi. Hazine Müsteşarlığı, Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) ve Maliye Bakanlığı kamuya mal ve hizmet alımlarının durdurulması, sermaye giderlerinin azaltılması, ilaç giderlerinin düşürülmesi ve kamu yatırımlarının kısılması üzerinde duruluyor. Bütçe gelirlerinin artırılması için de lüks tüketime yönelik vergi artışı düşünülüyor. Katılım Öncesi Ekonomik Program'a göre Türkiye ekonomisi bu yıl yüzde 3,6 daralacağı için bütçe açığını düşürmek amacıyla hükümetin 10 milyar TL'lik tasarrufa gitmesi şart. IMF ise ekonomideki daralmanın 2009 yılı için yüzde 5,1 olacağı öngörüsü taşıdığı kamunun 15 milyar liralık kemer sıkması konusunda ısrarlı. Fon, aksi takdirde bütçe açığının hedeflenenin üzerinde çıkacağını ifade ediyor. Hazine yönetiminin ise ilk etapta yaklaşık 10 milyar TL'lik tasarruf için Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı ikna etmesi gerekiyor.